Home page
Haber Menüsü


9 Aralık haftasının kitapları
Hukukçu Adnan Ekinci’nin makaleleri, Agora Kitaplığı’nın “Azizler ve Âlimler”i, Arkadaş Yayınevi’nden ödüllü bir ‘çocuk’ romanı, Altın Kitaplar’dan bir polisiye ve İletişim Yayınları’ndan anı, inceleme ve araştırma türlerinde tam 5 kitap ...
NTV-MSNBC
    9 Aralık 2003 —  “Her yerde düzenli sistemlerden çok düzensizlik vardır” (Termodinamiğin İkinci Yasası’ndan)  

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

 


       
BEN HUKUKÇU DEĞİLİM NİŞANLIYIM
       Adnan Ekinci
       
       Çavuş pırpırların ne mavi
       Görünce kamaştı da ellerim
       Şah İsmail’in üç sevgilisini
       Gülizar, Gülperi, Arap Üzengi
       Asker su ver asker!
       Ben asker değil nişanlıyım
       (Cemal Süreya)
       
       Radikal Gazetesi’ndeki yazıları ve Açık Radyo’daki konuşmalarıyla da tanınan ve sevilen ünlü hukukçu Adnan Ekinci’nin bu kitabı, kendisinin de belirttiği gibi, ‘bir hukuk kitabı değil’. Ekinci, yazdıklarını, ‘toplumsal hukuk homurdanmaları’ olarak tanımlıyor.
       Radikal’de yazdığı makalelerden seçilenler ve internet aracılığıyla o yazılara okuyucular tarafından gönderilen yorumlardan oluşturulmuş bir derleme var karşımızda. ‘İnsan sıcaklığında hukuk’la karşılaşıyoruz Ekinci’nin kitabında.
       Adnan Ekinci, internet sayfasına gönderilen ‘övgü yazıları’ndan olduğu kadar ‘düzeyli yergi’lerden de sevinebilen çağdaş bir insan, bir hukukçu.
       
       Yazıhane Yayınları, 183 sf.
       Dizi: Yazarlar ve okurlar-1
       Tür: Makale(ler)
       


       
MEMÂLİK-İ OSMANİYE’DEN AVRUPA BİRLİĞİ’NE
       Çağlar Keyder
       
       Bu kitapta derlenen yazılar, yüzyıllık bir tarihi ve günümüzdeki gelişmeleri çeşitli yönleriyle ele alıyor. Ama hepsinin temelinde çok önemli bir tespit var: Dünya, ulus-devletlerin aşındığı, ulus-üstü oluşumların ağırlık kazandığı yeni bir döneme girmekte. Bu dönemde, Osmanlı İmparatorluğu gibi eski tür imparatorlukları ve ulus-devletlerin başarı ve başarısızlıklarını yeniden değerlendirip, günümüzün yeni imparatorluklarının oluşum süreci için dersler çıkarmak mümkün.
       Bu bağlamda Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemindeki siyasi ve toplumsal projeler, gerçekleştirilemeyen potansiyeller üzerinde duran Keyder, ulus-devleti kaçınılmaz bir aşama olarak görmemenin önemine işaret ediyor. İmparatorluğun vârisi olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu, geçirdiği evrimleri, sınıf dengelerini ve devletin hâkim ideolojisi ‘milliyetçiliğin’ niteliğini irdeleyen makaleler karşılaştırmalı bir perspektife dayanıyor.
       Kitapta ayrıca, küreselleşme sürecinin imkanları ve sorunları araştırılıyor. Keyder’e göre, bu süreci yekpare bir “Batı” üzerinden düşünmek yanlış. Tersine, şu anda dünyanın geleceğini belirleyecek en önemli “medeniyetler çatışması”, ABD ile Avrupa’nın temsil ettiği modeller arasında yaşanıyor.
       Türkiye’nin önündeki yol ayrımı, basit bir jeopolitik seçimin çok ötesinde, yönetim biçimi, sosyo-ekonomik düzen ve devlet-toplum ilişkisi açısından yaşamsal bir karar verilmesi anlamına geliyor.
       Çağlar Keyder, 1947 yılında İstanbul’da doğdu. New York Eyalet Üniversitesi Binghamton Kampüsü’nde ve Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde öğretim üyeliği yapmaktadır. Türkiye Bilimler Akademisi(TÜBA) üyesi olan Çağlar Keyder, Oxford, Chicago, California ve Washington Üniversiteleri’nde de değişik dönemlerde ders verdi.
       Keyder’in ilk kitabı 1976 yılında Birikim Yayınları’ndan yayımlanan “Azgelişmişlik, Emperyalizm ve Türkiye”dir. 1978 yılında “İngiltere-Fransa Karşılaştırmalı 19. Yüzyıl İktisat Tarihi”(P. K. O’Brien ile beraber) adlı kitabı, 1982’de ise “Dünya Ekonomisi İçinde Türkiye, 1923-1929” (Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 1993) başlıklı tezi yayımlandı. 1987 yılında Verso Yayınları tarafından “State and Class in Turkey” adıyla yayımlanan kitabının Türkçesi 1989’da “Türkiye’de Devlet ve Sınıflar” adıyla İletişim Yayınları’ndan çıktı.
       1975 ile 1985 arasında tarımsal yapılar ve dönüşümler üzerine bir dizi makale yazmış, yine bu yıllarda Osmanlı toplumsal yapısı üzerine çeşitli çalışmalar yapmıştır. 1993’te yayımlanan “Ulusal Kalkınmacılığın İflası” (Metis Yayınları, 1993) adlı kitabında global dönüşümler ve bu dönüşümlerin Türkiye’ye etkileri incelenir; 1999 yılında basılan derlemesi “İstanbul: Küreselle Yerel Arasında” (Metis Yayınları, 2000) ise aynı dinamiklerin kentsel etkilerini çözümlemeye yöneliktir.
       
