|
|
Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, geçtiğimiz hafta KOBİlere yönelik yeni bir teşvik paketinin hazırlandığını dile getirdi ve nispeten firmalarımızın yüzü gülmeye başladı. Herşeye rağmen üretim yaparak Türkiyenin ihracatına fayda sağlamaya çalışan küçük üreticilerimiz için ARGE yardımının kaldırılmayacağını konunun en üst makamının ağzından duymuş olmak sanayicimizin yüzünü güldürmüştür. Sayın Bakanımızın bu açıklamasının zamanında yapıldığını düşünüyor ve kendisine teşekkür ediyoruz. Ancak bu tür tutarsız ve çelişik haberler, piyasadaki tedirginliği artırmakta ve istikrarsızlığa olan inancı kuvvetlendirmektedir. Bu nedenle özellikle basınımıza da istikrar ortamı için önemli görevler düştüğünü hatırlatmak isteriz. TEKNOLOJİK YATIRIMLAR İÇİN ARGE Dünya genelindeki rekabet sıralamasında Türkiyenin yerinin gün geçtikçe aşağılara doğru inmekte olduğunu belirtmemize gerek yok. Ancak rekabet üstünlüğü olan ülkelere ve özellikle ABD, AB ve Japonya gibi küresel rekabette birbiriyle yarışan ülkelere baktığımızda, teknoloji üretimi konusunda yaptıkları yenilik arayışlarına ve ARGEye büyük önem verdiklerini gözlemleriz. Hele hele son yıllarda ABDnin ARGEye yapmış olduğu yatırımların, küresel rekabette AB ve Japonyaya fark atmasının önemli sebeplerinden birisi olarak gösterildiğini vurgulamak isteriz. 2000 yılında Japonya ARGE yatırımlarına 84 milyar euro ayırırken, AB 141 milyar euro, ABD ise 226 milyar euro ARGE yatırımı gerçekleştirmiştir. DEVLET ARGEYE ÖNEM VERMELİ Artık bütün dünya ülkeleri, refah düzeyinde yükselme olabilmesi, halkına daha huzurlu bir gelecek sağlayabilmesi, uluslar arası siyasi ve ticari arenada daha güçlü söz sahibi olabilmesi için güçlü bir sanayi oluşumunu gerçekleştirmek gerektiğini gayet iyi biliyor. Gelişmiş ülkelerdeki sanayi yatırımlarında ise özellikle teknolojik yatırımların payı gün geçtikçe artıyor. Dünya rekabet sıralamasındaki ülkelerin dizilişine baktığımızda, neredeyse ülkeleri teknoloji üreten ülkeler ve teknolojiyi satın alan veya teknolojiyi kullanan ülkeler olarak ayırmak mümkün gözüküyor. Gelişen rekabet ortamında, özellikle Türkiye gibi emek-yoğun üretim dallarına yatırım yapmaya devam eden ülkelerin şansının azalmakta olduğu bir gerçek olarak önümüzde duruyor. Ucuz emeğin rekabet şansı gün geçtikçe azalıyor. Katma değeri yüksek teknolojik yatırımlar ise ciddi ARGE çalışmalarını gerektiren yatırımlar olarak karşımıza çıkıyor. ARGE yatırımları ise Türkiye gibi KOBİlerin ağırlıklı olduğu bir ortamda devlet desteği olmadan yürütülebilecek projeler olarak gözükmüyor. ARAŞTIRMAYA TEŞVİKTE SON DURUM Türkiyede küçük ve orta boy sanayicinin ARGE projelerine destek olmak amacıyla son 10 yıl içerisinde özellikle TÜBİTAK, TTGV ve KOSGEB gibi kuruluşlar aracılığıyla önemli projelere destek olunmaktadır. Yetkililerin açıkladığı rakamlara bakıldığında yaklaşık 2000e yakın firmanın bu destekten yararlandığını görmekteyiz. Organize sanayi bölgelerinde kendi imkanlarıyla her türlü olumsuz koşula rağmen üretim yapmaya devam eden ve belli ölçeklerde ihracat yaparak yurtdışına açılmaya çalışan küçük sanayicimiz için ARGE destekleri, genel teşvik politikası içinde, önemli bir yere sahip olagelmiştir. Türkiyenin ihracat hacminin artmasında son yıllarda sağlanan desteklerin payı olduğunu düşünüyor ve ARGE teşvikleri (tabii ki genel manada diğer devlet yardımlarının da) devam etmesinin önemini vurgulamak istiyoruz. Son on yıldır uygulanmakta olan İhracata Yönelik Devlet Yardımları çerçevesinde sağlanan teşviklerin, KOBİlerimizin yurtdışına açılmalarında ve üretimlerini daha küresel rekabet ortamına uygun hale getirmelerinde büyük payı olmuştur ve olmaya devam edecektir. DEVLETİN PAYI KÜÇÜMSENMEMELİ Gelişmiş ülkeler nezdinde bakıldığında, ARGE yatırımlarında özel sektörün ve devletin payları ne olmuştur? türünden bir sorunun yanıtında istatistiki veriler ilginç şeyler söylüyor: AB ülkeleri hükümetleri toplam ARGE yatırımlarının yaklaşık ylüzde 35ini, ABD yönetimi %28ini karşılarken, Japonyada da devletin ARGE yatırımlarındaki payı %20 seviyelerinde seyretmektedir. İstatistiklerin gösterdiği gibi, gelişmiş ülkelerde ARGE yatırımları bizzat devlet eliyle desteklenmekte ve güçlü bir ülke için güçlü sanayi, güçlü sanayi için de ARGEye yatırımın şart olduğu gerçeğinden hareket edilmektedir. ÖZEL SEKTÖRE DE GÖREV DÜŞÜYOR Yukarıdaki istatistiki verileri tersinden de okumak mümkündür; yani devletin payları yerine özel sektörün payları da gözden uzak tutulmamalıdır diye düşünüyoruz. Özellikle küresel rekabette hızla ilerlemek isteyen ülkelerde özel sektörün de büyük oranda ARGE yatırımlarına ağırlık verdiklerini görürüz. Yıllarca küresel rekabette üst sıraları zorlayan Japonyada özel sektörün toplam ARGE yatırımları içindeki payı yüzde 70lerin altına inmemiştir. Son yıllarda AB ülkelerindeki sanayiciler ARGE yatırımlarına büyük önem vermektedir. Avrupadaki imalat sanayi sektörünün ARGE yatırımlarının GSH içindeki payları gün geçtikçe artmaya devam etmektedir. Finlandiya ve İsveç sanayinin ARGE yatırım payları, bugünkü tarih itibariyle bakıldığında ABD ve Japonyanın önüne geçmiş durumdadır. NTVMSNBC.com yazarı Ali Dölek, DTR Danışmanlık Hizmetleri kurucusu ve başkanıdır. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||