Home page
Haber Menüsü


24 Şubat haftasının kitapları
8 kitabevinden 8 ayrı kitabın yer aldığı ‘haftanın kitapları’nda, roman ve öykü türündeki yapıtların ağırlıkta olduğu göze çarpıyor.
NTV-MSNBC
    24 Şubat 2004 —  “Hiçbir işe yaramadı. Hiçbir zaman işe yaramadı. Franz Biberkopf, çekici tepesinin ortasına yedi. Biliyor kaybettiğini. Fakat bilmiyor, nedenini.” [Berlin-Aleksander Meydanı]  

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

 


       
BERLİN-ALEKSANDER MEYDANI
       Alfred Döblin
       
       Bu kitap, Franz Biberkopf’un Berlin’deki yaşamından söz ediyor. Franz, bazı olaylar nedeniyle girdiği cezaevinden yeni çıkmıştır; Şimdi Berlin’de yaşamak ve iyi bir insan olmak istemektedir.
       Başlangıçta bunu başarır da. Ancak bir süre sonra kendini bir savaşın içinde buluverir. Hiç beklenmedik bir anda gelen ve alınyazısını andıran bir şeyle savaşmaya başlar. Darbe üstüne darbe yemesine rağmen her defasında kendini toplar, ayağa kalkar fakat tekrar yenilir ...
       Franz Biberkopf’u, Aleksander Meydanı’nda tekrar gördüğümüzde, çok değişmiş, örselenmiş fakat kişiliğini de bulmuştur.
       Romanda, gerçekliğin aktarılışı, ‘iç monologlar’ benzeri yollarla, psikolojik bir sergilemeyi de içeren bir tarzda, büyük bir ustalıkla başarılmakta.
       Bunun yanı sıra Döblin’in bu ölümsüz yapıtında, çok sonraları ilginç bir şekilde doğrulanan siyasal öngörülere de yer verilmekte.
       ‘Berlin-Aleksander Meydanı’, Almanya’nın en ünlü ve dünyanın en üretken film/tiyatro yönetmenlerinden Rainer Werner Fassbinder tarafından, (sinema formatında) televizyona uyarlanmış, ve yıllar önce TRT ekranlarından ülkemiz seyircisine ulaşmıştı.
       ‘Berlin-Aleksander Meydanı’nı, yaşamdan bir dilim tereyağlı ekmekten daha çok şey isteyip de, başlarına Franz Biberkopf gibi gelmedik olay kalmayanların okuması iyi olur.
       
       Sel Yayıncılık, 424 sf.
       Çeviren: Ahmet Arpad
       Tür: Roman
       


       
ÖMER PAŞA
       İvo Andriç
       
       Avusturya ordusunda yetişmiş, İslam’ı sonradan kabul etmiş Lika’lı bir Hıristiyan olan Ömer Paşa, bilgisi, becerisi, liyakatiyle, padişahın ordusunda en üst rütbeye kadar yükselmişti. Travnik’in sivil valisi konumundaki vezire hesap vermiyor, ne kadar zaman kalacağını, nerede ikamet edeceğini kimseye sormuyordu. Saraybosna’ya, iktidarı ele geçirip yönetmek için değil, savaşmak ve cezalandırmak üzere gelmişti. Ve halkın bu adamdan ödü kopmaktaydı.
       Nobel ödüllü yazar İvo Andriç’in bu romanında, serasker Ömer Paşa’nın Saraybosna’ya gelmesinden sonra kentte ve seraskerin köşkünde yaşananlar, her bölümde farklı karakterlerin sahne aldığı bir kurguyla anlatılıyor.
       İvo Andriç’in diğer eserleri arasında ‘Drina Köprüsü’ ve ‘Travnik Günlüğü’ bulunmaktadır.
       
       İletişim Yayınları, 287 sf.
       Fransızca’dan çeviren: Ali Berktay
       Dizi: Çağdaş Dünya Edebiyatı -191
       


       
POSTMODERN TOPLUMDA KRİZ VE SİYASET
       Yaşar Çabuklu
       
       “Postmodern toplumda 1990 sonrası gelişmeler, ‘öteki’ne ve ‘farklı olana’ yönelik ‘hoşgörü’nün giderek sona erdiğini göstermekte.
       Yoksulların ve göçmenlerin suça itilmesi, ırkçılık ve yabancı düşmanlığının artması, ‘güvenlik saplantısı’nın özgürlüğü boğması, varlıklı kesimin, güvenliği sağlanmış, korunaklı sitelerde yaşamaya yönelmesi, postmodernliğin yükseliş dönemindeki (demokratikliği şaibeli) ‘farklılığa saygı’ söyleminin git gide geçersizleştiğini gösteren olgulardan bazılarıdır. Geriye kalan, piyasadaki farka saygıdır.”
       Yaşar Çabuklu, çeşitli dergi ve kitaplarda yayımlanan denemeleriyle tanınıyor. Çabuklu, yazılarıyla, modernizm ve postmodernizm tartışmalarına katkıda bulunuyor ve bugün belki küreselleşme karşıtı hareketler sayesinde, belki de meşru siyasi organların etkisizleşmesinin verdiği kitlesel bıkkınlık yüzünden, hepimizin çeşitli adlar altında tartıştığı konuları, çağdaş toplumsal hareketlerin mücadeleleriyle birleştirerek berrak bir üslupla tahlil ediyor.
       Toplumsal ve siyasal olayları, büyük teorilerden türetilmiş açıklamalarla yorumlamaya alışmış zihinler, günümüzü anlamakta zorlanıyorlar. Bunun asıl nedeninin büyük teoriler olup olmadığı tartışmalıdır. Kesin olan bir şey varsa, o da, ister büyük teorilere dayansın, isterse bunlara tepki olarak geliştirilsin, bugün internetin de katkısıyla bir dağ haline gelen bilgi-belge yığını içinde, sağlam tahlillere ve gözlemlere ulaşmanın zor olduğudur. Bulunan belgelerin ne ölçüde açıklayıcı olduğu da çoğu zaman belirsiz kalmakta.
       ‘Postmodern Toplumda Kriz ve Siyaset’, Türkçe yayımlar arasında açıklayıcı, sağlam tahlillere ve gözlemlere dayanan çok az metinden biri. Verimli bir tartışma ortamı yaratmak, dünyadaki ekonomik, siyasal ve toplumsal gelişmelerle ilgili sağlam tahlillere dayanmakla mümkün olacaktır. İyi bir siyasal, toplumsal tahlil, çağdaş gelişmelerin ayrıntıları üzerinde durmalı, tekil olayların genelleşme eğilimlerini gösterebilmelidir. Ve tabii bugün açıklamakta güçlük çektiğimiz çelişkileri de…
       Yaşar Çabuklu, iyi bir toplumsal ve siyasal tahlil yazmak için geniş taraftar bulan siyasal hareketlere dayanmak zorunda olunmadığını, bireysel deneyime dayanarak da ne denli keskin gözlemler yapılabileceğini gösteriyor.
       Yaşar Çabuklu’nun daha önce Metis Yayınları’ndan çıkmış iki kitabı bulunuyor: ‘Kovulanın İzi’ (2001) ve ‘Özgürlükçü Düşüncenin Peşinde’ (2003).
       
       Kanat Kitap, 160 sf.
       Tür: Siyaset / Toplumbilim / Güncel
       


       
ADRESİ YOK, NEW YORK
       Sokak Hikayeleri
       Lee Stringer
       
       Manzaranın, Amerikan Rüyası’nı desteklemeyi reddeden kısmına çekilmiş, ‘hakiki’ bir sokak adamından, ‘hakiki’ sokak hikâyeleri ...
       İster ‘Tanrı’nın Köşesi’ diye adlandırdığı Kırk İkinci Cadde’yi anlatırken olsun; ister ara sıra çocuğunun bakıcılığını üstlenen, fahişe ve ‘tarihi geçmiş turist’ Suzy aracılığı ile olsun; ister onu ancak hayatta tutacak ve kendine biraz ‘mal’ almasını sağlayacak kadar para kazandıran, önce sokaklarda ve metrolarda sattığı, sonra da köşe yazarı ve skandal haberlerinin peşine düşen editör rolüne soyunduğu ‘Sokak Haberleri’yle ilgili deneyimleri olsun, New York’taki evsiz günlerinden tanıdığı birbirinden ilginç ve renkli kişiler ve sahnelerle Lee Stringer, alışık olmadığımız bir bakış açısından, ABD’nin seksenli yıllarının benzersiz bir panoramasını çiziyor.
       “İşte yeni bir Jack London; tam da buna yoğun ihtiyacımız olduğu bir zamanda ... Kıyamet Günü’nde insani bilgeliğinin tebriklerini kabul etmesi için, meleklerin onu (Lee Stringer) öne çağıracakları kesin ...” [Kurt Vonnegut]
       
       Lee Stringer, seksenlerin başından, doksanların ortalarına kadar sokaklarda yaşadı. ‘Sokak Haberleri’nin köşe yazarlığını ve editörlüğünü yaptı. Kısa hikayeleri ve köşe yazıları The Nation, The New York Times ve Newsday’de yayımlandı.
       Kokain bağımlılığından kurtulan, ama yazı müptelalığından bir türlü vazgeçmeyen Stringer şu anda New York-Mamaroneck’te yaşamakta.
       
       Çitlembik Yayınları, 209 sf.
       Çeviren: Tijen Suveren - Pınar Güncan
       Tür: Öykü(ler)
       


       
BİR TRAKYA MASALI
       Ekmel Denizer
       
       Öyküleri, denemeleri değişik dergi ve seçkilerde çoktan hak etmiş olduğu yeri bulan Ekmel Denizer, 8 öyküden oluşan kitabı ‘Bir Trakya Masalı’yla usta işi bir metin sunmakta.
       Denizer, anlatılmayı ummayanların anlatıcısıdır; ya da bir öyküde, bir masalda yer almaya layık görülmemişlerin.
       Onlara, kendi öykülerini kurdurur; kendileri gibi iddiasız, sıkılgan, alçakgönüllü öykülerini. Bir yamaçta, adını kendisine söyleyecek, güzelliğini kendisine anlatacak dili bekleyen bir çiçektir bu; bir başka yerde, emeğin hakkını gururla vermiş, bereketli, ama artık unutulmuş tarlalardır; çirkin beton mimarinin arkasında, kimileyin, bir semtin dışında bırakılmış bir türbe, bir mezar taşı; bir zamanlar, gelen geçenlere sırtını vermiş, âşıkları kavuşturmuş, ayırmış, bugün yabani otların altına gizlenmiş bir yoldur; ya da terk edilmiş bir evde, ele geçirilme umudunu çoktan yitirmiş bir anı defteri, bir hikaye kitabıdır.
       Bir şairin, bir bestecinin, farkında bile olmadan önünden geçip gittiğimiz mezarlıkların içindeki, selviler büyütmüş kabridir.
       Hâlen yerel bir dergide köşe yazarlığı yapan Ekmel Denizer, 2000 yılında katıldığı Ömer Seyfettin Hikaye Yarışması’nda mansiyonla ödüllendirilmiştir.
       Yazarın yayımlanmış kitapları: ‘İkinoktaüstüste’, ‘Arkadaş Değil miyiz?’ ve ‘Şiirşiirşiir’.
       