       İletişim Yayınları, 246 sf.
       Dizi: Araştırma/İnceleme-155
       Tür: İnceleme
       


       
AZİZLER VE ÂLİMLER
       Terry Eagleton
       
       Roman, İrlanda Cumhuriyet Ordusu(IRA) lideri James Connolly, filozof Wittgenstein, Rus edebiyat teorisyeni Mihail Bahtin’in sefa düşkünü kardeşi Nikolay Bahtin ve Joyce’un “Ulysess” kitabının sayfalarından fırlayıp gelen Leopold Bloom’u bir araya getiren bir fantezi dünyasının kapılarını aralıyor. Ve aralarında, devrimden felsefeye, hayattan boşvermişliğe, itişli kakışlı, bol küfürlü ve ortalığa harika fikirlerin saçıldığı bir muhabbet başlıyor...
       Bahtin ve Wittgenstein kafa kafaya verip yol arkadaşlığına soyunursa, İngiliz askerlerinden kaçan yaralı devrimci lider James Connolly, Wittgenstein ve Bahtin’in kafalarını dinlemek için kiraladıkları İrlanda’nın batı kıyısındaki kır evine sığınırsa ve bu inanılmaz karşılaşmanın tam ortasına Joyce’un Leopold Bloom’u damlarsa ne olur?
       Eagleton, kitabın başında yaptığı bir açıklamada, romanın tamamıyla fantezi ürünü olmadığını söylüyor. Wittgenstein ve ünlü Rus eleştirmen Mihail Bahtin’in ağabeyi Nikolay Bahtin gerçekten de arkadaşlarmış.
       Her ne kadar kitapta belirtilenden daha sonraki bir zamanda da olsa, Wittgenstein gerçekten de İrlanda’nın batı kıyısında bir kır evinde vakit geçirmiş. Geri kalanının çoğunun kurmaca olduğunu Eagleton da kabul ediyor.
       Uzun zamandır azizlerin ve âlimlerin ülkesi İrlanda üzerine bir kitap yazmayı düşünen uluslararası üne sahip eleştirmen ve oyun yazarı Terry Eagleton’ın Azizler ve Âlimler adındaki bu kitabı 1987’de yayınlandı.
       Bu kitap, Eagleton’un ilk ve tek romanıydı.
       Anekdotlar, idealler, kavramlar, kültürler ve St. Petersburg, Viyana ve ‘hiçbir şeyin başkenti’ Dublin gibi çalkantılı şehirler arasında gezinen keyifli ve oyuncul düşünsel bir roman olarak ortaya çıkan “Azizler ve Âlimler”in Türkçede uzun bir aradan sonra üçüncü basımı Agora Kitaplığı tarafından gerçekleştiriliyor.
       
