|
|
Murat Turgut: Haydi hayırlısı Murat Turgut: Boğaların öfkesi Murat Turgut: Şeytanın bacağını kırdık mı? Murat Turgut: Ankara'dan çok bankalara dikkat Murat Turgut: Dönüş günü mü? |
|||
Geçtiğimiz hafta piyasanın bir miktar da olsa yabancı alışı çekebileceğini düşünerek 10 bin 800 seviyesinin zorlanabileceğini belirtmiştim. Ancak AB yasalarının yanı sıra, ne yurtdışı piyasaların olumlu performansı, ne de Brezilya ile ilgili gelişmeler bu performansı sağlayamadı. Seçim kararı ardından alternatif piyasaların gösterdiği performansın borsamıza tam anlamıyla yansıyamadığını da söylemek sanırım doğru olacak. Bunun sebeplerini daha çok yapısal olarak tanımlamak gerekiyor. Maalesef halen piyasamızda dengeleyici mekanizmaları oluşturacak fon sistemleri aktif olarak çalışmamakta. Alıcıların güçlü gelmediği ortamlarda ise, borsa oyuncularının aşağı oynaması sistem gereği daha kolay. Piyasa dinamikleri açısından hacimsiz geçen bu haftada, Garanti Bankası, Ereğli Demir Çelik ve Petrol Ofisi hisselerinin alıcılı; buna karşın Yapı Kredi Bankası ve İş Bankası hisselerinin satıcılı bir seyir izlediğini de notlarımıza ekleyelim. VE DERVİŞ İSTİFA ETTİ Nihayet Devlet bakanı Derviş hafta sonunda bakanlıktan istifa ettiğini açıkladı. Uzun süreden bu yana olması beklenen bu gelişmenin politik boyutları zamanla kendisini gösterecek. Kendisine İyi şanslar dileyelim. Yapmaya çalışacağı solda ittifak arayışının bu ülkede en zor gelişimlerden biri olduğu malum olduğundan şansa ihtiyacı olacağı çok açık. Bu haberin piyasalara yansıması nasıl olacak işte mesele burada. Aslına bakarsanız çok net bir biçimde önceden beklenen ve daha çok satın alınmış bir gelişme olduğu için tekrar satın alınması mantıklı değil. Özellikle hafta içinde IMFden gelen açıklama da önemli olan unsurun Sn Dervişin istifa etmesi olmadığı ve program olduğu yönündeydi ki sanırım artık ekonomik programa bağlılık konusunda toplumda ve siyasi partilerimizde bir genel kanı oluştu. Yine de bizim ülkemizde piyasa denen kavramın içinde önemli bir miktarda spekülâsyon motifi olduğunu da unutmamak gerekiyor. Bu çerçevede zaten geçtiğimiz haftanın son günü hissedilen bu gelişmenin borsa bazında çok sert tepkilerle karşılanması doğal olmaz. Ama yine de alternatif piyasaları iyi izlemek ve bono faizlerinde olağanüstü bir hareket olup olmayacağını görmemiz doğru olur. OLASI IRAK OPERASYONU Bu konunun borsamız açısından en azından ne geçtiğimiz hafta önemli bir motif olmadığını ne de önümüzdeki hafta için referans olabileceğini sanıyorum. Neticede böyle bir tedirginliği önce Eurobondlarda ve bono piyasasında sahne alması makul olur. Bu arada operasyona destek anlamında da hem Arap ülkelerinde hem de Avrupa ülkelerinde ciddi sıkıntılar göze çarpmakta. Tarihi belli olmayan bu operasyon sanırım uzun süreler daha konuşulacak. Bu gelişime bakarak haftalık yada günlük projeksiyon yapmak bana mantıklı gelmiyor. TEKNİK GÖRÜNÜM Geçtiğimiz haftanın son günü yaşadığımız düşüş teknik görünümü bir miktar bozdu diyebiliriz. Bu düşüş Sn. Dervişin istifası sebebiyle olası düşüşlere karşı bir dengeleme-hedging satışından ibaretse sorun yok. Ama gerçekten piyasamız bu istifayı bahane ederek daha aşağılara sarkma gösterecekse gerçekten bir çuval inciri berbat etme noktasına gelebiliriz. Bu durumda kısa vadede dikkat etmemiz gereken nokta geçtiğimiz haftada belirttiğimiz gibi 10 bin 200 seviyesi olmalıdır. Zaten geçtiğimiz haftada bu seviyenin altındaki kapanışların öngörülemeyen bir şey var mantığı ile değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştim ki gerçekten özellikle haftalık kapanışımız bu seviyenin altına kayarsa belki de seçime kadar sürebilecek bir kayıp dönem başlangıcında olabiliriz. Böyle bir gelişime sebep var mı derseniz bence yok. Ama yukarda da izah etmeye çalıştığım gibi yukarı doğru gitmeyen piyasamız gerçek satıcı olmasa da aşağı çekilme konusunda gereğinden fazla istekli olabiliyor bazen. Ayrıca son iki aylık gelişime bakarak bir yada birkaç hisse marifetiyle piyasanın nasıl aşağılara çekildiğini bir kere daha hatırlamakta yarar olabilir. Şu anki görünüm itibariyle ne kısa vadeli ne de orta vadeli talep yüksek piyasa kavramından çıkmış değiliz. Ancak yukarı ivme biraz darbe almış görünüyor demek sanırım yerinde olacaktır. NE YAPMALI? Öncelikle şunu belirtmeliyim ki sanayi sektörü hisseleri daha çok endeksten bağımsız bir seyir içinde ve bunlarla ilgili bir sıkıntı görülmüyor. Ama borsa malumunuz olduğu üzere daha çok bankacılık sektörü hisseleri ile hareket etmekte. O zaman bu hisseleri yakından izlemekte yarar olacak. Piyasa dinamikleri içinde yukarda aktarmaya çalıştığım hisselerin mücadelesini izleyeceğimiz bu haftada kısa vadeli pozisyonlar için 10200 seviyesini orta vadeli pozisyonlar içinse 9800 seviyesini kollamak ve stop-loss saymak gerekiyor. Piyasanın genel seyri açısından hükümet kanadındaki gelişmelerden daha ziyade seçim gündemini izliyor olacağız. Anlaşıldığı üzere bu hafta net bir şey söylemem pek mümkün olmadı. Bunun sebebi haftanın ilk günü vereceğimiz reaksiyonun belli olmaması. Haftanın ilk günü gevşeme ardından pozitif bir kapanış yapabilirsek haftanın geneli 10200-10800 arasında seyredebilir. Ve belki de Dervişin çalışmalarından gelebilecek somut gelişmelerle hareketli bir piyasa izlenebilir. İlk gün anlamsız sert bir satış gelir ve 10200 ün altlarına kayarsak sıkıntılı bir döneme merhaba diyebiliriz. Bekleyip göreceğiz. Hepinize bol kazançlı bir hafta diliyorum. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||