|
15 Şubat Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Johannes Linn, Dünya Bankasının Türkiyenin uygulamalarından memnun olduğunu belirterek, Kendimizi Türkiyeyle uzun vadeli ortak görmekteyiz dedi. Linn, 1.3 milyar dolarlık PFSAL-2 kredisi hazırlıklarının son safhasında olduklarını belirterek, Dış yardım tek başına yoksulluk sorununun üstesinden gelemez dedi. Linn, Türkiyedeki görüşmelerini değerlendirdiğini basın toplantısında, Ülke krizden çıkıyor, yani toparlanma içeriği mevcut şeklinde konuştu. Linn, Türk hükümetinin programın uygulanmasında elinden geleni yaptığını ve bu konuda bir görüş ayrılığı olduğunu düşünmediğini söyledi. |
Pearson: Programın başarısını dört gözle bekliyoruz Linn: Türkiye'ye yardıma hazırız DB kredi artırımına gerek duymuyor |
|||
Linn, Ankara ve İstanbulda yaptığı temasların ardından Conrad Otelde düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada, Ankaradaki temaslarına değinerek, Türkiyenin yapısal programını desteklediklerini vurguladı. Türkiyenin uyguladığı ekonomik programın gelişmesini incelediğini anlatan Linn, Özellikle sayın Derviş ve sayın Sümer Oralla bu incelemeyi yaptım. Memnuniyetle şunu söyleyebilirim, Dünya Bankası genelde sizin uygulamanızdan son derece memnun. Özellikle Bankacılık ve Kamu Sektörü Reform Programından son derece memnunuz diye konuştu. Dünya Bankasının mali sektöre destek niteliğindeki 1 milyar 350 milyon dolarlık PFSAL-2 kredisiyle ilgili hazırlıkların devam ettiğini kaydeden Linn, Bu kredi hazırlıklarının son safhasındayız ve Nisanda yönetim kurulumuza görüşmek üzere sunacağız. Bu da bizim toplam desteğimizin, 6.2 milyar dolarlık taahhüdümüzün bir kısmı olacaktır. Bildiğiniz gibi bu 3 yıl içerisinde gerçekleştirilecek olan bir kredidir diye konuştu. UZUN VADELİ ORTAKLIK Linn, Dünya Bankası olarak hükümetin programını içtenlikle desteklediklerini belirtirken, Kendimizi Türkiye ile uzun vadeli ortak olarak görmekteyiz dedi. Linn, telekom ve enerjideki mevzuat değişikliklerini olumlu olarak nitelendirirken, Ancak bu şekilde oyunun açık ve seçik kuralları dış ve özel yatırımcılar için belirlenecektir şeklinde konuştu. Linn, hükümetin kamu sektöründe gerçekleştirdiği reform programıyla yatırımın önündeki engellerin kaldırılacağını, rekabetin gelişeceğini ve bunun sonucunda da sürdürülebilir büyüme tabanı oluşturulacağını kaydetti. Yatırım ortamını gerçekleştirmek için önemli çabalar sarfeden hükümetin çabalarını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Linn, Hükümet uluslararası stratejiyi kabul etmelidir. Bu da bildiğiniz gibi Yolsuzluğa Karşı Yönlendirme Komitesi tarafından hazırlanmıştır ve gerçekten güçlü bir faaliyet çerçevesini oluşturmuşlardır diye konuştu. YARDIMLAR DEVAM EDECEK Dünya Bankası olarak hükümetin programını içtenlikle desteklediklerini belirten Linn, Kendimizi Türkiyeyle uzun vadeli ortak olarak görmekteyiz. Yapısal reform programının yanı sıra bizim başka destek alanlarımız da var Türkiye hükümetine, Türkiyeye...Köy-kent projesi bunlardan bir tanesi. Hükümet bunu önemli ölçüde ele almış durumda. Aynı zamanda tarım, eğitim, sağlık ve sosyal refahta da önemli yardımlar gerçekleştirilmekte. Bunlar devam edecektir diye konuştu. Türkiyedeki temasları sırasında özel sektör temsilcileriyle tanışma fırsatı bulduğunu belirten Linn, öğleden sonra görüştüğü İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük ile reel sektörün ihtiyaçlarını ele aldıklarını ve tartıştıklarını söyledi. Bankacılık sektörünün yeniden hızla yapılandırılması, kamu sektöründeki refah programı kapsamında bürokrasinin azaltılması sayesinde reel sektörün daha iyi bir yatırım ortamında kendini toparlayabileceğine işaret eden Johannes Linn, bunun hem büyümeye, hem istihdama önemli katkısı olabileceğini ifade etti. ÜLKE KRİZDEN ÇIKIYOR Linn, gazetecilerin sorularını yanıtlarken de, Ülke krizden çıkıyor, yani toparlanma içeriği mevcut dedi. Linn, şöyle konuştu: Benim izlenimim, bütün taraflar, koalisyon bakanları, programı destekliyorlar. Biz de destekliyoruz. Hükümet önemli başarılar elde etti. Eylemler kelimelerden her zaman daha güçlüdür. Hem eylemler, hem kelimeler bizi doğru istikamete götürmektedir. Hükümet somut bir programı gerçekleştirmeye çalışıyor. Önemli olan husus, hala halledilmemiş bir husus, ama müzakerelerle bağlantılı değil. Ele alınması gereken önemli bir konu enerji sektörü politikası ve hükümetin stratejisiyle ilgili olan sorundur. Anayasa Mahkemesi bazı sözleşmelerin aykırı olduğunu söyledi. Fakat bunların tekrar ele alınması gerekir. Bu da zaman gerektirir. Anayasa Mahkemesi fikrini bildirecek. Bu da verilmiş olan kararın mantığı açısından incelenecektir. Buna bağlı olarak hükümet stratejisini düzenleyecektir. Elektrik, enerji piyasasının nasıl geliştirileceği önemli bir konu. İşletme hakkı devri konusunun halledilmesi gerekmektedir. Hükümetle bu krediyi Nisana kadar Yönetim Kuruluna götüremeyeceğimiz konusunda anlaştık. Hükümet bu konuyu ele alacaktır. Çünkü biz amaçlar üzerinde tamamen hem fikiriz. Bir gazetecinin, Türkiyenin krizden çıkıp çıkmadığı yönünde değerlendirmesini sorması üzerine de Linn, şunları kaydetti: Ülke krizden çıkıyor. Yani toparlanma içeriği mevcut. Tabi hiçbir zaman garanti olamaz ama iç ve dış yatırımcıların daha olumlu olarak Türkiyeyi incelemeleri gerekiyor. Geçen yıl, geçen Ekimde böyle değildi. Bu bazı rating kuruluşlarına da yansıdı ve Türkiyenin notunu yükselttiler. Garanti olamaz ama güçlü dış destek şu anda gerçekleşmekte. Bu hükümet tarafından devamlı ve güçlü gayret görmekteyiz. Koalisyon hükümetinin üyeleriyle, özel sektörle, sivil toplum kuruluşlarıyla görüştüm. Önemli gelişmeler kaydediyorlar. Tedbirli olalım ama iyimser olmak için önemli nedenlerimiz var. Bir gazetecinin, Türkiyedeki temasları sonrasında bir eksiklik görüp görmediğini sorması üzerine de Linn, herhangi belirli bir alan olmadığını ve hükümetle görüş farklılıkları olan önemli bir alan düşünemediklerini söyledi. Linn, etkili ve hızlı uygulamanın önemi üzerinde durulması gerektiğini söyledi. Hükümetin etkili çabalarına devam etmesinin önem taşıdığını anlatan Linn, Türkiyenin AB üyeliğiyle ilgili olarak lobi faaliyetleri