| | | Ersin Özince, bankacılık sektörünü değerlendirirken, ekonomik krizin yaşandığı dönemde, krize düşen birçok ülkede olduğu gibi vatandaşlar tarafından hiçbir bankaya karşı aşırı bir likitide talebi olmadığını anlatarak, buradan da sisteme olan güvenin çok net olarak devam ettiğini gördük şeklinde konuştu.
Bankalar konusunda insanlarda zaman içinde ciddi bir seçiciler gözdeğini ifade eden İş Bankası Genel Müdürü, şunları söyledi:
Yani yüzde 100 devlet garantisine rağmen vatandaş artık gerçek anlamda güvendiği, kimsenin kefaletine ihtiyaç olmadan kendi güvendiği bankaya doğru gidiriyor. Bu görülmeye de başladı zaten. Bankaların bilanço birliklerinde görülmeye başladı.
Özellikle güvenin yoğun olduğu bankalarda önümüzdeki dönemlerde büyümenin fazla olduğunun görüleceğini belirten Özince, Sektörde de özgüven artık yerine oturdu dedi.
BANKA SAYISI
Özince, 2002 yılında banka sayısında azalma olacak mı? sorusunu ise şöyle yanıtladı:
Bu mümkündür. Ama bunun hiçbir kıymeti yok. Yani bu bir doğal seleksiyon gibi... Sisteme ayak uyduramayanlar her zaman geçmişte de bu sistemi terketmiştir. Ancak tabii ekonomiye gerek olan kadar, ekonominin ihtiyacı kadar bankacılık hizmetinin de verilmesini mutlaka sağlamamız lazım. (Bankalar olmasa da ekonomiyi idare edebiliriz) gibi bir düşünce çok yanlış olur. O nedenle özellikle bankacılık sektörünün itibarına dair beyanları herkesin çok dikkatle yapması lazım. Bazen ticaret kesiminden sektörün geneliyle ilgili değerlendirmeler duyuyoruz. Hiçbir işi genelleme yaparak değerlendirmek doğru değil.
Özellikte önümüzdeki yıllarda Türkiyenin, milli bankacılık sektörüne çok ihtiyacının olacağını ifade eden Özince, Kısacası ben sektörün güçlendiğini ve güçleneceğini düşünüyorum. Banka sayıları hiç önemli değil, nitelik önemli dedi.
İMTİYAZ TANINMAMALI
Sektörde kalan kuruluşların birçoğunun gücünü, piyasa payını ve verimliliğini artırmaya devam edeceğinin çok net olarak görüldüğünü vurgulayan Özince, şunları kaydetti:
Haksız rekabetin bu sektörde tümüyle kalkması serbest piyasa ekonomisinin ön şartı. Dolayısıyla burada devlet dahil hiçbir sermaye grubuna imtiyaz tanınmamalıdır. Yüzde 100 garantinin de artık (restarasyon bitti) denip bir yerde kaldırılacağının işaretlerini görmek iyi olur diye düşünüyorum. Yani belli bir program sonunda bunun da kalkacağını duymanın yararlı olacağını düşünüyorum. | |