Home page
Haber Menüsü


Yazara e-mail atmak için fotoğrafın üzerine tıklayınız
 
Bu kavga seçimi getirebilir
 
Türkiye’nin Avrupa Birliği macerasının sonuna geliniyor.
 
 
29 Mayıs —  AB’ye üyelik her ne kadar bir devlet politikası gibi gösteriliyorsa da öyle anlaşılıyor ki, bu “Devlet politikasını”; güvenlikle ilgili birimler başka, MHP başka, ANAP başka, DSP başka, muhalefet başka türlü anlıyor.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Tabi sivil toplum
  İdam tartışmaları
Bahçeli’den AB için 5 şart
İzgi: AİHM’nin kararını beklemek gerek
Öcalan’ın idamında ‘Nazi formülü’
Çiller’den Bahçeli’ye tam destek
Türk: Geleceğimizi bir tek kişiye ipotek edemeyiz
MHP: İdamı kaldırın, hodri meydan
Yılmaz: AB projesi engellenemez
Kutan: Önce hükümet idam görüşünü açıklasın
Ümit Sezgin'in yazısı: İdama yeni formül ve MHP’nin yalnızlaşması
Sezer: İdama karşıyım
AİHM'in Öcalan kararı sonbahara
Şükrü Küçükşahin'in yazısı: Bu kavga seçimi getirebilir
TÜSİAD'dan AB atağı
AB için ‘sivil inisiyatif’
Erdoğan: Hükümetin idam kurnazlığı
Baykal: Bahçeli’nin açıklaması iç tüketime yönelik
örgütlerini de, bu kapsamda olmamakla, beraber bu listeye eklemek gerek.
       Onların da sorumluluğu var, bu konuda.
       Gelin görün ki tüm kurum veya partilerin birinci derece hedefi de ülkeyi daha iyi bir noktaya getirmek, halkın refahını daha da artırmak.
       Ama halkın en yakından ilgilendiren AB konusunda kimse gerçek niyetini, netlikle ortaya koymuyor. Bir yandan “İstiyoruz ama onurumuzla, bizim kurallarımızla” diyenler: diğer yandan, “Bu iş olsun, ama bizim dışımızda halletsinler” diyenler.
       Geriye bir tek ANAP ve onun Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Dışişleri Bakanı İsmail Cem ve nihayet Başbakan Bülent Ecevit ile DSP de devreye girdi; Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de kendisinin bu konuda yapabileceği şeyler olduğunu anımsadı.
       Keşke, Sezer bu işi çok daha önceden ele alsa, bu işin önderliğini yapsaydı; yani AB konusunun gerçek bir devlet politikası olduğu aylar önceden ortaya çıksa ve konu iç siyasette malzeme olarak kullanılmasının önüne geçilseydi.
       
AB HİÇ DE İSTEKLİ DEĞİL
       Türkiye, AB’ye verdiği Ulusal Program’daki kısa dönem vaadlerinin yüzde 90’ından fazlasını yaptı. Geriye sadece üç konu kaldı. İdam cezasının kaldırılması, anadilin öğreniminin yolunun açılması ve Olağanüstü Hal uygulamasının kaldırılması. Yani Türkiye, yüzmüş yüzmüş kıyıya yanaşmış, tam bu noktada yeniden geri dönülme planları yapılıyor bazı kesimlerce.
       Bu kesimler, ki başını MHP’nin çektiğini açıkça belirtmekte sakınca yok, aslında Türkiye’yi AB’nin içinde görmek istemeyen kesimlerle aynı noktada duruyorlar.
       Türkiye’yi AB içinde görmek istemeyen, Avrupa’da geniş bir kesim var. Bunlar Türkiye’nin vaatlerini yerine getirmemesinden ya da işi uzatmasından hiç de şikayetçe değiller; aksine memnunlar.
       Onlar, Türkiye’nin vaatlerini yerine getirip AB kapısını zorlamasından öyle korkuyorlar ki, hiç sormayın. Bunun için de MHP’nin ayak diremesinden son derece memnunlar.
       Türkiye’yi AB içinde istemeyenler, Türkiye’yi kontrollerinin dışına da çıkarmak istemiyorlar. Geçmişte nasıl Sovyetler Birliği’ne Türkiye’yi kaptırmamak için ‘bir kaşık bal politikası’ ile işi götürdüler, şimdi de Türkiye’nin radikal İslam ülkeleri arasına kaymaması için yeni politikalar geliştiriyorlar.
       Bu politikanın başarılı olması için de en iyi formül, AB konusunda Türkiye’ye belirsiz bir takvim vermektir.
       Kim nasıl bakarsa baksın, Türkiye için en kötü seçenek, belirsiz bir takvimin açıklanmasıdır. Türkiye bu oyuna gelmemelidir.
       
BELİRSİZLİK POLİTİKASI YIKILABİLİR
       Bunun için de, hiç öyle sağa sola kıvırmaya gerek yok, Ulusal Program’daki vaatleri en kısa sürede yerine getirip, AB’nin kapısına dayanmalı. Sonrası AB’nin kararı. Türkiye’yi almayacaklarını açıklamaları bile Türkiye için önemli bir gelişme olur. Böylece bir ‘Hıristiyan Kulübü’ olarak kalırlar.
       Gerçek yüzleri ortaya çıkar.
       Ama ben, Helsinki’de 15 ülkenin başbakanının, attıkları imzaları unutacaklarını hiç sanmıyorum. Türkiye vaatlerini yerine getirirse, mutlaka bizi de tatmin edecek bir takvim açıklaması olacaktır. Ancak, bu fırsatı yakalamak Türkiye’ye düşüyor.
       İşte MHP’nin milliyetçiliği de burada ortaya çıkıyor. Görelim bakalım nasıl bir milliyetçilik.
       25 yıl önce “Onlar ortak, biz pazar olacağız” diye AB’ye karşı çıkan Başbakan Bülent Ecevit, bugün yaptığı hatayı görmüş, AB trenini kaçırmamaya çalışıyor. MHP de çok değil 10 yıl sonra, ulusal gelirde ve kalkınmışlıkta Türkiye’yi katlayacak olan, bırakın diğer eski sosyalist ülkeleri, Bulgaristan ve Romanya’yı gördükten sonra yaptığı hatanın ülkeye verdiği zararı görecektir; ama iş işten geçmiş olacaktır.
       Öcalan, Türkiye’den büyük değil, MHP de Devlet Bahçeli de....
       “Önce Türkiye” diyenler, ancak güçlü bir ekonomi, güçlü bir demokrasi ile yönetilen bir Türkiye’nin saygın ve onurlu olacağını bilmeli.
       
İŞİN SONUNA DOĞRU
       AB, Türkiye için dönüm noktası. Bu nedenle önümüzdeki birkaç ay da Türkiye için çok kritik bir zaman dilimini oluşturacak.
       Sonbaharda Almanya’da seçimler var. Hıristiyan Demokratlar’ın seçimi kazanması halinde, Türkiye’nin AB macerasının önünde gerçek bir engel o zaman oluşacak. Bu nedenle, Almanya politikasını çok yakından izleyen ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, AB konusundaki tüm adımların bir iki ay içinde atılmasını, her şeyin ekim ayı öncesinden bitirilmesini istiyor.


       Peki bu gerçekleşmezse ne olur?
       İç siyasette kıyamet kopabilir...
       Bu iş bir ay içinde netlik kazanır.
       “Ya gider, ya gider..”
       Şunu demek istiyorum, ANAP cephesi, AB konusunda gemileri yakmaya hazır. Ya bu hükümet AB konusunda gerekli kararları alarak gider, ya da çekilir gider...
       Bu hiç yabana atılır bir senaryo değil bu.
       MHP’yi sonuna kadar zorlayan bir politika izlendikten sonra, baraj altı tehdidindeki ANAP’tan bile erken seçim talebi gelebilir.
       Hadi hayırlısı, bakalım nasıl bir yaz geçireceğiz...
       
 
       
    MSNBC News Vekillerin kola gazoz savaşı
MSNBC News SP'de 'ML' etki
MSNBC News "Uzun ince" yolda son durum
MSNBC News Siyaset şekerlemeleri
MSNBC News Erken seçim
MSNBC News Cem + Derviş
MSNBC News Ağalar böyle konuşur
MSNBC News DSP'li bakanlar istifa etmez!
TOP5 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında
 
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları