Home page
Haber Menüsü


 
Büyük resim
 
Bu yılın 3’üncü çeyreğinde görülen karlılık artışı, 4’üncü çeyrekte daha da güçlenecek. Düşen faizler ve iyileşen ekonomik ve politik beklentiler nedeniyle ekonomik canlanma hız kazanıyor.
 
Mahmut Kaya
NTV-MSNBC
 
27 Aralık—  Irak’la ilgili belirsizliğe rağmen borsa orta vadeli artış trendini koruyor. Bunun temel nedeni şirketlerin karlılıklarında ve nakit yaratma kapasitelerinde görülen hızlı iyileşme. Bu yılın 3’üncü çeyreğinde görülen karlılık artışı, 4’üncü çeyrekte daha da güçlenecek. Düşen faizler ve iyileşen ekonomik ve politik beklentiler nedeniyle ekonomik canlanma hız kazanıyor.

   
 
       
   
MSNBC News Mahmut Kaya: Kararı yorumlamak, ya da yorumlayamamak
MSNBC News Mahmut Kaya: Borsa beklentileri
MSNBC News Mahmut Kaya: Düşük faiz=kar ve fiyat artışı
MSNBC News Mahmut Kaya: Aşırı iyimserliğe dikkat!
MSNBC News Mahmut Kaya: Politik istikrarın önemi ve piyasalar
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Bu da şirketlere satış ve kar marjı artışı olarak geri dönüyor. Düşen faizler ve güçlenen TL’de özellikle bankaların ve borçlu şirketlerin karlarının daha da hızlı büyümesini sağlıyor.
       Bu trendi bozabilecek en önemli değişken faiz oranlarındaki kalıcı bir tırmanış olabilir. Bu durumda ekonomik canlanma tekrar yavaşlar, beklentilerdeki bozulma ile TL’de de bir değer kaybı görülebilir. Peki faizlerde böylesi bir artışı ne doğurabilir? Bu sorunun yanıtı bir kaç değişkene bağlı. Aşağıda bunları özetlemek istiyorum:
       
EKONOMİK PROGRAM
       
Faizlerde son dönemde görülen düşüşün devamı için yatırımcı güveninin sürmesi en önemli koşul. Bono faizleri seçimlerden önce yüzde 70 olan seviyesinde seçim sonrasında yüzde 50’nin altına kadar geriledi, ancak daha sonra Irak kaygıları ve hükümetin ekonomik programla ilgili çelişkili açıklamaları nedeniyle Cuma günü itibari ile yüzde 55-56 seviyesine yükseldi.
       Bu seviye program hedeflerine ulaşılabilmesi için biraz yüksek. Hazine 2003 yılı için bono ihalelerinde ortalama %45 borçlanma oranı hedefliyor.
       Bu seviyeye ulaşabilmek için yatırımcı güveninin güçlenmesi ve MB’nin faiz indirimlerine devam etmesi gerek. Bunun için de ekonomik programın yerinde ve ciddi bir revizyona uğramadan devam etmesi gerekli.
       
IMF DESTEĞİ
       Ekonomik programın başarıya ulaşması için en az hükümetin kararlılığı kadar IMF’nin desteği de gerekli. IMF desteğini net olarak bazı şartlara bağlamış durumda.
       Bunlar arasında en önemlileri basında da sık sık çıkan ihale yasası, kamuda bulunan atıl işçilerin azaltılması, doğrudan vergi reformu ve TEKEL’in özelleştirilmesi var. Bu konuların gerçekleştirilmesi için hükümet şu ana kadar yeterince kararlı davranmadı. Biraz da piyasaları rahatsız etmemek için IMF henüz çok olumsuz tepki vermedi.
       Ancak bu konular çözümlenmeden gözden geçirmeler tamamlanamaz ve kredi dilimleri serbest bırakılmaz. IMF de desteğini bu noktada azaltabilir ya da tümüyle geri çekebilir.
       Bu konuda gerek piyasada gerekse hükümet için de Türkiye’nin geo-politik önemi ve olası bir Irak savaşında ABD’nin Türkiye’ye ihtiyaç duyması nedeniyle IMF’nin her koşulda “anlayışlı” davranacağı görüşü var. Bu görüş bir ölçüde doğru olabilir, ancak hükümete sağladığı rahatlık duygusu çok tehlikeli. IMF belki kısa vadede desteğini koruyabilir, ancak Irak savaşı olmaz ya da kısa süreli bir savaş olursa, IMF’nin desteği tehlikeye girebilir.
       
IRAK KRİZİ
       Irak krizine son sırada yer verdim. Çünkü ekonomik program devam ettiği ve IMF’nin desteği sürdüğü sürece Türkiye olası bir Irak savaşı nedeniyle ortaya çıkabilecek sorunların üstesinden gelebilir. Bunun tersi doğru değil. Yani programın sekteye uğraması durumunda Irak’dan bağımsız olarak Türkiye yeni bir krize girebilir.
       Kuşkusuz Irak’la ilgili durum Türkiye için belirsizlikler içeriyor. Belli sektörler olumsuz etkilenebilir. Turizm gelirleri düşebilir.
        Petrol fiyatlarındaki artışla birlikte cari denge baskı altında kalabilir, bu nedenle TL’de bir miktar daha zayıflama söz konusu olabilir. Ancak ABD’nin Türkiye’ye potansiyel zararları nedeniyle bir yardım yapacağı artık gün gibi ortada. Bu yardım zararımızı tümüyle karşılamasada ekonomi üzerindeki olumsuz etkileri hafifletebilir. Bu nedenle Irak’la ilgili gazetelerde kopartılan fırtına ve piyasaların tepkisi de oldukça abartılı.
       Sonuç olarak yatırımcılar faizlerdeki değişimi öngörmeye çalışırken öncelikle ekonomik programın doğru olarak uygulandığını görmek isteyecekler.
       Ayrıca IMF’nin desteği de buna bağlı olduğu için bence faizlerin trendi için tek başına en önemli değişken ekonomik program. Irak’la ilgili yorumlara dikkat.
       Irak savaşının Türkiye’ye olası maliyeti ile ilgili yapılan hesaplar inanılmaz farklılıklar gösteriyor. Bu hiç kimsenin bu konuda net bir fikrinin olmadığını gösteriyor. Bu tür durumlarda piyasalar her zaman aşırı tepki verir. 1990’daki Körgörfez krizini ve piyasaların tepkisini hatırlamak bence çok faydalı olur: önce hızlı bir düşüş, sonrasında aynı hızda çıkış.
 
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları