| | | | Gerçekten de Rize özellikle yayla turizmi bakımından Türkiye’nin en zengin birkaç yöresinden biri. Kabil, o kadar güzel anlattı ki, milletvekilleri hep bir ağızdan itiraz ettiler: “Yok öyle kolaycılık. Senin bir anlatmanla hemen inanacak değiliz. Böyle olmaz; gidip, bu güzellikleri yerinde görmemiz gerek. Çağırırsın bize hep birlikte geliriz.”
Kabil de altında kalmadı. Zevkle bütün üyeleri Rize’ye davet ettiğini açıkladı. Ama kışın oralar zordur.
Kabil’in anlattıklarından etkilenen, biraz da kıskançlık(!) duyan Erzurum Milletvekili Aslan Polat sözü alınca, o da memleketi Ispir’in güzelliklerini saymaya başladı. Özellikle kışın çok güzel olduğunu, birçok tarihi yerin bulunduğunu söyledi. Komisyon üyeleri, bu fırsatı da hemen değerlendirdiler. Kabil’e yaptıkları itirazın aynısını Polat’a da yaptılar. Sonuçta Kabil gibi Polat da altta kalmadı ve tüm üyeleri Erzurum’a davet etti.
Böylece komisyon üyelerine iki kez dinlenme ve gezme fırsatı doğdu. Meclis, bütçe görüşmeleri genel kurulda yapıldıktan sonra, yılbaşını da içeren bir 15 günlük izne girecek gibi. Benim Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine önerim, bu tatilde Erzurum’a; yaz tatiline girilence de Rize’ye gitmeleri. Bundan daha iyi fırsat olmaz.
BAKALIM KARAA, TÜRK’Ü NE ZAMAN DÖVECEK(!)
TBMM Adalet Komisyonu başkanı DSP Antalya Milletvekili Emin Karaa’nın, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’ün çok uzun süren konuşmalarından artık illallah dediğini (Meclis’te bunu demeyen kalmadı ya) pek çok şekerlememizde vurgulamıştık.
Geçen hafta komisyonda Devlet Güvenlik Mahkemeleri Yasası’nda değişiklik öngören bir tasarı görüşüldü. Tabi Türk, doğal olarak her zamanki gibi söz aldıkça, Karaa’nın, “Sayın bakan, kısa konuşacağınızı umuyoruz” demesine rağmen, görüşlerini uzun uzun aktardı.
Türk, bu uyarılara rağmen sözünü uzatmayı sürdürünce, Karaa, bakanın her noktasından sonra hemen, “Anlaşıldı sayın bakan”, “Peki sayın bakan” gibi sözlerle devreye girdi. Ama ne çare; bakan bildiğimiz gibi. Sonunda yine dayanamadı, hem de kızarmış bir yüz ve sinirli ifadelerle, “Sayın Bakan, burayı yine basın toplantısı salonuna dönüştürdünüz” diye çıkıştı.
Bakanla, başkan arasında bu tatlı sürtüşmeler devam edip duruyor. Ama doğrusu biz gazeteciler de, komisyon üyeleri de Karaa’nın Bakan Türk’ü, ne zaman döveceğini (!) merak etmeye başladık.
Allah’tan bakanla komisyon başkanının arasında yaklaşık 10 metrelik uzun bir toplantı masası ve en az 30 da milletvekili veya görevli var.
GÖKDEMİR’İ ÇİLEDEN ÇIKARAN HEMŞEHRİSİ
DYP Erzurum Milletvekili Ayvaz Gökdemir, sohbeti en neşeli siyasilerden biri. Hafta içinde yine böyle bir sohbetine tanık olduk.
Zaman zaman yazdığım gibi, milletvekilliğinin zorluklarının da hiç az olmadığını gösteren bu hikayeyi aslen Gaziantep’li olan ve geçen dönem bu ilden seçilen Gökdemir’in ağzından aktaralım:
“Antep’te, siyasi toplantılardan birini yapıyoruz. Söz bize geldi; sazı aldık, gayet de güzel çalıyoruz. Ama arada bir, oldukça da iyi giyimli bir adamcağız, bir şey söylemek ister gibi işaret yapıyor. Herhalde önemli bir şey söyleyecek, diye düşündüm. ‘Bir şey mi söyleyeceksiniz?’ diye sordum. Adamcağız, eliyle ‘gelir misiniz’ işareti etti. Gerçekten de çok önemli dedik ve kendisini takip ederek dışarı çıktık. Bana eşiyle, çocuklarıyla olan sorunlarını anlatmaya başladı. Para isteyeceğini anladım. Uzattıkça uzatıyor. Vatandaş da içeride bekliyor. Sözünü kesip, sonuç olarak ne istediğini sordum. Para istediğini itiraf etti. Ben de, adamdan bir an önce kurtulmak için, elimi cebime attım, ne var, ne yok çıkarıp verdim. Yani ayıptır söylemesi büyük banknotlar yok, ama epeyce kalın bir demet ve bize de hiç para kalmadı. Yahu, adam demeti eline alıp benim yanımda saymaya başlamaz mı? Dayanamadım, ‘Yahu be vicdansız adam; yani eksik çıkınca üstünü tamamlama mı isteyeceksin? Hadi git artık şuradan da milletle toplantıya devam edelim.”
Biz de Gökdemir’in hikayelerine gelecek hafta da devam edeceğiz.
| |
Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında
Ya küçülecek,
ya küçülecekler