       Agora Kitaplığı,174 sf.
       Çeviren: Osman Akınhay
       Dizi: Çağdaş Dünya Edebiyatı-2
       Tür: Roman
       


       
“YABAN”LAR VE YERLİLER
       Başkent Olma Sürecinde Ankara
       L. Funda Şenol Cantek
       
       Ankara’nın, Cumhuriyet Türkiyesi’nin başkenti olarak yeniden kuruluşu, tutkularla ve sancılarla yüklü bir süreçti. Yeni Türk ulusunun inşasının söylemsel modeli ve bir nevi sergi mekânı idi, Ankara. Halkı vatandaşa dönüştürme projesinin, Batılılaşma, modernleşme, medenileşme ülkülerinin sosyal şantiyesi idi…
       Bu kitap, “bozkır kasabasından başkent yaratma” mitolojisinin ulus-devlet kuruluşundaki işlevine ilişkin bir kuramsal analiz çerçevesinde, bu mitolojinin berisindeki çelişkileri, sosyo-psikolojik çalkantıları irdeliyor.
       Ulusun “Babası” olarak Mustafa Kemal’in şehirde bir disiplin fantazisi yaratan varlığı ve insanların kendilerini O’nun sürekli gözetimi altında algıladıkları bir şehir hayatı… Ankara’yı, İstanbul’la zıtlık içinde tahayyül etmenin moral karmaşaları… Medenileşme arzusu ile aydın despotizminin yol açtığı tepkiler arasındaki gerilim… Ankara’nın eski halkını “yabani taşralılar” olarak gören “yeni/zoraki Ankaralılar” - onları “yaban dışarlıklılar” olarak gören yerliler…
       L. Funda Şenol Cantek, edebiyatımızdaki “Ankara” imgeleri ve dönemin basını yanında, eski Ankaralıların bu “modernleşme” tecrübesine ilişkin hatırlamalarına başvurarak, son derece canlı bir tasvir koyuyor ortaya.
       L. Funda Şenol Cantek, 1970’te Ankara’da doğdu. Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden 1992’de mezun oldu. Öğrencilik yıllarında üç yıl basında çalıştı. 1994 yılından bu yana Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde çalışıyor. Mikro tarih, gazetecilik uygulamaları, iletişim sosyolojisi gibi alanlarda yayımlanmış yazıları var.
       
       İletişim Yayınları, 373 sf.
       Dizi: Memleket Kitapları
       Tür: Doktora Tezi
       


       
ZAMANDA KIVRILMA
       Madeleine L’Engle
       
       Yazarın, “Zaman Dörtlemesi”ni oluşturan kitaplarından biri olan “Zamanda Kıvrılma”, John Newberry Ödülü sahibidir. Newberry Ödülü, 18. yy. İngiltere’sinin tanınmış yayıncısı ve çocuk kitapları satıcısı olan John Newberry adına, ‘en iyi çocuk edebiyatı kitaplarına’ verilmektedir.
       Meg’ in babası, gizemli bir şekilde kaybolmadan hemen önce, zamanda yolculuğun beşinci boyutuyla ilgili deneyler üzerinde çalışıyordu. Meg, Charles Wallace ve arkadaşları Calvin’ in, onu kurtarma vakti gelmişti. Acaba uzaydaki nefes kesen yolculukları sırasında karşılaşacakları şeytani güçleri alt edebilecekler miydi?
       
       Arkadaş Yayınevi, 207 sf.
       Çeviren: Süleyman Nihat Şad
       Dizi: Gençlik
       Tür: Roman (Çocuk edebiyatı)
       


       
“DİYARBEKİR DİYARIM, YİTİRMİŞEM YANARIM”
       Şeyhmus Diken
       
       Diyarbakır, tarihi üç bin yıla dayanan bir kadim şehir. Defalarca işgal edilmiş, yıkılmış, tekrar kurulmuş... Son yüzyılda ise Diyarbakır, büyük siyasi olayların ve hükümet politikalarının yanısıra, modernliğin ve kapitalizmin bu coğrafyadaki ilerleyişiyle de altüst olmuş. Şehrin olağanüstü incelmiş zenaat kültürünün, musikî zevkinin, “edeb ve erkanının” yitişinin sebebi, şehrin zengin etnik mozayiğinin dökülüp saçılması değil sadece. Bu da var, ama genel bir ‘hoyratlaşma’ da var.
       “Sırrını Surlarına Fısıldayan Şehir: Diyarbakır”ın yazarı Şeyhmus Diken, şehrin son yetmiş-seksen yıldaki değişimine tanıklık etmiş eski Diyarbakırlılarla sohbet etmiş... Diyarbakır’ı “Diyarbekir” olarak bilen kıdemli hemşehriler... Öleyazmış zenaatları; unutulmuş âdetleri, dostlukları, yarenlikleri; makamlı ezanları; yitik mezarlıkları; bitik kiliseleri; ruhu kaçmış sokakları... anlatıyorlar. Olgun bir şehir kültürü içinde yaşamanın tadını hatırlıyorlar: Arif insanlar için “Diyarbakır mezunu” tabirinin kullanılmasına vesile olacak kadar nam salmış bir şehir kültürünün ...
       Şeyhmus Diken, 1954’te Diyarbakır’da doğdu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. Üç yıl mülki idare amirliğinden sonra “resmi kamu hizmetinden” kendini uzaklaştırıp “sivile” geçti. Kendisini Diyarbakır’da ve Güneydoğu Anadolu’da sivil toplum örgütlerinin gelişmesi, yaygınlaşması çabasına verdi. 1990’larda Radikal, Yeni Yüzyıl / Yeni Binyıl gazetelerinde yazıları yayımlandı. Bu kitabın yayımlandığı tarihte Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde başkan danışmanıydı. Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) ile uluslararası PEN Türkiye Merkezi üyesi.
       Diğer kitapları: “Kürdili Hicazkâr Metinler” (Doruk Yayınları, Ankara, 1997), “Güneydoğu’da Sivil Hayat” (Metis Yayınları, İstanbul, 2001) ve “Sırrını Surlarına Fısıldayan Şehir: Diyarbakır” (İletişim Yayınları, İstanbul, 2002).
       
       İletişim Yayınları, 309 sf.
       Dizi: Anı-44
       Tür: Anı
       


       
BİR ADIM GERİDEN
       Henning Mankell
       
       “Her yerde düzenli sistemlerden çok düzensizlik vardır” (Termodinamiğin İkinci Yasası’ndan)
       
       Yaz dönümü gecesi üç gencin ormanda özenle düzenledikleri maskeli eğlence bir anda kabusa dönüşür. Gözetlendiklerinden habersiz gençler birer kurşunla hayata veda ederler. Kısa süre sonra Dedektif Wallander’in meslektaşlarından biri de cinayete kurban gider.
       İki olayın arasında bir bağ olabilir miydi? Cinayetleri aynı katil mi işlemişti? Bu soruşturmayı yürüten Dedektif Wallander katilden hep bir adım gerideydi ...
       Henning Mankell, ilk romanı 1973 yılında yayınlanmış olan İsveçli bir yazardır. Dedektif Kurt Wallander serisiyle şöhreti yakalayan Mankell’in yazdıkları 25 dile çevrilmiştir.
       Yazarın Altın Kitaplar’dan çıkan diğer yapıtları, “Ölümün Karanlık Yüzü”, “Beyaz Aslan”, “Yanlış Yol” ve “Beşinci Kadın”.
       “Wallander’in, soruşturmalarında yürüttüğü mantıklı muhakeme, gittikçe artan bir heyecan yaratıp, doyurucu bir sonla zirveye çıkarıyor.” (The Times)
       
       Altın Kitaplar, 496 sf.
       Çeviren: Fatoş Dilber
       Dizi: Çağdaş Edebiyat
       Tür: Polisiye roman
       


