 |
|
|||||
 |   |  |  | |||||||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||||||
  |
 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında |
|||
|
|||
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| Fatih Terim, şanssızlıklarla, haksızlıklarla ve hatalarla dolu İtalya macerasını yarıda keserek Türkiye’ye, Galatasaray’a geri döndü. İtalya süreci kendisini nasıl etkiledi, nasıl değiştirdi bilemiyoruz ama onun Türkiye’de olmadığı süreçte pek çok şey kötüye gitti. Terim’in de yakından takip ettiğini bildiğimiz süreçte, Türkiye Süper Ligi ne yazık ki futbol dışında pek çok mücadeleye sahne oldu. Galatasaraylı dostlar gücenmesinler, şampiyonluklarını karalamak gibi bir niyetim yok ama onlar da kabul edecekler ki, bu yıl sahalardaki futboldan çok hakemlerin taraflılığını, siyasetçilerin futbola müdahalesini tartıştık. Neredeyse hiç bir derbi olaysız bitmedi. Uzatmaya gerek yok, kısaca futbolun, sahalardaki mücadelenin keyfi kaçtı, damağımızda kekremsi bir tad kaldı. Futbolu gerçekten seven Galatasaraylıların da mutluluğunun tam olmadığını biliyoruz. DELİKANLI MÜCADELEYİ ÖZLEDİK Şimdi Fatih Terim’in önünde iki seçenek var; Ya “ben de yararlanırım” diyerek futbolu çirkinleştiren bu sistemin devamından yana olacak; ya da o cesur Adanalı delikanlı tavrıyla çıkacak “Beyler fazlalıklar kenara çekilsin, sahalarda delikanlı gibi mücadele edelim” diyecek. İlk şık Terim için son derece avantajlı görünüyor. İtalya’daki şanssızlıklardan sonra kendini yeniden göstermeyi düşünen Terim için bugünkü yapı adeta sahte bir cennet; Galatasaray için, koskoca Fenerbahçe camiasını siyaseten karşısına alma cesaretini gösteren bir başbakan yardımcısı, Galatasaray’ın borçlarına bile kefil olan bir Federasyon Başkanı, O’nun her sözünü emir sayan bir MHK başkanı... Dahası var, Terim isterse bu faktörlere yenilerini ekleyebilir. Örneğin Mehmet Ağar’ı ve onun ilişkide olduğu çevreleri devreye sokabilir. Hatta Arif Erdem’in “Babam sayılır” dediği Korkut Eken ve arkadaşlarının da yardımını alabilir. Almasına alabilir de, sonuç ne olur? “Fenerbahçeliler ‘şimdi de derin şaibe’ diye bağırır durur. Beşiktaş; Başkan Bilgili, Haluk Ulusoy’un yedeğinde olduğu için ses çıkaramaz, Trabzon zaten kendi içinde paramparça, ufaklarıysa zaten takan yok” deyip geçemezsiniz. Eğer derseniz futbolda rekabetin yerini nefret, centilmence mücadelenin yerini kavga alır. O sahte cennet, cehenneme dönüşüverir. İMPARATORLUĞA GİDEN YOL Terim’in önündeki ikinci seçenek ise gerçek imparatorluğa giden yoldur. Terim tüm bu haksız destekleri elinin tersiyle bir kenara itebilmeyi başarmalıdır. | |||||||||
|
“Futbolcusunu en iyi kontrol edebilen hoca” olarak tanınır Terim... Üstelik yalnız Galatasaraylıların değil Fenerlisi, Beşiktaşlısıyla tüm futbolcuların “ruhunu” bilir denir. Doğruysa Türk futboluna şike lekesini silinmez biçimde bulaştıran “internetle bahis hastalığından” kurtulmalarına büyük katkısı olabilir. Terim, hiç bir takımın, altını defalarca çize çize vurguluyorum, hiç ama hiç bir takımın kayrılmadığı, kollanmadığı temiz bir lig mücadelesinin öncüsü olabilirse, hepimizin imparatoru olur. Çok mu şey bekliyorum Terim’den? Belki. Ancak futbolda çığır açmak, öncü olmak, bir ulusun tümü tarafından imparator diye anılmak da kolay olmasa gerek. ÜMİT SEZGİN / CNBC-e Ankara Haber Müdürü | ||||||||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
Derviş senaryoları; "Nereye payidar nereye?"