|
|
TÜRKİYENİN DE İHTİYACI VAR Türkiyenin de üyesi olduğu OECDnin attığı adımı ve aldığı kararları hiçe saymak mümkün değil. Hele hele Türkiye gibi son yıllarda kamu kesiminde aşırı yolsuzlukların yaşandığı bir ülkede bu türden yaklaşımlara büyük ihtiyaç olduğu bir gerçek. Hukuk dışılığın bile önüne zor geçilen bir ülkede ahlak dışılığı tartışmak lüks gibi görülebilir ama hukuka uyumlu yaşam, öncelikle ahlaka uyumlu yaşamı zorunlu kılar. Bu temel ilkenin gözardı edilmesinden dolayıdır ki hukuken suç oluşmadığı iddiasıyla vicdanını rahatlatanların ülkesidir Türkiye. Bu nedenle olsa gerek ki OECDnin hazırladığı raporun bazı bölümlerini TÜSİAD da tercüme edip yayınlama gereği duymuş. Özellikle kamu kesiminde dürüstlük kavramının tartışıldığı bölümlerin, etik altyapı oluşturulması amacıyla mercek altına alınması dikkat çekici ama şaşırtıcı değil. DEVLETİN GÜVENİLİRLİĞİ ARTIRILMALI Kamu kesiminde etik altyapının güçlendirilmesi, millet-devlet kaynaşmasının daha da güçlenmesine ve vatandaşın kamu kurumlarına ve kamu çalışanlarına olan güveninin artmasına sebep olacak olumlu bir adımdır. Kamu kesimine olan güven artışının sağlanabilmesi için OECD raporunda tartışılan kamu kesiminde dürüstlük kavramı gerçekten büyük önem arzediyor. Kamu çalışanlarının, çalıştıkları kurumun ve yaptıkları işin amacına uygun davranış sergilemeleri şeklinde tanımlanabilecek olan dürüstlük kavramı, belki de etik değerlerin temelini oluşturuyor. Sözkonusu etik temele sahip kamusal davranış, vatandaşa karşı eşit, tarafsız ve adil muameleyi de zorunlu kılıyor. Kamusal alandaki etik davranışta tarafsızlık kavramı da önemli bir ikinci kavram olarak böylece haklı yerini alıyor. Vatandaşın kamu kurum ve kuruluşlarına olan güveninin artması, Türkiyenin istikrarı, kalkınması ve toplumsal barış ortamının güçlendirilmesi için büyük önem taşıyor. Milletin devlete, devletin millete güvendiği bir Türkiyede pek çok sorunun aşılması daha kolay gerçekleşecektir. DIŞ TİCARETTE DE ETİK SORGULANMALI Toplumsal ve ekonomik kesimin her alanında olduğu gibi dış ticaret alanında da etik değerlere ihtiyaç olduğu bir gerçek. Kim ne derse desin, Türkiyede dış ticaret ve gümrük konusu gündeme geldiğinde herkesin aklına maalesef bir dizi yolsuzluk örnekleri, hayali ihracat operasyonları, rüşvet baskınları, karapara aklama olayları geliyor. Kamunun bilinçaltındaki dış ticarete ve gümrük işlemlerine ilişkin bu olumsuzluğun silinmesi gerekiyor. Bunun için de her alanda olduğu gibi sektörde etik değerlerin sorgulanması ve belki de ortak bir etik bildiri yayınlanması gereği zorunluluk olarak karşımıza çıkıyor. Dış ticarette etik değerlerin güçlendirilmesi, Türkiyenin ihracat hamlesi için de büyük önem arzediyor. Kamu kesiminde olduğu kadar, özel sektöre yönelik olarak da pazarlama stratejilerinden operasyonel işlemlere kadar bir dizi davranış biçiminin etik arkaplanının sorgulanmasında fayda görüyoruz. STÖLERE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR Kamu ve özel kesimde etik değerlerin güçlendirilmesi için sivil toplum örgütlerine büyük görevler düşüyor. Sivil toplum örgütleri, gerek meslek içi ortak değerlerin belirlenmesinde, gerekse kamu kesiminin davranış biçiminin sorgulanmasında önemli bir işleve sahiptir. Her sektörün kendi tartışma ortamını yaratıp demokratik bir platform oluşturarak gündeme getireceği meslek içi etik kriterler, sektörün gelişmesi için de önem arzediyor. Mesleki sosyalleşme adını verdiğimiz sivil toplum örgütlenmeleri, meslek içi eğitimlere mutlaka etik boyutu da ilave etmek zorundadır. Sivil toplum örgütlerinin demokratik platform içinde tartışarak oluşturacakları uygulanabilir nitelikteki meslek içi davranış kalıpları, genel etik kuralların temelini teşkil edecek birer nüve vasfını taşıyacaktır. Bu konuda odalara, derneklere büyük görevler ve sorumluluklar düşüyor. Dış ticaret alanındaki örgütlerin, gümrük müşavirleri derneklerinin, dış ticaret vakıf ve derneklerinin, ihracatçı birliklerinin meslek içi etik değerleri oluşturup yayınlamasında fayda görüyoruz. SİYASİ İRADE VE KARARLILIK GEREKİYOR Türkiyenin demokratikleşme sürecinin hızlanması için kamusal ahlakın güçlendirilmesi kaçınılmaz. Türk insanının bilinçaltına gün geçtikçe daha fazla yerleşmeye başlayan etik değerlerden yoksun zenginleşme olgusu tartışılmalıdır diye düşünüyoruz. Kamusal alan tartışmalarının hızlandığı son günlerde, biraz da kamusal ahlakın tartışma gündemine girmesinde fayda görüyoruz. Hele hele dış ticaret ve gümrük alanında buna büyük ihtiyaç olduğu kanısındayız. Her alanda olduğu gibi dış ticaret ve gümrük alanında da kamusal davranışa etik değerlerin özlenen seviyede yansıyabilmesi için siyasi iktidarın kararlılığı da büyük önem taşıyor. Siyasi kararlılık, gerektiğinde cesur kararlar alabilmeyi, kendi canı da yansa objektif olabilmeyi, etik ve hukuk dışı davranışları ifşa edebilme ve kamu vicdanında yargılayabilmeyi, yasal altyapıyı oluşturabilmeyi vb bir dizi cesur adımları zorunlu kılıyor. Bütün bunların başında da hesap verebilme mekanizmasının etkin biçimde kurulması geliyor. Yeni hükümetin aldığı bir dizi karar ve uygulama, umarız her hükümet döneminde verilen vaadler gibi askıda kalmaz ve popülist yaklaşımların bir vasıtası kılınmaz. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||