       
ANADOLU YILDIZI ESKİŞEHİRSPOR
       Özgür Topyıldız
       
       “Anadolu Yıldızı”… “Kırmızı Şimşekler”… “Eseses- Kikiki- Eski eski-Es”.
       Türkiye futbol tarihinin en büyük nostaljik kıymetlerinden biri: Eskişehirspor.
       Futbolda “Anadolu Devrimi”nin simgesi idi Eskişehirspor… İstanbul oligarşisine karşı çıkan ilk büyük tehditti…
       Altın çağındaki Eskişehirspor, 1960’lar/1970’ler dönümü Türkiye’sinde yaşanan toplumsal değişim dinamizminin, “statüko”yu sarsmaya dönük heyecanının futbol dünyasındaki temsilcisiydi, sanki…
       Özgür Topyıldız, büyük emek ürünü incelemesinde, Eskişehirspor’un hikâyesini anlatıyor.
       Eskişehir’in kısa spor tarihi…
       Şehrin değişen sosyo-ekonomik durumu ve bunun futboldaki “temsili”…
       Altın Çağ ve kahramanları: Fethi- Nihat-Ender, Kamuran Yavuz, İsmail Arca, Abdullah Gegiç, Aydın Begiter ve diğerleri…
       Çöküş ve “Efsaneleşme” süreci…
       “Amigo Orhan”dan “Ayder” ve Kızılcıklılar”a. Eses’in coşkun tribün tarihi…
       Eses’in romanı kısacası!
       
       İşte, Ahmet Cemal’in, Eskişehir’de Onbeşgün Dergisi’nin 15-30 Nisan 2000 tarihli sayısında “Bir Kenti Sahiplenmek” başlığıyla yazdıkları:
       “Bir kentin ‘sahiplenildiğinin’ en canlı göstergelerinden biri de, o kente ilişkin olarak gerçekleştirilen belgeleme çalışmalarıdır. En geniş anlamda bir kentin tarihini -tüm alanlarıyla- kapsayan bu çalışmalar sayesinde kent denilen organizmanın gelişme evreleri, kulaktan kulağa anlatılan öyküler olmaktan çıkıp, belgeye bağlanmış gerçekliklere dönüşür. Bu gerçeklikler arasında bir kentin sanatsal tarihi, başlangıcından günümüze bir kente kendine özgü kimliğini kazandıran en önemli öğeler arasında yer alır.
       Eskişehirli bir üniversite öğrencisi olan Özgür Topyıldız’ın doğup büyüdüğü kente ilişkin belgeleme çalışmaları, bu bağlamda son yıllarda gördüğüm en nitelikli çalışmalar arasında. Özgür Topyıldız ile ilk kez birkaç yıl önce, fakültemdeki odamda beni ziyarete geldiğinde tanışmıştım. Sanırım yanında başka bir arkadaşı da vardı ve önüme koyduğu kalın, çok kalın bir ‘Eskişehir dosyası’ ile ilgili görüşlerimi öğrenmek istiyordu. Sonradan dosyayı incelediğimde, abartma tehlikesinden korkmadan söylemem gerekir ki, ancak bir kurumun üstesinden gelebileceği bir belgeleme çalışmasıyla karşı karşıya olduğumu saptadım. Özgür Topyıldız, bir tür arşivleme ile, Eskişehir üzerine birkaç kitap doldurabilecek bir dağarcık hazırlamıştı. Sonra aynı Özgür’ün, Türkiye’nin hatırı sayılır karikatür arşivlerinden birine sahip olduğunu da öğrenecektim. Özgür Topyıldız’ın belgeleme çalışmaları, artık kitaplaşmaya da başladı. Bunların ilki, ‘Eskişehir’de Karikatür’ adını taşıyor. Tamamlandıktan sonra uzunca bir süre sponsor arayan kitap, sonunda ESBAV tarafından 1996 sonlarında bastırılmış. Özgür’ün ikinci kitabı ise ‘Eskişiir’ başlıklı ve Eskişehirli ozanları tanıtmayı amaçlayan bir eser. Özgür Topyıldız, henüz 22 yaşında. Ama bu kısacık yaşam bu kadar kitapların dışında da hep sanki Eskişehir için yaşamış. Çünkü Eskişehir’de yayınlanan çeşitli gazete ve dergiler için hazırlanan sanat ve kültür sayfaları ve ekleri de bu yaşamın şimdiye kadarki kilometre taşları arasında.
       Özgür’ün ‘Eskişehir dağarcığı’ndan daha nice basılı eser çıkacağından eminim. Hızla ve kaçınılmaz olarak kentleşen bir Türkiye’de Özgür, kentleşme ile kentsel kimliğin nasıl bağdaştırılması gerektiğini gösteren ender rehberlerden biri...”
       
