|
DYP Genel Merkez binası, 12 Eylül öncesinde AP Genel Merkezi olarak inşa edilmiş; ancak o dönemin en büyük partisine genel merkez yapanlar park yerini hiç düşünmemiş. Aslında, yıllarca ülkeyi yöneten, onunu kaderinde söz sahibi olan bir partinin anlayışını ortaya koyması bakımından da kara mizah örneği bir durum değil mi? Neyse konumuza gelelim... Kemal Aykurt, park sorunu ile karşı karşıya kalınca, biraz da kızgınlıkla, Kim bakıyor bu arabalara diye bağırdı. Kimseden ses çıkmadı. Ortada parti görevlilileri yoktu. O sırada, parti önünden mini etekli, güzel, çıtı pıtı bir genç kız geçiyordu. Nedense, Aykurt, bu kıza doğru yöneldi ve, Kim bakıyor bu arabalara kardeşim? diye sordu. Sesi yine biraz yüksek çıkmıştı. Genç kızcağız neye uğradığını şaşırdı. Şaşkınlığı geçince çareyi, koşar adımlarla oradan uzaklaşmakta buldu. Aykurt, o zaman yanlışlmık yaptığını anladı ve etrafına hiç bakmadan hemen genel merkez binasının içine girdi. Tabi, içerde bulunan görevlilerin, Aykurtun içine düştüğü bu durum nedeniyle, kendilerine düşen payı almadıklarını düşünmeyiniz. YALOVA, YOĞURDU ÜFLEYEREK YİYECEK Devlet Bakanlığı görevinden, tütün yasa tasarısı ile ilgili yaptığı sert çıkış nedeniyle istifa etmek zorunda kalan, ANAP Aydın Milletvekili Yüksel Yalova, partisinin kontenjanından TBMM Başkanvekili oldu. Dilinin sertliği nedeniyle bakanlık koltuğundan olan Yalova, uzun süredir sessizliğini koruyordu. Ama, hukukçu kimliği ve Anayasa doktoru olması, onu daha fazla kenarda bırakamadı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Beyhan Aslanın grup başkanvekilliğinden ayrılmak istememesi üzerine Meclis Başkanvekilliğine Yalovanın aday gösterilmesine karar verdi. Yalova, tüm ANAP milletvekillerinin oylarını alarak bu göreve seçildi. Kendisini ilk kutlayanlardan biri de Yılmaz oldu. Yılmaz, bakanlıktan istifasını anımsatarak ve de gülerek, Bak burada da öyle konuşmak yok tamam mı? dedi. Yalova, bu espriye biraz da eses duruş göstererek, Anlaşılmıştır, efendim. Aynı hata tekrarlanmayacaktır. Emriniz alınmıştır dedi. Bunun üzerine Yılmaz, içi rahat, Yalovanın omuzuna vurarak, kendisine başarılar diledi. ÇELEBİNİN HAYIRSEVERLİĞİ Ekonomist veya iktisatçılardan birin yaptığını diğerinin beğendiğini, ben bunca yıldır, hemen hemen hiç görmedim. Hele bakanlıktan ayrılanların, kendilerinden sonraki dönemlere karşı acımasız eleştirilerine de sık sık tanık olurum. Bu nedenle, hep hem kendime hem de onlara sormuşumdur: Yani her şey dün iyi miydi ki, bugün kötü. Görevden ayrılanlar, hep sonrasını kötülemek durumunda mı? Bu görüşlerimi, zaman zaman, ANAP iktidarlarında ekonomiden sorumlu devlet bakanlığı görevlerinde bulunmuş olan İzmir Milletvekili Işın Çelebi ile de paylaştığım çok oldu. Hatta, zaman zaman kendisinin olumsuz tablolarını dinledikçe, Yine mi aynı anlayış? deyip durmuşumdur. Çelebi, yılların deneyim ve birikimlerini, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumla ilgili tahlillerini, Ne Olacak? Ne Yapmalıyız adlı bir kitapta topladı. Kitap, kısa sürede çok okunanlar arasına girdi. Meclis açıldı ya, tabi Çelebi ile de karşılaşıp, sonbet ettik. Kendisi de bizi iğneledi: Bak bana kötümser diyordun. Ama kitabım en çok okunanlar arasında. Her yerden imza günleri için çağrı alıyorum. Yeni baskıları yapılıyor. Kendisini kutladık ve bunları yazacağımızı da söyledik. Ha bu arada, Çelebi söylemedi; ama ben açıklayayım. Kitabın tüm geliri Özürlüler Vakfına gidiyor. Çelebinin kitabını alanlara duyurulur. | ||||
Uzlaşma Geçirin bu paketi MHP'den farklılık gösterisi Bugün, dünün hatasıdır Şağar'ın beyin egzersizi Koray Aydın istifa eder mi? Genelkurmay'dan Yılmaz'a destek ANAP Kongresi sonrası |
|||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||