       Donkişot Yayınları, 120 sf.
       Tür: Öykü(ler)
       


       
MELEKLER DE SORAR
       İslam’ı Amerika’da Seçmek
       Jeffrey Lang
       
       Dr. Jeffrey Lang, 80’lerin başında İslam’ı seçmiş ABD’li bir bilim adamı. Bu tercihini anlattığı birinci kitabından sonra, ABD’de Müslüman olmak ile, İslam’ın Batı’da yayılmasının önündeki engellerle, bunların çözüm yolları ve bu dinin ikinci kuşağa nasıl aktarılması gerektiğiyle ilgili düşüncelerini, ayrı bir kitapta toplama ihtiyacı duymuş.
       Amerika’nın pek çok üniversitesinde matematik profesörü olarak 15 yıldır süren gözlemleriyle ve Müslüman ailelerden gelen ABD’li gençlerle kurduğu yakın diyalogla zenginleşen düşünceleri; İslam’ın nasıl anlaşılması ve genç nesle nasıl anlatılması, onların yaşadıkları dünya ile inançlarını uzlaştırmalarının nasıl sağlanacağı kaygısını taşıyan anne babalara hitap etmekte.
       Kitap, İslam’a, ‘anlayarak inanma’ ve ‘zihnî kalıplardan sıyrılarak yaklaşma’ düşüncesinde olanlara ...
       
       Okul Yayınları, 304 sf.
       Dizi: Hakikatın Batısı- 1
       Tür: Dînî
       


       
MARIANA ÇUKURU
       Steve Alten
       
       (...) Tarih öncesinden kalma ölüm makinesinin dişleri ustura kadar keskindi. Devasa yapay lagünün çelik kapıları bile onu durduramazdı. Yirmi tonluk Megalodon, ilk defa insan etinin tadını almıştı ve artık daha fazlasını istiyordu. Dev köpekbalığı kurt gibi açtı. Yemek vakti gelmişti. (...)
       (...) Megalodon, zamanın başlangıcından beri ürediği yere geri dönüyordu. Dünyanın diğer ucuna, okyanusun sessiz derinliklerindeki Mariana Çukuru’na. (…)
       Paleo-biyolog Jonas Taylor, zamanında bu tehlikeli mağaraya girmeye cüret etmişti. O ölümcül olayların acı dolu izlerini hâlâ taşıyordu. Ve kabusları fazlasıyla gerçeğe dönüşmeye başladı. (...)
       Yazar Steve Alten’in Artemis Yayınları’ndan çıkan diğer kitabının adı ‘Meg’. Alten’in ayrıca, ‘Goliath’ ve ‘Domain’ adında iki kitabı daha bulunmakta.
       
* Bazı yayın organlarında çıkan eleştiriler:
       “Adrenalin pompalayan bir macera!”
       (The New York Post)
       “Kesinlikle inanılmaz bir son.”
       (Kirkus Reviews)
       “İki kelime: Jurassic Köpekbalığı!”
       (The Los Angeles Times)
       
       Artemis Yayınları, 425 sf.
       Çeviren: Kağan Çam
       Tür: Fantastik Roman
       


       
TÜNEL FARELERİ
       Michael Connelly
       
       Cinayet Masası dedektifi olarak çalışan Harry Bosch için Mulholland Barajı’nda bulunan ceset sıradan bir vak’a değildir.
       Billy Meadows, yani ceset, yani ‘tünel faresi’, Harry Bosch’un Vietnam’da omuz omuza çarpıştığı, sonraki hayatında ayakta kalması için mücadele verdiği biridir.
       Bosch, arkadaşıyla o lanet savaşta yeraltı tünellerinden sağ çıkmayı başarmış olsa da, şimdi aynı dehşeti tekrar yaşamak üzeredir...
       Peşinden izini sürdüğü çeteyi, kentin karanlık ve karmaşık yollarında ararken, Meadows için, bedeli ne olursa olsun ulaşılması gereken tek amaç, intikam ve adalet olacaktı.
       Yazar Michael Connelly, Florida Üniversitesi’nde okurken, Raymond Chandler’in kitaplarını keşfedince, yazar olmaya karar vermiş. Connelly’nin üniversitedeki hocalarından biri de yazar Harry Crew’mış.
       1980 yılında üniversiteden mezun olan Michael Connelly, Fort Lauderdale ve Daytona Beach gazetelerinde polis muhabiri olarak çalıştı. Kokain savaşları denilen cinayet ve şiddet dalgası, Güney Florida’yı kasıp kavururken, Fort Lauderdale’de, polis ve suç konusunda yazılar yazdı; 1986 yılında iki muhabir arkadaşı ile birlikte, uçak kazalarından kurtulanlarla söyleşiler yaptı. Kazazedeleri konu alan öyküleri Pulitzer Ödülü’nü kazandı.
       Bir süre sonra, gazetecilik alanında adı duyulmaya başlanan Connelly, ülkenin en yüksek tirajlı gazetelerinden biri olan The Los Angeles Times Gazetesi’nde polis muhabiri olarak çalışmaya başladı. Böylece, hayranı olduğu Chandler’ın da kentine taşınmış oldu.
       
       İlk roman: ‘Tünel Fareleri’
       Los Angeles’ta üç yıl boyunca cinayet olaylarını takip eden Connelly, aynı zamanda ilk romanı olan ‘Tünel Fareleri’ni bu yıllarda yazdı. Romanın kahramanı, Los Angeles Polis Teşkilatı’nda görevli olan Hieronymus Bosch’tur; 1992 yılında yayımlanan roman, Amerikan Gerilim Yazarları tarafından, ‘yılın en iyi polisiye öyküsü’ seçildi ve Edgar Ödülü’nü kazandı.
       Daha sonra ‘Siyah Buz’, ‘Beton’daki Sarışın’, ‘Bagajdaki Ceset’ ve ‘Last Coyote’ isimli romanlarını kaleme aldı. Bu romanların baş kahramanı da yine Hieronymus Bosch’tur.
       1998 yılında, kazada ölen bir kişinin kalbiyle tekrar sağlığına kavuşan bir arkadaşından esinlenerek ‘Bloodwork’u yazdı; 2002 yılında sinemaya uyarlanan ‘Bloodwork’te Clint Eastwood başrolde oynadı.
       ‘Meleklerin Uçuşu’, 1999 yılında yayımlandı. Bu romanı, Las Vegas’ta kumarhaneleri soyan Carrie Black adını verdiği yepyeni bir kahraman yarattığı ‘Karanlık Ay’ izledi. ‘Hile’ ise 2001 yılında Los Angeles Times tarafından Yılın En İyi Kitabı seçildi.
       Connelly’nin son kitabı ‘Kayıp Işık’, 2003 yılında yayımlandı.
       Bugünlerde, Amerikan Gerilim Yazarları Derneği Başkanı olan Michael Connelly ayrıca ‘En İyi Amerikan Gerilim Öyküleri 2003’ adlı kitabın konuk editörüdür.
       Connelly’nin romanları Edgar, Anthony, Maccavity, Nero, Barry, Ridley, Maltese Falcon (Japonya), 38 Calibre (Fransa) ve Premio Bancarella (İtalya) ödüllerini kazandı.
       Romancılığının yanında, UPN Televizyon kanalında yayınlanan ‘siber suçlar’la savaşan özel ‘Level 9 Timi’ adlı televizyon dizisinin yaratıcı yazarlarından biri olan Connelly, bugünlerde 2004 Mayıs ayında yayımlanacak ‘The Narrow’ adlı romanı üzerinde çalışmakta.
       
       Altın Kitaplar, 480 sf.
       Çeviren: Semih Koç
       Tür: Roman
       
 
       
    MSNBC News 17 Şubat haftasının kitapları
MSNBC News 10 Şubat haftasının kitapları
MSNBC News 3 Şubat haftasının kitapları
MSNBC News 27 Ocak haftasının kitapları
MSNBC News 20 Ocak haftasının kitapları
MSNBC News 13 Ocak haftasının kitapları
TOP5 38. Rotterdam Film Festivali başladı
 
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları