|
Mesaisinin büyük bölümünü kendi odasında değil de Özkanın odasında geçiren Şağar, bir yasa taslağıyla ilgili çalışma nedeniyle yine Özkanın odasında, onunu yanıbaşındaydı. Ancak, bu kez odada başka görevliler de vardı. Biri de Milli Savunma Bakanlığında önemli bir görevi olan bir generaldi. Daha konuya girilmeden önce, çaylar yudumlanırken, şurdan burdan sohbeti yapıldı. Sabah saatleri olduğundan, uyku, spor, okuma gibi konular da gündeme geldi. Özkan, her sabah beden egzersizleri yaptığını, bunu hiç ihmal etmemeye çalıştığını anlattı. Hemen devreye Şağar girdi. Generale dönerek, Sayın Özkan evden çıkmadan önce beden egzersizlerini yapıyor, gördüğünüz gibi buraya gelince de beyin egzersizi yapıyor. Hep böyle, vallahi dedi. Güzel bir espri yaptığını düşünen Şağar, generalin, Siz ikisini de yapmıyorsunuz herhalde sözleri üzerine biraz sarsılmadı değil. Şağar, aldığı yanıt üzerine susmayı tercih ederken, odadaki diğer isimler, için için gülmekten kendilerini alamadılar. POLİTİKACI UZUN YAŞAR Çin Halk Cumhuriyeti ve Kübadan sonra dünyanın en yaşlı siyasetçi/yöneticilerine sahip olan Türkiye, bu özelliği ile demokratik ülkeler içinde bir numara. Bunun neden böyle olduğunu, ANAPın son kongredeki genel başkan adaylarından Vehbi Dinçerler ile konuştuk. Dinçerler, siyasette veya devlet erkinde uzun süre kalmanın sadece günümüz siyasetçilerine özgü bir durum olmadığını, Türk geleneğinde bunun çok sayıda örneği bulunduğunu aktardı. Herhalde genlerle ilgili bir durum diye espri de yapan Dinçerler, daha sonra yaşanmış olduğunu söylediği şu tarihi olayı anlattı: Şimdi adını sormayın; hatırlayamıyorum. Padişahlardan birine sadrazam dayanmıyor. Alıyor birini, getiriyor ötekini. Sadrazam olacak niteliktekiler hepsi denendikten sonra, padişah, falanca paşanın sadrazam yapılmasını istiyor. Cesur biri çıkıyor, padişaha, o paşanın çok yaşlandığını, ölüm döşeğinde olduğunu söylüyor. Padişah, bunu dikkate almıyor ve, Siz götürün mühr-ü devleti kendisine verin diye emrediyor. Bunun üzerine, elçiler paşanın evine gidiyorlar; paşa yatakta, ölümünü bekliyor. Başucuna gidip, mühr-ü devleti verip, padişahın kendisini sadrazam yaptığı kulağına fısıldanıyor. Biliyor musunuz, paşa birkaç gün sonra dipdiri bir şekilde ayağa kalkıyor ve tam üç yıl boyunca ülkeyi yönetiyor. Bu iktidar mühürü böyle birşey işte. Bu arada Dinçerler, yaşayan en iyi duayen siyasetçinin Başbakan Bülent Ecevit olduğunu da ısrarla savundu. Dinçerler, Günümüz Türkiyesinin en kurt politikacısı hala Ecevit. Bizim Mesut Beye de, Bahçeliye de, Süleyman Demirele de fark atar. Onun için size tavsiyem, Sayın Ecevitin söylediği her şeyi fazlasıyla dikkate alın. Öyle yaşına falan da bakmayın, daha bu işi uzun süre götürür, öğreneceğiniz çok şey olur demeyi de ihmal etmedi. BEKAROĞLUNUN RÜYASI Saadet Partililer, sık sık rüyaları ile gündeme geliyor. Erbakanın kızı Elif, evlenmeden önce istihareye yatarken, İstanbul Milletvekili Mukadder Başeğmez, rüyasında Erbakanı görünce yenilikçiliği de, istifaları da unutup gelenekçiler yanında saf tutmuştu. Çevre Bakanlığı eski Müsteşarı Ali İhsan Kenç de, rüyasında Erbakanı bir cami avlusunda tek başına düşünceli görünce safını tutmuş ve Saadet Partisine kurucu olmaya hak kazanmıştı. Kendisi psikiyatri dalında profesör titri taşıyan Saadet Partisinin önde gelen isimlerinden, Genel Başkan Yardımcısı ve Rize Milletvekili Mehmet Bekaroğluna rüya ile Milli Görüşçülerin bağlantısını sorduk. 550 milletvekili içinde insan hakları konusunda en duyarlı birkaç isimden biri olan Bekaroğlu, öncelikle rüyaların gelecekle değil geçmişle ilgili olduğunu belirterek, Vallahi benim, rüyaların ideolojik veya partisel yorumlarını yapmam mümkün değil. Ancak isterseniz ben de gördüğüm son rüyamı anlatayım dedi ve rüyasını bizimle şöyle paylaştı: Bir parkta oturuyorum; ama etrafım tutuklu yakınları ve işkenceye uğramış kişilerin dostlarıyla dolu. Zaten bunlar rüyalarımı sık sık renklendiriyorlar. Bana dertlerini anlatıp duruyorlar. Bir yandan da kendimin uzaktan, uzaktan birileri tarafından izlendiğini görüyorum. Bu rüya ne anlama geliyor kestiremiyorum; ama bizim şansımıza Erbakan Hoca pek düşmüyor, doğrusu. Ya tutuklu yakınları, ya da bizi izlemekle görevli zatlar. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||