       Özgür Topyıldız, Eskişehirspor’un hikâyesini, Ahmet Cemal’in kendisini takdim ettiği gibi, bir kent kimliği perspektifi içinde ele aldı. Kulübün hikâyesini, şehirle ilişkisi içinde anlatıyor. Bir futbol takımının, nasıl bir şehrin millî takımı gibi algılanabildiğini, yaşanabildiğini gösteriyor. Yaptığı kapsamlı çalışma, Eskişehirspor’un kuruluşundan o rüya kadar güzel zamanlarına, sonra da durdurulamayan gerileyişine, nafile yeni başlangıç hamlelerine ve hatıralardan hüzün mü hınç mı türeteceğini bilemeyen bugünkü mutsuz haline kadar, bütün hikâyeyi çok canlı bir biçimde anlatıyor. Onun gibi çalışkan ve tutkulu bir araştırmacının gönlünü çelebilmesi, işe koşabilmesi, Eskişehirspor Efsanesinin düşkün haliyle bile nasıl bir karizmaya sahip olduğunun göstergesi sayılmaz mı? (Tanıl Bora)
       
       Özgür Topyıldız, 1979 Eskişehir doğumlu. Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Basım ve Yayımcılık Bölümü 2002 mezunu. Lise ve üniversite öğrencisiyken yayımlanmış “Eskişehir’de Karikatür” (1996) ve “Eskişiir” (1998) isimli iki kitabı daha var. Türk Futbolu Araştırmacıları Birliği (TFAB) üyesi. “Arşivmet” takma ismiyle sağda solda yazılar yazıyor.
       
       İletişim Yayınları, 299 sf.
       Dizi: Futbol Kitapları-10
       Tür: İnceleme
       


       
HALKIN POLİSİ
       Sıtkı Öner
       
       “Bir grev, boykot veya gecekondu sözü geçince, akla hemen ‘polis’ gelir olmuştur. Çünkü egemen sınıflara sırtını dayamış olan politik çevreler, polisi, bu sınıfların yararına ‘yasal maşa’ gibi, daha genel bir ifade ile, halkı halka karşı kullanagelmişlerdir. (…)
       Bir tek şeyin bilinmesinde, hem de tüm politikacılarca bilinmesinde yarar vardır: Polis toplumun karşısında olmaktan ve gösterilmekten artık hoşlanmıyor. Politikacıların ve onların sırt dayadıkları bazı çevrelerin polisi değil, halkın polisi olmak istiyor.”
       1970’lerde Türkiye’de bir Pol-Der vardı: Emniyet mensuplarının demokratik olarak örgütlendikleri bir polis derneği… 12 Eylül 1980’den sonra öcüleştirilen, siyasetin “zararlarının” en aşırı simgesi olarak anılan Pol-Der neydi, nelerle uğraşırdı?
       Sıtkı Öner’in anıları, Türkiye’nin yakın tarihinin bu ilginç ve unutulan, unutturulan olgusu hakkında bilgiler ve izlenimler sunuyor.
       Sıtkı Öner, 1938’de Adana’da doğdu. 1964’te polislik mesleğine girdi. Pol-Der’in demokratik ve etkili bir örgüt olarak ortaya çıktığı 1976 kongresinde genel sekreterliğe seçildi. Genel sekreterlik ve genel başkan vekilliği yaptı. 1982’de zorunlu emekliliğe ayrıldı.
       
       İletişim Yayınları, 135 Sayfa
       Dizi: Anı-43
       Tür: Anı
       
       
 
       
    MSNBC News 2 Aralık haftasının kitapları
MSNBC News 25 Kasım haftasının kitapları
MSNBC News 18 Kasım haftasının kitapları
MSNBC News 11 Kasım haftasının kitapları
MSNBC News 4 Kasım haftasının kitapları
MSNBC News 28 Ekim haftasının kitapları
MSNBC News 21 Ekim haftasının kitapları
MSNBC News 14 Ekim haftasının kitapları
MSNBC News 7 Ekim haftasının kitapları
TOP5 38. Rotterdam Film Festivali başladı
 
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları