|
|
SAVAŞ SONRASI IRAK EKONOMİSİ Irakın gelişen olaylar karşısında takındığı tutum ve ortaya çıkan ekonomik atmosfer de Türkiye ile olan ticaretin gerilemesinde önemli bir etken olarak karşımıza çıktı. Irak, neredeyse milli gelirinin yüzde 80lere varan kısmını askeri yatırımlara harcamaya başladı. Irak, Suudi Arabistandan sonra dünyanın ikinci büyük petrol rezervine sahip olmasının yanı sıra, bazı sanayi dallarında ve tarım ürünleri üretiminde önemli bir ülke idi. Genel sanayi yapısı ve üretim alanları olarak, kimya, tekstil, inşaat malzemeleri ve işlenmiş gıda ürünleri başta gelen sektörler arasındaydı. Tarımda da buğday, arpa, pirinç, pamuk, hurma üretiminde Ortadoğu ülkeleri içerisinde önemli bir potansiyele sahipti. Ancak savaş esnasında tesislerin zarar görmesi ve savaş sonrasında uygulanan ambargo sebebiyle gerekli hammadde, yarı mamul, makine vb ürünlerin ithalinin sağlanamaması, Irak ekonomisinin gün geçtikçe gerilemesine ve çökmesine sebep oldu. 1997 MOU PROGRAMI 1997 yılında Birleşmiş Milletler Petrol Karşılığı Gıda, İlaç ve İnsani İhtiyaç Maddeleri Programı (MOU) kapsamında ambargonun hafifletilmesiyle birlikte, Irak ekonomisinde nisbi bir canlanma dikkati çekti. Petrol karşılığında Birleşmiş Milletler tarafından uygun görülen ihtiyaç maddelerinin ithaline izin verilmiş olması, genel manada Irak ekonomisini olduğu kadar, Türkiye-Irak dış ticaretini de olumlu etkileyen bir gelişme olarak karşımıza çıktı. MOU Programı çerçevesinde Türkiye, savaş öncesi dış ticaretteki canlanmayı nispeten yakalayarak, 1996 yılında 200 milyon dolar seviyelerindeki Irak ihracatını, 1997 yılında yaklaşık üçe katlayarak 550 milyon dolar seviyelerine çıkarmayı başardı. Aynı dönemlerde, Dış Ticaret Müsteşarlığının başlatmış olduğu, komşu ülkelerle ticaretin geliştirilmesi yönündeki stratejik adımlar da Iraka olan ihracat hacminin artmasında önemli rol oynadı. 2002ye gelindiğinde Türkiyenin Iraka olan ihracatı, 1 milyar dolar seviyelerine yaklaştı. SON YILLARDA GELİŞEN İŞBİRLİKLERİ Türkiye-Irak ticari ilişkilerindeki gelişmelerin ivmelenerek artması yönündeki umut, halihazırda görünen ihracat-ithalat işlemlerinin gün geçtikçe artıyor olmasının yanı sıra, son yıllarda yapılan bir dizi anlaşmaya da dayanmaktadır. Bu anlaşmalardan en önemlisi, TÜPRAŞın Irak Petrol Bakanlığı ile imzalamış olduğu Kerkük-Yumurtalık Petrol Boru Hattından 6 aylık dönemde 950 bin tonluk ham petrol ithalatı kontratıdır. Ayrıca, TPAOnun off-shore şirketi olan TPIC, Irak Petrol Bakanlığına bağlı bir şirket olan NOC (North Oil Company) ile petrol arama ve sondaj faaliyetleri alanında önemli bir anlaşma imzalamış bulunmaktadır. Mansuriyede bulunan doğal gaz üretim bölgesinden elde edilecek Irak doğal gazının da Türkiye üzerinden Avrupaya taşınması konusunda da görüşmeler devam etmektedir. Irak ile karayolu ve demiryolu taşımacılığı alanında da son yıllarda Türkiye ile Irak yetkili makamları arasında önemli işbirlikleri yapılmıştır. Müteahhitlik hizmetleri kapsamında da Irak yetkili makamları, Türkiyeye ve Türk işadamlarına yeşil ışık yakmaktadır. YAKLAŞAN SAVAŞ VE TÜRKİYE ABDnin Iraka yönelik planladığı saldırı, son yıllarda yeniden gelişen Türkiye-Irak yakınlaşmasını, tam tersi bir noktaya, kutuplaşmaya doğru itecek. Türkiye, yine ABDnin ve uluslar arası kamuoyunun aldığı kararlara harfiyen uymak yönünde tercihini kullanmak zorunda kalacak. Peki ya işin insani, sosyal yanını bir an için unutsak bile, acaba Türkiyenin bu savaştan kaybı ne olacak? Peki ya kazancı? Bunu tartışmaya gerek bile görmüyoruz. Dünyanın her yerinde ticaret hacmi komşu ülkeler arasında yüzde 80ler mertebesinde seyrediyorken, Türkiyede bu oranın yüzde 6 seviyelerinde olduğunu düşünecek olursak, bölgede oynanan oyunun, ekonomik yansımalarını hayal etmek zor olmasa gerek. Iraka yapılacak ABD müdahalesinin, Türkiyeye 10 yıllık faturasının 150 milyar dolar olacağını uzmanlar söylüyor. Dış ticaret hareketleri noktasından baktığımızda, bölgede yaşanacak gerginlik, Türkiye açısından sadece Irak ile olan ticaret hacmi açısından değerlendirilmemeli. Savaş, Türkiyenin yılda yaklaşık 4 milyar dolarlık bütün Ortadoğu ihracatını baltalamak için yeterli bir sebeptir. Ortaya çıkan tablo, bir gazete manşetindeki şu sözü hatırlamama ve hatırlatmama sebep oldu: Size Irak, Bize Yakın!!! | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||