Home page
Haber Menüsü


17 Şubat haftasının kitapları
İki roman ve bir öykü kitabı dışında, ‘edebiyat dışı’ yapıtlardan oluşan bir seçkiden oluşan haftanın kitaplarında, Kitap Yayınevi’nin atağı dikkat çekici.
NTV-MSNBC
    17 Şubat 2004 —  “Avrupalıların adım attığı her yerde ölüm yerlileri izliyor gibi. Amerika, Polinezya, Ümit Burnu ve Avustralya gibi geniş bir alana bakarsak aynı sonuca ulaşırız.”(Charles Darwin - “Beagle’ın Yolculuğu”)  

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

 


       
KAPİTALİZMLE DERDİM VAR!
       Harry Shutt
       
       Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından sonra tüm dünyaya dayatılan bir görüş var: Kapitalizm tüm öteki tasavvur edilebilir ekonomik sistemlere üstünlüğünü o kadar açık biçimde göstermiştir ki, bundan farklı bir yol ne tutunabilir ne de sürdürülebilir. Bu nedenle her ülke kendisini, devletin sadece çok küçük bir rol oynayacağı tamamen liberal bir ekonomik sistemin kurulmasına adamalıdır; bundan böyle piyasanın serbest işleyişine müdahale etmeye kalkışan toplumlar zarar görecektir!
       Oysa tüm gelişmeler, eli tamamen serbestleşen kapitalizmin toplumlara verdiği zararın hızla arttığını gösteriyor. Son 20 yılda sosyal devlet tüm dünyada hızla küçülürken, vergi mükelleflerinin parası giderek artan bir şekilde vergi indirimleri, bağışlar, borç garantileri gibi yollarla özel girişimin desteklenmesi için daha çok kullanılmaya başlandı.
       Hortumlanmış bankaların yuttuğu milyarlar da kamu bütçelerinin, altından kalkamayacağı boyutlara ulaştı. Dünyanın sanayileşmiş piyasa ekonomileri 1970’lerin sonlarından bu yana zenginlikte genel bir artış sağlayamadı, yoksulluğun yayılmasını, kamu açıklarındaki ve borçlarındaki amansız artışı durduramadı. Ne kadar liberalleştilerse sorunlar o kadar ağırlaştı.
       Sözgelimi, sanayileşmiş ülkelerin tipik bir örneği olan İngiltere’de nüfusun yüzde 25’i yaşayabilmek için devlet yardımına muhtaç olacak kadar kötü duruma düştü (bu rakam 1970’lerin ortalarında yüzde 10’dan azdı), aynı dönemde kamu borcunun milli gelirdeki payı da iki katına çıktı.
       Sanayileşmiş ülkelerde büyüme oranı 1960’lardan bu yana, sürekli olarak düştü.
       Sonuç olarak bütün gelişmeler bir tek şeyi gösteriyor: Kapitalizm alternatifsiz kaldıkça, dünya kötüledi.
       Harry Shutt, ‘A New Democracy’ (Yeni Bir Demokrasi, Kitap Yayınevi), ‘The Myth of Free Trade’ (Serbest Ticaret Efsanesi) kitaplarının yazarıdır.
       
       Kitap Yayınevi, 240 sf.
       Çeviren: Nesrin Sungur-Ahmet Çakmak
       Dizi: İnsan ve Toplum - 15
       Tür: Edebiyat dışı
       


       
GEZGİN
       Sevgi Saygı
       
       İnsanın kendi içine doğru yaptığı bu keşif yolculuğu, tabiki, büyük sürprizlere gebedir. Kadın kahramanımız, altında motosikleti ve arkasında bıraktığı bir dizi macera ile bir köy evinde mahsur kalır. Bu kıstırılmış ortam, onu amansız bir iç yolculuğa sürükleyecektir.
       (...) “Gitme,” dedi. “Sensiz ben bir hiç olurum. Senle ben... İyiyiz... Benimle kal”
       Kolumu sıkı sıkı tutuyordu. Gözlerine baktım uzun uzun. Hâlâ kendine bakıyordu, beni görmedi.
       “Pekala,” dedim. “Seninle kalıyorum.”
       İnanamadı. Şaşkınlığından sevinmeyi bile unuttu. Sarıldım, öptüm. Dudakları zafer türküsünü söylerken, tetiği çektim. Hiç acı çekmedi. Az önceki şaşkınlığına eklenmiş zafer gülümsemesi, yüzüne bir maske gibi takılı kaldı. (...)
       
       İletişim Yayınları, 227 sf.
       Dizi: Çağdaş Türkçe Edebiyat- 135
       Tür: Roman
       


       
       YENİ DÜNYALAR ESKİ METİNLER
       Geleneğin Gücü ve Keşiflerin Yarattığı Şaşkınlık
       Anthony Grafton
       
       Batılı düşünürler 1550-1650 yılları arasında artık aradıkları her önemli gerçeği eski metinlerde bulabilecekleri inancından vazgeçtiler. Metin ile okuyucu buluşmasının hiçbir biçimi, bu değişimi denizde cereyan eden bir karşılaşmadan daha iyi izah edemez.
       Hint Adaları’nın tarihine ilişkin en özgün metinlerden birini yazan Cizvit José de Acosta kendi seyahat deneyimlerinin, eskiçağ filozofları ile çeliştiğini fark eder: “Hint Adaları’na vardığımda şair ve filozofların “Sıcak Kuşak” ile ilgili yazılarını okumuş biri olarak, Ekvator’a ulaştığımda kavurucu sıcağa dayanamayacağıma kendimi inandırmıştım; oysa tam tersi oldu. (Ekvator’u) geçtiğimizde güneş zirvedeydi ve Koç burcuna girdiğimiz bu Mart ayında öylesine üşüdüm ki, ısınmak için güneşe çıktım. Aristoteles’in ‘Meteorologika’sına ve felsefesine gülmekten başka çarem yoktu; zira onun kurallarına göre, bu yerde ve bu mevsimde her şeyin sıcaktan kavrulması gerekirken, ben ve arkadaşlarım üşüyorduk.”
       Oysa 1492 yılında iyi eğitimli tüm Avrupalılar sağlam bilginin nerede olduğunu biliyorlardı. Bu bilgi en yetkin kitap olan İncil’de, Yunanlıların ve Romalıların felsefe, tarih ve edebiyat eserlerinde ve uzmanlık değeri yüksek birkaç modern eserde bulunmaktaydı. Bu kitaplar, yıldızların değişmeyen dünyasından, insanoğlunun ve doğanın en bayağı ve değişken alanlarına kadar tüm evreni tanımlıyor, Tanrı’nın elinin tarihe ve doğaya değişini tasvir ediyordu.
       17. yüzyılın başlarında bilgi kütüphane sınırlarını aştı. Artık dünyanın kendisi gibi bilgi de büyük ve çeşitliydi. Bilginin ikametgahı artık astronomların teleskoplu gözlemleri, filozofların düşünceleri ve yazıları, denizcilerin yolculukları ile ilgili kayıtları ve hekimlerin anatomi raporlarıydı.
       Eski kitaplar güçlerini ve uzmanlıklarını yitirdikçe, entelektüel yaşamdaki yerlerini de yitirdiler. Dünya artık sadece Latince yazılmış bilim kitapları vasıtasıyla değil, doğrudan ulaşılabilir ve öğrenilebilir bir dünyaydı. Bu yeni dünya algılayışının kökleri, ilim dünyasının dışındaydı. Gücünü ise âlimlerin değil, pratik adamların başlattığı, Avrupalıların “Yeni Dünya’nın keşfi” adını verdikleri hareketten alıyordu.
       Batılı kaşifler ve yazarlar, varlığını asla tahmin etmedikleri yepyeni ülkeler ve toplumlar, gelenekler ve dinler, kadınlar ve erkeklerle baş etmek zorunda kaldılar.
       Keşifler yüzünden, kitaplar bilgi kaynağı olarak yeterliliklerini ve yorum yapmak için işe yarar araçlar olma özelliklerini giderek yitirdiler. Kısacası, yeni bir dünyanın çıplak yerlileri, entelektüellere, kitaplardaki hükümlerin yerine yalın deneyimlerini kullanma yolunu açtı.
       ‘Yeni Dünyalar, Eski Metinler’, şimdiye kadar hiç görmediğiniz onlarca resmi de kullanarak, bu yeni gelişmelerin ışığında Yeni Dünya’nın Eski Dünya için ne anlama geldiğini anlatıyor.
       Profesör Anthony Grafton, Princeton Üniversitesi öğretim üyesi. ‘Defenders of the Text’, ‘Leon Battista Alberti’, ‘The Footnote’ ve ‘Cordano’s Cosmos’ (Kitap Yayınevi tarafından yayımlanacak) başlıca eserleri arasında.
       
