|
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
Yine aynı Meclis, sivillerin ilk kez gerçekleştirmeyi başardığı, geniş çaplı bir Anayasa düzenlemesini de büyük bir uzlaşma ile kabul etti. Bu Meclis dün de önemli bir düzenleme imza attı. Yüz yılın yasası olarak nitelendirilen bu düzenleme ile 76 yıllık Medeni Kanun tarihe karıştı. Dili anlaşılamayan, çağdaş değerlerden uzak Medeni Yasa gitti, yerine çağdaş normlara daha yakın bir yasa geldi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezerin imzasını bekleyen yasa, bin 50 madde. Böylesi bir yasa, normal görüşme trafiğiyle ele alınsaydı belki de Meclisin bir yıllık çalışması bile yetmeyecekti. Ancak, 6 siyasi parti arasında uzlaşma sağladığından, bölümler halinde ele alındı ve 3 haftalık bir maratonla sonuca ulaşıldı. Belirttiğim gibi, bu yasaya tüm partiler destek verdi; ama tasarı Meclis Genel Kuruluna geldikten sonra Saadet Partisi belli ölçüde engellemede bulundu. Bu nedenle üç hafta sürdü, görüşmeler. DSPSİZ YASA ÇIKARAMAZLAR Bu yasa çıkarken de görüldü ki, hükümetin arkasında DSP grubu olmasa, Meclisden yasa çıkarmak mümkün değil. DSPli milletvekillerinin katılımı biraz gevşettiği tüm toplantılarda karar yeter sayısı olan 138 milletvekili Genel Kurul salonunda hazır bulundurulamadığından Saadet Partisinin engellemeleri sonuç verdi. DSPliler katılım sağladığında ise engeller hep aşıldı. Koalisyon hükümetinin kurulmasından bu yana milletvekili desteği 351 ile 338 arasında değişti. Ancak, böylesine büyük sayısal üstünlüğe rağmen iktidar, pek çok kez, daha doğrusu DSPlilerin yoğun katılım göstermediği tüm oylamalarda Meclisi çalıştırmada başarılı olamadı. Ekonomik kriz gereği olan yasaların çıkarılmasında da aynı tablo yaşandı. Ne zaman ki DSP ağırlığını koydu,işler kolaylaştı. DSPye yönelik, şöyle ya da böyle, eleştiriler yapılabilir; DSPnin iç işleyişi anti demokratik bulunabilir; ama şu gerçek ki, eğer bu parti olmasaydı Meclis böylesine verimli çalışma gerçekleştiremezdi. MHPDE GEVŞEME Koalisyonunu ikinci büyük ortağı MHP, başlangıçta yoğun ilgi gösterdiği Genel Kurul çalışmalarını son bir yılda ihmal etmeye başladı. 127 milletvikili olan MHP grubunda katılım yarı yarıya. Katılımı yükseltmek için grup başkanvekillerinin yoğun çabaları var. Ancak, bu partinin İstanbul Milletvekili ve Meclis Başkanvekili Murat Sökmenoğlunu da anmadan geçmek mümkün değil. İster Genel Kurulu yönetiyor olsun, ister sade milletvekili olarak yasama görevine katılsın; Sökmenoğlu, hep yasaların bir an önce çıkması için çabaladı, çalıştı. Zaman zaman liderle, zaman zaman grup başkanvekilleriyle görüştü. Zaman zaman oturuma ilgi göstermeleri için milletvekillerine yalvarmaktan bile gocunmadı. MHP Şimdiye kadar yarı yarıya firelerle işi götürdü. ANAP SADECE KONUŞUYOR Koalisyonun küçük ortağının yasama çalışmaları karnesi ise zayıflarla dolu; devamsızlıktan. Hükümetin kurulmasından bu yana 88-80 arası milletvekili olan ANAPta, gensoru, Anayasa oylaması gibi olağanüstü dönemler dışında Genel Kurul salonunda 20den fazla milletvekili görmek mümkün olmadı. Yarıdan fazlası başbakanlık, Meclis Başkanlığı, bakanlık veya genel başkan yardımcılığı yapmış olan bu tecrübeli milletvekilleri kadrosu, metal yorgunluğuna uğramış, tüm heveslerini yitirmiş gibi yasama görevine ilgisizler. Oysa, bir milletvekilinin en önemli ve birinci işinin yasama olduğunu en iye bilenler de bu grubun üyeleri olsa gerek. Ancak ANAPlılar, bundan önce pek çok yazımda da dile getirdiğim gibi, konuşmaya gelince iyi de iş fiiliyata gelince pek ortalıkta görünmüyorlar. Mecliste de böyle. İKİ ÖRNEK Gelin ANAPlı hiç değilse iki ismi örnek verelim. Birincisi Güneş Taner. Kendisi son bakanlık görevinden gensoru ile düşürüldüğünden olsa gerek, Meclis çalışmalarına sadece gensoru oylamalarının yapıldığı günlerde katılıyor. (Hoş bakalım önümüzdeki hafta Kemal Dervişle ilgili gensoru görüşmelerine katılacak mı?). Sayın Taner, bunun dışında İstanbuldan Ankaraya gelmiyor bile. İkinci isim daha ilginç bir örnek. Meclisin en Babacı milletvekili, Anasol D Hükümetinin Baba kontenjanından Turizm Bakanı İbrahim Gürdal. Antalya ilimizi temsil etmesi için seçilen milletvekilimiz, 30 aydır Meclis çalışmalarına bir elin parmakları kadar katıldı mı, katılmadı mı bilemiyorum; ama daha fazla olma olasılığı zayıf. Vekilimiz, Meclis çalışmalarına ilgi göstermiyor; ama çoğu zaman Meclise geliyor; odasına gidip görüşmelerini, telefon konuşmalarını yapıyor. Zahmet edip yüz adım yürüyerek Genel Kurul çalışmalarına katılmadan Meclisi yine terk ediyor. Ama her iki milletvekilinin de maaşlarını aldığını biliyoruz. Yoksa yanılıyor muyuz? En azından belki bir hayır kurumuna bağışlıyorlardır, çalışmadan kazandıkları için. Ama, eski hizmetlerine(!) mahsuben bunu hakları görebilirler de... Yukarıda yazılan tablo Medeni Kanunla ilgili görüşmelerde de aynıydı. ANAPın neredeyse yarısı kadar temsilcileri olan Saadet Partisi ile AKP bile katılım bakımından ANAPı defalarca katlamıştı Yasanın tümünün kabulü ile ilgili oylamaya DYP Genel Başkanı Tansu Çiller bile katılıp oy verirken, ANAPtan iki bayan milletvekili Işılay Saygın ile Nesrin Nas dışında sadece 3 vekil vardı. Böylesine tarihi bir oylamada, çağdaş dünyayı en iyi kavradığını, en demokrat, en gelişmeci ve en liberal olduğunu ileri süren ANAPın manzarası buydu. ANAP, genel başkanının ve grup başkanvekillerinin çabalarına rağmen bu tabloyu değiştiremiyor. | |||||||||
ANAPla ilgili bu tabloyu, Partinin gidişatyıla ilgili kuşkuları olan milletvekilleri istifa yoluna başvururken, diğerleri de yasama çalışmalaryna ilgisiz kalarak memnuniyetsizliğini gösteriyor gerekçesiyle açıklamak da mümkün değil. Çünkü üç yıldır bu partili milletvekilleri hep böyle davrandı. Böyle olunca DSPnin ağınlıklı katılmadığı oturumlarda Meclis verimli çalışmalar yapamadı. İşte bu yüzden, Ya DSP olmasaydı deme gereği duyduk. İşin doğrusu ve teslim edilmesi gereken bir hak bu. | |||||||||
Mumculara destek ya da köstek ANAP'lı vekil eşlerine toplu imha planı(!) Ne milleti sevindiryorlar, ne de kendilerini Önce yorulacak, sonra gezecekler Ya küçülecek, ya küçülecekler ANAP artık eyleme geçsin "Vurun Derviş'e" haftası Referandumluk maddeye rötar Top Meclis'te Medeni kanun ve piyasalara uyarı Sezer haksız mı? Diyanet İşleri Başkanı'na destek Kolay milletvekili oluyorlar Dünya yeniden şekillenirken İslam dünyası Böyle olmamalıydı Hükümet ABD'ye "hayır" diyemezdi Seçim 2005'te |
|||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||