|
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
Derviş, YTPyi kuran ekiple birlikte yola çıktı. Bundan vazgeçebileceği de pek akla gelmezdi. Ancak, süreç Türkiyeye özgü yürüdü ve son dakikada yine önemli gelişmeler yaşandı. Tekrarlamakta yarar var. Dervişin 4 Kasım sabahına yönelik projesi, yani güçlü bir hükümet yaratacak seçim sonucu elde etme amacı son derece yerinde. Bunun gerçekleşmeyeceğini söyleyenlerin sayısı çok fazla. Ama Türkiye, istediği zaman başarmasını bilen bir ülke de. Dervişin koalisyonlu hükümet modellerinin ülke yönetiminde zaman zaman boşluk yarattığı, uyuşmazlıkların sıkıntılara neden olduğu yönündeki tespitler haksız değil. Türk siyasetçileri, kendi koltuklarına çok yapışık yaşadıklarından, Dervişin bu kişisel çabalarını çok anlamsız ve sonucu başarısızlığa mahkum çabalar olarak gördü. En başta da, geniş bir birliktelik için yola çıkan, kendi yakın arkadaşları, buna inanmadı. Yani YTPli arkadaşları. Yeni olma iddiası ile yola çıkan YTPnin sol eksenli olması; ancak merkez sağa doğru açılması tercih edilen bir seçenek olarak görülüyordu. İyi de bir seçenekti, aslında; ancak YTP, öncelikle bu görüntüden korktu. Sol kimlik gizlenmeye çalışıldı. Oysa, YTP çatısına gelecek merkez sağ unsurlar da, bu partinin sol eksenli olduğunu kabul edecekti. Bunun yanı sıra YTP yönetiminin CHPye mesafeli yaklaşması, görüşme zemini yaratmak istememesi çok çarpıcı bir durumdu. CHP VE YTPNİN YAPAMADIĞI Derviş, bunu aşmaya çalıştı. Kendisi aşamayınca konfederasyonları da devreye soktu. Aslında YTP veya CHP yönetiminin kullanması gereken bu yolu, Derviş akıl etti. Türkiyenin en büyük kriz yaşadığı dönemin ardından ekonomiden sorumlu bakan olan bir isim, işçi konfederasyonlarını arkasına almış, siyaset yapıyor. Hem de bir milyondan fazla işçinin işini kaybettiği bir dönemin ardından. Derviş, bununla da yetinmedi, siyasete giriş açıklamasını Türkiyenin en büyük işçi konfederasyonunu salonlarında ve bu örgütün başkanını da yanına alarak yaptı. Bu Dervişi için büyük bir başarıdır. Çünkü, bu ülkede yaşayan, krizlerden veya sıkıntılardan doğrudan etkilenen tüm çevreler, daha iyi yaşamak isteyenler bunalımlardan bıktı. Güçlü hükümetler, istikrarlı bir siyasal yapı ve beraberlik istiyor. Derviş bunu iyi yakalamış durumda. YTPden de beklenen buydu. Nedense Cem ve Derviş ikilisi kendilerin dar bir alana sıkıştırdılar. Bu sıkışıklık Dervişle yolları ayırdı. CEM BAYKALLA GÖRÜŞMELİYDİ YTP, bundan büyük zarar görecektir. Ancak, YTP yönetimi öyle bir siyaset izledi ki Dervişe hak verilecek bir ortam doğurdu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, birlik çağrısı yaptı. Cem ve arkadaşları Baykalla görüşmeye bile gerek duymaksızın, bu çağrıyı, Baykalı sert bir şekilde eleştiren ifadelerle reddettiler. Oysa bir yüz yüze görüşme, hiç değilse Dervişi daha zor durumda bırakır, YTP yönetimini ise rahatlatırdı. Yani, yüzde kaçlık oy potansiyeli olduğu belli bile olmayan DTP ile defalarca görüşen Cem, Türkiyenin şu anki en büyük sosyal demokrat partisi ile hiçbir araya gelmedi. Süleyman Demirel destekli görüntüden rahatsız olmayan YTP yönetimi, işçi konfederasyonlarının desteğini almayı başaramadı. Süleyman Demirele bağlılıkları ile bilinen bazı siyasetçileri partisine alan YTP, CHP ile köprü atmayı tercih etti. Burada küçük bir saptama yapmak istiyorum. Hele bu isimlerden biri var ki ben hiç anlayamıyorum, hangi yüz? Defalarca yazdığım bir milletvekili. Siyasete DYPden girdi, Refahyol sonrası ANAPa geçti. Son 3.5 yıldır da Antalya Milletvekili olan İbrahim Gürdal. Demirele bağlılığı ile öne çıkan bir isim, Mesut Yılmaz hükümetinde yine aynı kontenjandan Turizm Bakanı oldu. Sonra yine ANAPdan 1999 seçimlerinde milletvekili oldu. Defalarca da yazdım. Kendisi yemin töreni dışında bir gün bile Mecliste görünmedi. Hiçbir yasama etkinliğine karışmadı. Ama Meclisteki bürosunu kullanmayı da sürdürdü. | |||||||||
Şimdi yeniden milletvekili olma amacıyla bir partiye transfer oluyor. Bu parti de YTP. YTP yönetimi, sol eksenli görüntüsünün korku yaratacağı düşüncesi ile sağa doğru açılım politikası izledi; ama sanıyorum ölçü kaçtı. B:u nedenle de Dervişin eline koz verildi. Türkiyeye geldiğinden beri sosyal demokrat kimliğini vurgulayan Derviş, böylece YTP ile yollarını kolaylıkla ayırdı. Kaybeden de YTP oldu gibi. Kazanan ise CHP. YTP kabul etmese de solda birleşme adresi CHP olacak. Üstelik iki büyük işçi konfederasyonunun desteğini de bu kez arkasında hissediyor. | |||||||||
İhtiras ve özveri Merkezi toparlamak Sıra seçimde Şimdi göreceğiz Merkez sağı da tetiklese Ecevitler son şansı da harcadı Erken seçim ve Bahçeli Özkan operasyonu |
|||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||