yapıp yapmadıklarının sorulması üzerine de, rollerinin ve görevlerinin hiç kimse için lobi yapmak olmadığını kaydetti. Linn, hükümet tarafından yürütülen reformların gelecekte pek çok şey yerini bulduktan sonra önemli olacağını söyledi. DIŞ YARDIM TEK ÇÖZÜM OLAMAZ Linn, bir başka gazetecinin Türkiyede yaşanan kriz sonrasında oluşan yoksulluğa ilişkin sorusu üzerine de, bazı destek programlarının özellikle yoksullara yardımcı olmaya yönelik olduğunu söyledi. Hükümetle birlikte ön cephelerde çalıştıklarını ve krizin yoksullar üzerindeki etkisini çalışmaya uğraştıklarını ifade eden Linn, şunları söyledi: Dış yardım tek başına yoksulluk sorununun üzerinden gelemez. Türk Hükümetinin, halkın krizin üstesinden gelmek için çalışmaları, ekonomiyi canlandırmaları gerekiyor. İki faktör bir araya gelmekte. Bunlar; hükümetin aldığı bazı tedbirler ve dış yardımdır. Geçen yıl 3 milyar dolar, IMFden de yıllar içinde son dönemlerde önemli katkılar oldu. Bu miktar dış yardım açısından istisnai. Türkiye kritik bir noktada çok önemli bir yardım almıştır. Linn, bir gazetecinin, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının ilişkilere gölge düşürüp düşürmeyeceğini sorması üzerine de şunları söyledi: Bu noktada biz bunun tamamen durdurucu olduğuna inanmıyoruz. Gecikmelere neden olacak, fakat ilişkilere gölge düşürmeyecektir. Bu konuda iyimserim. Bir ay daha gecikebilir. Ama bu, kanımca çok önemli bir sorun değil. Yolsuzluğun temelinde kamu yatıyor Linn, TESEV tarafından yapılan İş Dünyası Gözünden Türkiyede Yozlaşma Araştırmasının ikinci aşamasının açıklandığı konferansta yaptığı konuşmada da, Türkiyede yolsuzluk sorununun temelinde, kamu sektörünün yapısı yatıyor dedi. Linn, kamu sektörünün özel sektörle ilişkilerinin yolsuzluk sorununu doğurduğunu savundu. Kamu istihdam sisteminde mutlaka reform yapılmalıdır diye konuşan Linn, hükümetin yolsuzlukla mücadele için attığı kararlı adımların, sivil toplum örgütlerinin çalışmalarıyla eş zamanlı olması, umut vericidir dedi.
Şeffaflığı ve iyi yönetişimi kamu yönetiminde uygulamak amacıyla ulusal bir startejinin oluşturulması gerektiğinin altını çizen Linn, yolsuzluğun, yatırım ortamını ve rekabeti kötü yönde etkilediğinin altını çizdi. ÇERÇEVE TAMAM Kısa bir süre önce yönlendirme komitesi tarafından hazırlanan ve yakında uygulamaya konulması beklenen Türkiyede şeffaflığın Artırılması ve Kamuda Etkin Yönetimin Geliştirilmesi Ulusal Stratejisinin, yolsuzlukla mücadelede geniş çaplı ve tutarlı bir çerçeve oluşturduğuna dikkati çeken Linn, Birçok ülkede olduğu gibi, Türkiyede de problemin temelinde kamu sektörünün yapısı yatmaktadır. Kamu sektörünün özel sektörle ilişkileri, sorunun buradan kaynaklandığını ortaya koymaktadır dedi. Linn, bu stratejinin, enerji, telekomünikasyon ve finans sektörlerinde devam eden düzenleyici reformlar ile kamu ihaleleleri sistemindeki reformları ve hükümetin kamu sektöründeki reformaları tamamlar nitelikte olduğunu vurgularken, Kamu istihdam sisteminde mutlaka reform yapılmalıdır diye konuştu. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||