       Kitap Yayınevi, 228 sayfa (70 resim)
       Çeviren: Füsun Savcı
       Dizi: Tarih ve Coğrafya - 19
       Tür: Edebiyat dışı
       


       
AŞKIN Z’Sİ
       Uğur Özakıncı
       
       Uğur Özakıncı’nın bu kitabı, sevgilisine sokak diliyle yazılmış bir aşk kitabı armağan etmek isteyenler için bir fırsat.
       Özakıncı, ‘büyük harf kullanmayan’ bir yazar; yerleşik düzene, bazı harflerin diğerlerinden daha ‘büyük’ olduğu bir dizgeye bir başkaldırı bu.
       Yazarın kahramanları canlı; aramızda her gün gördüğümüz bu kişiler, aşkları, terk edilişleri, sarhoşlukları, bıkkınlıkları ve isyanlarıyla satır aralarından çıkıp neredeyse yanımıza geliyorlar. Bu öykülerde aşk, içtenlikle, süssüz, günlük yaşamda karşımıza çıktığı biçimiyle anlatılmış.
       Aşkın Z’si, daha ilk satırlarından başlayarak bizi hayatın gerçek, acıtan ama bir o kadar da aşkla dolu çıplaklığıyla baş başa bırakıyor ve bu çıplak gerçekler bazen acıtabilir: Aşk bile!
       Görsel sanatların grafik, karikatür ve fotoğraf dallarında da yapıtlar veren, ‘Ayna Tutan Çocuk’ isimli senaryosuyla sinemaya da yönelen ve 12 Eylül döneminde beş buçuk yıl tutuklu kalan Uğur Özakıncı, özgürlüğüne kavuştuktan on yıl sonra yayımlanan ‘Yarın Çok Geç Olabilir Sevgilim’ isimli şiir kitabıyla büyük bir ilgi gördü. ‘Ben Bir Kiralık Katilim’ ‘Siyah’, “An’lamak”la yoluna devam eden Uğur Özakıncı’nın okura yeni baskısıyla sunulan kitabı Aşk’in Z’si, bir öyküler toplamı.
       
       Can Yayınları, 167 sf.
       Dizi: Türk Yazarları
       Tür: Öykü(ler)
       


       
DÜNYA BENİMDİR!
       Avrupa Ekolojik Emperyalizmi 900-1900
       Alfred W. Crosby
       
       “Avrupalıların adım attığı her yerde ölüm yerlileri izliyor gibi. Amerika, Polinezya, Ümit Burnu ve Avustralya gibi geniş bir alana bakarsak aynı sonuca ulaşırız.”
       (Charles Darwin - “Beagle’ın Yolculuğu”)
       
