| | | | Davos toplantısı ilk kez, İsviçre’nin aynı adı taşıyan bölgesinde değil; küreselleşmenin, her türlü saldırıya karşı koyabilecek güçte ve kararlılıkta olduğunu göstermek amacıyla New York’ta gerçekleştirilecek.
Küreselleşme önderlerinin, böylesine anlam yükledikleri bir toplantıya İslamcı kimliği ile öne çıkan Recep Tayyip Erdoğan’ı çağırmaları çok ilginç.
Bu toplantılara; ya karar mevkiindeki önemli isimler ya da yıldızı parlamakta olanlar çağrılır. Erdoğan karar makamında olmadığına göre, yıldızı parlayan isim olarak görülüyor demektir. Türkiye’deki anketler de, son dönemdeki belirgin düşüşe rağmen, en azından şimdilik bu yönde işaretler veriyor. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin bu kararının sonuçları ne yönde etkileyeceğini önümüzdeki günlerde göreceğiz.
KÜRESELLEŞMECİLERE GÖRE VELİAHTI GÜL
Ancak sanki Davos’u tertipleyenler, bunu önceden öngörmüş gibi. Erdoğan’la birlikte aynı partinin Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül de davet edildi.
Sanki küreselleşme önderleri, Gül’ü de bu yılki toplantılara çağırarak AKP’ye verdikleri önemi bir kez daha gösterdiler. Tayyip Erdoğan olmazsa, alternatifi Abdullah Gül’ün de partiyi aynı şekilde toparlayabileceği veya yıldızı parlak bir Türk siyasetçisi olarak görüldüğü anlamı da çıkarılabilir bu tablodan. İster rastlantı, ister önceden hazırlanmış olan bir senaryo olsun, her iki halde de ilginç bir tablo ortada.
SOLUN PARLAYANLARI
Küreselleşmecilerin sağdaki parlayan yıldız adayları kadar soldaki yıldız adayları da ilginç.
New York’ta 20-31 Ocak tarihleri arasında yapılacak toplantıda Türk siyasetinin sol kanadı da iki ilginç isim tarafından temsil ediliyor.
İngiliz basınının dünyada yılın bakanı seçtiği ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş bir isim. Her ne kadar siyasetten pek hoşlanmadığını söylese de Derviş’i herkes siyasi yelpazede görüyor. Derviş de kendini solda görüyor.
Türkiye’de hemen herkesin Derviş’in liderliği ile ilgili hesabı bulunduğu da açık. Derviş ne kadar siyasete soğuk olduğunu açıklasa da kendisi solun potansiyel liderler adaylarından biri olarak görülüyor ve kendisine yakıştırılan parti de Demokratik Sol Parti.
Davosçuların davet listesi sanki, Türk soluyla ilgili hesaplarının da alternatifler üzerine oturduğunu gösteriyor.
Derviş’le birlikte bu toplantıya katılan bir Türk siyasetçisi Dışişleri Bakanı İsmail Cem. Cem’e toplantılara katılıp katılmayacağını sordum, olumlu yanıt verdi.
Bu tablo da mı rastlantı acaba? | |
|
Davosçular, AKP’deki alternatifli durumu sol için de öngörmekte. Şimdi solun, hiç değilse şu anda yıldızı parlayan iki ismi de küreselleşme yandaşlarının karşısına çıkacak.
Anayasa Mahkemesi’nin Tayyip Erdoğan’la ilgili böylesine ilginç bir karar verdiği dönemde, küreselleşme yandaşlarının sağda AKP’ye, solda ise DSP’ye verdikleri bu önem neyle açıklanabilir?
Herke bu sorunun yanıtını kendine göre verebilir; ama ortada olan tablo, Türkiye ile ilgili hesap yapan herkesin alternatifleri mutlaka hesaba kattığıdır.
| |
Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında
Baba ocağına dönüş