| | | Afla ilgili görüşlerini açıklayan Sabancı, insancıl pencerenin, Affetmek büyüklüktür. Mümkün olduğunca insanlar birbirine hoşgörüyle yaklaşmalı ve hoşgörünün yanında aflar da gündeme gelmeli, diğer pencerenin ise Daha sağlıklı toplum istiyorsak, onun icaplarına ulaşabilmek için bu af işini bilinçli, akıllı takımlar kurup, uzun incelemeler sonucunda isabetli bir şekilde yapmalıyız dediğini kaydetti.
Cezaevine herhangi bir nedenle, anarşi ve terörden, kaderden, talihsizlikten girenler ve ülkenin bütünlüğüne bomba atanlar gibi sadece birkaç örnek suç yelpazesinin bile ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Sabancı, görüşlerini gecekondu ve vergi affı örnekleri ile şöyle dile getirdi:
'Gecekondu affı verelim. İnsancıl pencere, ihtiyaçları var. Tamam, ama gecekondu affını verdiğin zaman gelecekte binlerce daha gecekondu affının yapılmasına davetiye çıkarıyorsun. Şehircilikte bombalar atıyorsun. Bunları ekle, ekle, ekle...Ama tepede hepsini topla, üstüne bir şey koy. İkide bir de vergi affı... İkide bir vergi affı var dedin mi, bu demektir ki gene seçim olacak. Seçim zamanında partiler oy hesabının içine ağır bir şekilde girecek, gene vergi affı gelecek. O zaman vergiyi verenler saf sandalyeye, aptal sandalyesine oturacak. Vermeyenler açıkgöz olacak. Bunu yıllardan beri yaşadık. Aman aman, güçlü hazine istiyorsak, iyi hizmetler istiyorsak, Allahını, dinini seven hiçbir kimse ağzına hiçbir zaman vergi affını almasın diyorum.
İYİ YAPAMAYINCA ZARAR OLUYOR
İşadamı Sakıp Sabancı, kamuoyunun af konusunda çok hassas olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
Bu meseleleri bilinçli takım çalışması ve uzun zaman içinde iyi yapacağız. İyi yapamayınca, zikzaklar getirirsek, zarar oluyor. Gereksiz aflar yanlış olur. Şu sebeple, bu sebeple filan müessesenin cebini boşaltmış, bilmem ne etmiş bu insana (Ben hadi affediyorum) demek yeniden yapacaklara davetiye çıkarır. Hata etmiş, (Ben pişman oldum. Parayı veriyorum, beni affet) olmaz.
| |