       Avrupalıların kıta sınırları dışına yayılma çabaları İzlanda, Grönland’a ve Kuzey Amerika’ya ulaşan Vikinglerle başladı ve Haçlı Seferleri ile Ortadoğu coğrafyasına yerleşme çabalarıyla devam etti. Daha sonra da Avrupalıların Okyanuslar ötesindeki yeni topraklara ve Rusların Sibirya’ya yayılmalarına tanık olduk. Belki de bu yayılmanın tüm dünyada yol açtığı sonuçları Kanarya Adaları’nın sakinleri Guançeler’in başına gelenleri aktararak özetlemek mümkün. Kanarya Adaları’nda Avrupalıların kıyılarına ayak bastıkları ilk yer “büyük ağaçlarla kaplı” bir adaydı. Ona, orman anlamına gelen Madeira adını verdiler. Göçmenler arazi açmak için yangınlar çıkardılar ve neredeyse tüm adayı yaktılar. Kolomb’un gelecekteki kayınpederi Bartholomeu Perestrello ise Kanaryaların diğer önemli adası Porto Santo’ya dişi bir tavşanla yavrusunu bıraktı. Tavşanlar, etçil yırtıcıların bulunmadığı adada öyle bir hızla ürediler ve “toprağa öyle bir yayıldılar ki, hasat zamanında onların zarar vermediği hiçbir şey kalmadı.” Bunu erozyon ve Eski Dünya’dan gelen hayvanların ve yabani otların adayı işgali izledi. Takriben 80.000 Guançe, beyazların istilasına karşı durmaya çalıştı. Islıklarla haberleşen ve gerilla savaşı taktiklerini izleyen Guançeler sonunda yenildiler. Kendi dünyalarında yalıtılmış biçimde yaşayan yerli halkların yenilgisi, sadece ok ve mızrağın top ve tüfek karşısındaki yenilgisi değil, Eski Dünya’nın mikrop ve virüslerine karşı bağışıklığı olmayan Guançelerin, Avrupalının beraberinde getirdiği mikroorganizmalar karşısındaki yenilgisiydi aynı zamanda. Nitekim “Tanrı onlara, birkaç gün içinde halkın dörtte üçünü öldüren bir la peste [hastalık] gönderdi.” Avrupalı kaşiflerin ulaştığı her yerde, Kuzey ve Güney Amerikalarda, Avustralya ve Yeni Zelanda’da yerli halklar aynı trajediyle karşılaştı. Avrupalılar silahlarıyla, beraberlerinde getirdikleri evcil ya da yabani bitki ve hayvanlarla ve yerli halklara yıkım getiren mikroorganizmalarıyla yeni dünyaları istila ettiler ve yerel ekolojileri ortadan kaldırarak bu ekolojiye dayanan yaşam tarzlarını da yok ettiler. ‘Dünya Benimdir!’ bu trajedinin öyküsü.
       Profesör Alfred W. Crosby’nin ‘The Measure of Reality’ ve Kitap Yayınevi’nden çıkan ‘Ateş Etmek’ adlı iki kitabı daha var.
       
       Kitap Yayınevi, 336 sf.
       Çeviren: Bilgi Altıok
       Dizi: Doğa ve Bilim - 7
       Tür: Edebiyat dışı
       


       
AYRILANLAR İÇİN ÇOCUK BAKIMI
       Dr. Elizabeth S. Thayer, Dr. Jeffrey Zimmerman
       
       ‘Zorlu Bir Boşanma Sonrasında Çatışmaya Son Vermek’ alt başlığına sahip bu kitap sayesinde, boşanmış ve yalnız olsanız da, tek ebeveynin kendiniz olmadığını anlayacaksınız. Anne babalık konusunda bir ortağınız var. Mahkemedeki savaşı kazanmış olabilirsiniz ancak bu çatışma sonucu çocuğunuzun alacağı derin yaraları gördükten sonra evdeki savaşı kaybettiğinizi anlayabilirsiniz.
       Çocuğunuzun mutluluğu her şeyden önemli ise, aranızdaki geçmiş ne olursa olsun, eski eşinizle bir ebeveynlik ortaklığı kurmayı öğrenebilirsiniz.
       Görüşmeler, çocuğun okul dışı etkinlikleri, birlikte çıkılan tatiller ve ayrılan eşlerin yeni birliktelikleri sonucu oluşan çatışmalarda, yönünüzü çizmeyi öğrenebirsiniz.
       
       Arkadaş Yayınevi, 213 sf.
       Çeviren: Ümit Türkoğulları
       Tür: Edebiyat dışı
       


       
SEVGİLİ KIZIM
       Marianne Fredriksson
       
       Katarina Elg, genç ve özgür bir kadındır. Aşk ve sevgi ona uzak olduğu kadar yakındır da... Âşık olmaktan hoşlansa da kalıcı bir ilişki kurmaktan korkar. Ama günün birinde beraber olduğu erkekten hamile kalır ve bebeğini doğurmaya karar verir.
       Bu habere şiddetle tepki gösteren sevgilisi onu döver. Annesinin de sürekli dayak yediğini anımsayan Katarina, karmaşık düşünceler içinde bocalar ve kendini sorgulamaya başlar.
       Şiddet kalıtımsal bir davranış mıdır yoksa insan doğasının bir parçası mı? Acaba kurbanlar da şiddeti uygulayanlar kadar suçlu mudur?
       Bu sorular onun annesiyle yakınlaşmasını sağlar ve iki kadın birbirine açılırlar. Artık geçmişteki hatıralarla yüz yüzedirler...
       On iki romanı olan Marianne Fredriksson 1997, 1998 ve 1999 yıllarında dünyanın en çok satan on kitabından biri olan ‘Hanna ve Kızları’nın yazarıdır. Ayrıca ‘Simon ve Meşe Ağaçları’ adlı romanı 1999 yılında bütün dünyada en çok satan on kitap arasına girmiştir. Yazarın eserleri otuz altı dile çevrilmiştir
       
       Altın Kitaplar, 255 sf.
       Çeviren:Gülden Şen
       Dizi: Çağdaş Edebiyat
       


       
OĞLUNUZLA KONUŞMALAR
       Dr. Mary Polce-Lynch
       
       Doktor Mary Polce-Lynch, ‘Oğlunuzun Duygularını Dışa Vurmasına Nasıl Yardımcı Olabilirsiniz?’ alt başlığı altında tüm yetişkinlere, anne babalara, öğretmen ve eğitimciler, erkek çocuklarını daha iyi anlamak için, onların kimi zaman sessiz, kimi zaman da şlifreli bir biçimde yardım ve anlayış dileyen haykırışlarını işiten, yeni ve daha empatik bir yol öneriyor.
       İçerdiği pek çok yararlı yöntemin yanı sıra, ‘Oğlunuzla Konuşmalar’ın belki de en önemli hediyesi, erkek çocuklarımızla, ne hissetikleri hakkında konuşmamıza olanak sağlaması. Bu kitabın oğlunuzun duygusal gelişimini desteklerken size kılavuzluk etmesine izin verin. Erkeklik hakkında duygusal yaklaşımınız ne olursa olsun, oğlunuzu yetiştirme konusunda, ‘Oğlunuzla Konuşmalar’da çok pratik bir bilgelik olduğunu fark edeceksiniz.
       
       Arkadaş Yayınevi, 277 sf.
       Çeviren: Fikret Topallı
       Tür: Edebiyat dışı
       
 
       
    MSNBC News 10 Şubat haftasının kitapları
MSNBC News 3 Şubat haftasının kitapları
MSNBC News 27 Ocak haftasının kitapları
MSNBC News 20 Ocak haftasının kitapları
MSNBC News 13 Ocak haftasının kitapları
MSNBC News 6 Ocak haftasının kitapları
MSNBC News 30 Aralık haftasının kitapları
TOP5 38. Rotterdam Film Festivali başladı
 
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları