Home page
Haber Menüsü


Yazara e-mail atmak için fotoğrafın üzerine tıklayınız
 
Merkezi toparlamak
 
Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı İmparatorluğu’nun merkezi olan bir coğrafya üzerine kurulu. Yani, geçmişte, onlarca milliyetin, belki yüzlerce etnik azınlığın, bütün dinlerin, onlarca mezhebin merkezi olan bir coğrafya üzerine kurulu Türkiye.
 
Ankara
NTV-MSNBC
 
12 Ağustos—  Bu nedenle de homojen bir toplum değil. Anadolu’da çok kullanılan bir ifade ile, “72.5 milletin” olduğu bir coğrafya. İşte böyle bir coğrafyada etnik, mezhep, din veya milliyet eksenli siyasal oluşumlar ülke bütünlüğünü yeterince temsil edemiyor. Aksine ayrılığın nedenleri oluyor.

   
 
       
    TOP5 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında  
NTVMSNBC Reklam  
 

  ‘Böylesi siyasal oluşumlar olmasın’, demek de mümkün değil. Bu demokratik bir hak.
       Ancak, en azından bunların iktidarı belirleme gücüne ulaşmasının, yönetimi zorlaştıran unsur olduğu da görülmeli.
       Buna yol açmamak için de merkezde olan partilerin ağırlığı önem kazanıyor.
       Türkiye’de ise merkez partileri son on yıldır sürekli bölünüyor, küçülüyor.
       Bunun nedenleri çok tartışıldı, daha doğrusu nedenleri ortada.
       Öncelikle merkez partilerde önemli bir liderlik sorunu var; hem sağda, hem solda. Yıpranmış, inandırıcılığını yitirmiş lider kadrosu bu partileri giderek küçültüyor.
       Bir yandan bu partiler küçülüyor, diğer yandan bu lider kadrolarına isyan edenler yeni oluşumlar meydana getiriyor. Sonuçta da bölünmeden başka bir şey olmuyor.
       Ancak bu böyle gitmeyecek. Birileri gelip bu boşluğu dolduracak. Direnenler kaybedecek, yenileri gelecek. Bu seçimde de bunun ilk işaretleri görülecek.
       
MERKEZ SAĞ
       Önce merkez sağa bakacak olursak, bu siyasal görüşün iki güçlü partisi, bırakın iktidar olmayı, birinci parti bile olamayacak gibi görünüyor. Ama bunu bir tek lider kadroları görmüyor. Ya da bölünmüş siyasetten, küçük oy oranları ile başbakanlık kapmaya çalışıyorlar. Oysa Türkiye’nin gereksinimi, tek başına iktidar olacak bir merkez sağ.
       DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, son üç yıldaki büyük krizlere ve depremlere, halkın hükümete büyük tepkisine rağmen hala partisini birinciliğe taşıma başarısı gösteremedi.
       ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ise, liderlik hayatının en verimli ve en başarılı dönemini (özellikle AB konusundaki çabaları ve alınan sonuç kendisinin en büyük kazanımıdır) yaşamasına rağmen, hala partisinin geleceğini garantilemiş değil. Partisi, yeni bölünmelere bile uğrayabilir.
       Bu iki partinin bıraktığı boşluğu ise AKP doldurmak istiyor. Ancak onların da bu konuda henüz yeterli güveni sağladığı söylenemez. Din eksenli parti görüntüsünü silebilmiş değil AKP. Seçim öncesi oluşturacağı kadro ile bunu aşmaya çalışıyor. Bunu sağlayabilirse Türkiye için kazanım da olabilir. Bunu da göreceğiz.
       
MERKEZ SOL
       Sağdaki bu dağınık tablo, sol için şans yaratırken, soldaki liderler de kendilerini vazgeçilmez kıldıklarından başarı sağlanamıyor. Derviş’in çabaları önemli; ama ne CHP Lideri Deniz Baykal’ın ne de DSP Lideri Bülent Ecevit’in buna yanaşmayacakları kesin gibi. Oysa birleşmesi en kolay olan partiler aslında merkez soldakiler. Ama olmuyor ve bu kez de sol iktidar şansını yitiriyor gibi.
       Oysa liderler kendilerini aşabilse ne güzel çözümler var.
       SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın’ın bir önerisi oldu:
       “Bir çatı partisi kuralım, genel başkanı Erdal İnönü, başbakan adayı da Kemal Derviş olsun”.
       Bu şemsiyenin başarılı olması halinde, ilerde bir de cumhurbaşkanı adayı gerekecek. Yani herkese önemli bir makam var. Ama bu şans kullanılamıyor, aynen merkez sağ gibi.
       Onun için de iş seçmene kalıyor ve seçmenin tavrı için de önümüzde 3 aydan bile daha kısa süre var.
       
MHP’NİN SİLAHI
       MHP’nin Öcalan ve AB uyum yasaları üzerinden seçim propagandası yapmaya başlaması hiç sürpriz olmadı. Ama uzun süredir vurguladığım gibi bu partimiz, kendileri dışındaki herkesi neredeyse vatan hainliği ile suçlamaya, PKK’nın yandaşı gibi göstermeye devam ediyor.
       Son derece tehlikeli bir oyun.
       MHP, diğer yandan AB’yi samimi olarak istediğini söylüyor, ancak AB’yi PKK’nın yanında gösteriyor.
       Bunu yaparken de en çok PKK’ya psikolojik güç veriyor.
       AB kriterlerinin PKK kriterleri olduğunu söylemek, Türkiye’nin en büyük altı partisinin PKK’nın yanında yer aldığını savunmak, öncelikle bu ülkeye büyük haksızlık, sonra da iyi bir PKK propagandası.


       Yani PKK bu kadar güçlü; öyle mi?
       Kim bu ülkenin gücüne daha çok inanıyor, ortaya çıkıyor.
       Yani, seçimlerde bu altı partiye oy verecek olan seçmenler PKK yandaşlarına destek vermiş mi olacak?
       İnsaf...
       Ölçü kaçıyor.
       Bazı MHP milletvekilleri, “Bu yasalar geçtikten sonra, biz de artık herkesinin kökenini araştıracağız” demeye başladı.
       Osmanlı’nın merkezindeki coğrafyada girişilecek bu arayış, herkesin kökenleri için bile ilginç sonuçlar verebilir; ama bundan kimse karlı çıkmaz.
       Umarız, bunlar sadece kızgınlık sözleri olur.
       
 
       
   
MSNBC News Sıra seçimde
MSNBC News Şimdi göreceğiz
MSNBC News Merkez sağı da tetiklese
MSNBC News Erken seçim ve Bahçeli
MSNBC News Özkan operasyonu
MSNBC News MHP dışındakiler parti değil mi?
MSNBC News Bahçeli'nin "asmayacağız" itirafı
MSNBC News Bahçeli'ye mektup
MSNBC News Tutarlı mı, popülist mi?
MSNBC News Yılmaz'ın defans oyunculuğu
MSNBC News Ah şu siyasi çıkarlar
MSNBC News Enkaz severler
MSNBC News Nerde o eski diyaloglar!
 
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları