|
|
Okumuş, okumuş, anlamamış... GS zirveye, FB nereye? Biraz ondan, biraz bundan Euro 2000'den arda kalanlar |
|||
Yapılan araştırmalar, Olimpiyat Halkalarının dünyanın en çok tanınan sembollerinden biri olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmalarda ortaya çıkan bir diğer sonuç ise dünyanın -tahmini olarak- yaklaşık yüzde 90ının Olimpiyat Halkalarını tanıdığı ve yüzde 89u için ise bu halkaların mükemmelliği temsil ettiği. Bir başka deyişle dünyada hiç bir uluslararası sembole nasip olmayan bir şansa sahip Olimpiyat Oyunları. DOPİNGE HAYIR DİYEN, KADINLAR OLİMPİYATI Son yıllarda büyük prestij kaybına uğramış, Olimpiyat Oyunlarının kurucusu Fransız Baron Pierre de Cubertinin kafasında canlandırdığı Citius, fortius, altius (daha uzağa, daha güçlü, daha yükseğe) sloganından uzaklaşmış bile olsa, herkesin ortak fikri 2000 Sydney Olimpiyatlarının öncekilerden daha farklı, daha gösterişli olacağı şeklinde. Karşılaşmalar başlamadan önce bir değerlendirme yapmamız gerekirse, Sydney 2000i Dopinge -kesinlikle- hayır diyen kadınlar olimpiyatı olarak özetleyebiliriz. Bayan sporcuların Olimpiyat tarihinde ilk kez erkeklerle aynı sayıda spor dalında yarışacağı Sydney 2000de, sporcuların yüzde 42si (yaklaşık 4400 kişi) bayanlardan oluşuyor (Atlanta 1996da bu sayı 3626ydı). Doping konusunda ise tüm ülkeler ilk kez böylesine büyük bir otokontrol yapıyor. Kimbilir, belki de tarihin en katıksız olimpiyatını izleriz. Sydneyde yaşayanlar arasında yapılan ankette her 9 kişiden birinin Olimpiyat Oyunlarının şehirlerinin yakınlarından bile geçmemesini tercih ettiği ortaya çıktı. Yerel bir havayolları şirketi olan Ansett Havayolları tarafından yaptırılan araştırmada, halkın önemli bir kısmı ise Olimpiyatlar sırasında oluşacak gereksiz pahalılıktan ve gereksiz kalabalıktan korktukları belirtmişler. Tabii ki yetkililerin düşüncesi bunun tam tersi. Onlar, yaklaşık 750.000 kişiye evsahipliği yapacakları dünyanın en prestijli spor organizasyonuna evsahipliği yapmaktan gurur duyuyorlar. Bu nedenle hiç bir fedakarlıktan kaçınmıyorlar, hatta şehirde yaşayanlara Toplu taşıma araçlarını kullanmayın, gerekmedikçe sokağa çıkmayın uyarısında bulunmaktan bile. HERŞEYE KARŞIN AMATÖR Tekrar Baron de Cubertine dönelim. Fransız aristokratının aklındaki amatör sporcuların kendilerini deneyebilecekleri ve kıyasıya mücadele ettikleri halde amatör kalabilecekleri bir organizasyona sahip olmaktı. Tabii ki sporun geldiği noktada amatörlüğün asının bile kalmadığı düşünülürse, Cubertinin idealinin sporda yerinin olmadığı görülecektir. Her ne kadar amatör ruhla, madalya dışında herhangi bir beklentiye sahip olmadan katılsalar bile, artık Olimpiyatlarda profesyonel sporcuların yarışması bile yasak değil. Zaten amatör olarak Olimpiyatlarda boy gösteren sporcuların önemli bir kısmının da sporsorları yoluyla kağıt üzerinde profesyonel olanlar kadar kazanıkları, herkes tarafından bilinen bir gerçek. Olimpiyat Oyunlarının bu yılki tahmini izleyici sayısı yaklaşık -toplam- 3,7 milyar. Televizyonları başından kendi sporcularını destekleyeceklerin yanı sıra, önemli bir izleyici kitlesi de internet yoluyla saati saatine Olimpiyatları takip edecek. Dünyanın kalbi Sydneyde atacak bir süre, çünkü dünyanın en iyi sporcuları belki de 4 yıldır ilk kez para için değil, ülkeleri için yarışacaklar; bizler de Olimpiyat Oyunlarını zevkle izleyeceğiz, çünkü milyon dolar kazanan sporcuların 5 yıldızlı otellerde değil, olimpiyat köyünde kalmaları ve altın madalya kazandıklarında gözyaşı dökerek milli marşlarını dinlemeleri, Olimpiyat Ruhunun halen var olduğunu kanıtlıyor bizlere. Evet, gerçekten de mükemmel değil belki, ama halen tek Olimpiyat Oyunu var.. | ||||
Hayallerim, Milli Takım ve Medya Farklı, farklı, farklı soru (2) Farklı, farklı, farklı açı |
|||
|
|||||||
Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||