|
28 Eylül Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, ekonomik krizin toparlanmasıyla birlikte seçim ve siyasi partiler yasalarının tamamlanmasından sonra Türkiyenin bir seçime gidilerek daha istikrarlı bir yapıya kavuşması gerektiğini söyledi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyinin 2.5 saatlik basına kapalı toplantısında konuşan Özilhan, hükümete ve ekonomi yönetimine sert eleştirilerde bulundu. |
2002 yılı büyüme hedefi yüzde 5 Dış açık Temmuz'da % 58.5 azaldı 2002 özelleştirme hedefi 2.4 milyar $ Yılmaz: 2002 enflasyon hedefi yüzde 20 Bankacıların önceliği de büyüme Enflasyonda başarıya inanç azaldı Solow: Bankacılık temizlenmeli Toskay: İhracat ve turizm gelirleri azalacak Saadet'ten TÜSİAD'da tepki |
|||
Özilhan, toplantı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlarken, Ekonomik krizin toparlanmasıyla birlikte 2 önemli yasanın tamamlanmasından sonra Türkiyenin bir seçime gidilerek daha istikrarlı bir yapıya kavuşması gereğine inanıyorum dedi. Bir gazetecinin, Yani hükümet gitsin, gitmeden önce bu yasayı çıkarsın demesi üzerine de Özilhan, Tabii bu çok kısa bir dönem içinde değil, önümüzde Türkiyenin sıkıntılı kriz içinde olduğu bir dönem var. Türkiye bu krizle ilgili mücadelelere devam ediyor dedi. HÜKÜMETSİZ KALINMAMALI Özilhan, şu anda Türkiyenin hükümetsiz kalmaması gerektiğini ve çıkarılması gereken yasalar bulunduğunu belirterek, Seçim için takvim nedir sorusuna da şu karşılığı verdi: Seçimle ilgili herhangi bir takvim vermek durumunda değilim. Ama gönlümüz ne arzu ediyor? Şu ekonomik krizin toparlanmasıyla birlikte bu 2 önemli yasanın tamamlanmasından sonra Türkiyenin bir seçime gidilerek daha istikrarlı bir yapıya kavuşması gerektiğine inanıyorum diye konuştu. Yücaoğlu: Erken seçim gerekli değil Tuncay Özilhan, TÜSİADın bir lider arayışı olup olmadığının sorulması üzerine de, Orada herhangi bir şey yok. Tabii ki çeşitli dönemler çeşitli liderler çıkarabilir. Dolayısıyla kamuoyu da bu beklenti içinde olabilir. Bu işi arzu edenlerin, bu işe soyunmak isteyenlerin yalnız şikayet edenlerin de soyunup buraya girmesi gerektiği kanaatindeyim dedi. Özilhan, seçim sisteminin daha temsil edici bir yapıya kavuşması gerektiğini de belirterek, partiler yasasının da yine lider sultasına son verecek demokratik bir yapı içine getirilmesini desteklediklerini kaydetti. IMF İLE YENİDEN GÖRÜŞME OLACAK Özilhan, Hazine Müsteşarı Faik Öztrakın YİK toplantısındaki konuşmasında da, bir taraftan yapısal reformlar gerçekleştirilirken diğer taraftan Uluslararası Para Fonu ile yeniden görüşmeye gideceklerini söylediğini söyledi. Türkiyenin hala kriz içinde yoğun bir mücadele verdiğine inandıklarını ifade eden Özilhan, 11 Eylüldeki saldırılardan sonra dünya ekonomisinin bir durgunluğa girmesinin Türkiyeyi de etkileyeceğini kaydetti. Özilhan, Türkiyenin bu krizle birlikte mali sektörün sorunlarını çözmeye çalıştığını, ancak bunun daha zaman alacağına inandığını belirterek, şöyle konuştu: Reel sektör, kan kaybına devam ediyor. Ve bu kan kaybının da bir şekilde durması gerektiğine inanıyoruz. Ve onun için de kura olan güvensizliğin, bir şekilde enflasyon hedeflemesi yahut başka bir çerçevede bir yapıya getirilmesi gereğine inanıyoruz. Diğer bir mesele de faiz dışı fazladan bir miktarın reel sektörün canlanması, reel sektörün inişinin durması ve büyümesinin hiç olmazsa başlaması için bir fon olarak tahsis edilmesi gerektiğine inanıyoruz. SAVAŞA GİRİLMESİ ANLAMLI DEĞİL Bir soru üzerine, bir savaşa girilmesine de karşı çıkan Özilhan, şunları söyledi: Yani katiyetle... Yani ülkenin bir savaşa girmesi, hele bu devirde bu problemler içinde mümkün değil. Dolayısıyla bunun çok önemli bir sıkıntı olacağı inancındayım. Türkiyenin de böyle bir savaşa girmesi gereği yok. Dolayısıyla muhakkak müttefiki olduğumuz yapı içinde destek vermesi gerekir ama bunun da bir savaş ilanı olması gereği yok. Türkiye liderlerinin bu mevzuda daha dinamik, daha aktif olması gereği inancındayız. Türkiye bu sıkıntıyı hissediyor. Toplantıda Hazine Müsteşarı Faik Öztrakın neler söylediğinin sorulması üzerine de Özilhan, şunları kaydetti: Sorunlar belli. Hepimiz sorunları biliyoruz. Ve elimizdeki kaynaklar, problemler de belli. Bir taraftan yapısal reformlar gerçekleştirilirken, diğer taraftan IMF ile yeniden görüşmeye gideceklerini, 2002 bütçesiyle ilgili çalışmaları yapacaklarını ve onun neticesinde de dönünce 2002 bütçesiyle ilgili birtakım açıklamalar yapacaklarını söylediler. Sorun hepimizin. Hepimiz aynı gemideyiz. Dolayısıyla bu sıkıntıyı daha çekeceğiz. Ama bununla ilgili hükümetin de alması gereken kararlar var. Özel sektörün alması gereken kararlar var. Biz de sivil toplum örgütü olarak bunları ikaz etmeye ve söylemeye devam edeceğiz. REEL SEKTÖR KAN KAYBEDİYOR Özilhan, reel sektördeki kan kaybının hızlanarak sürdüğünü belirterek, mali sektör olmadan ekonomide çarkların dönmesinin mümkün olmadığını söyledi. Özilhan, YİK toplantısındaki konuşmada, hükümet yetkililerini de eleştirirken, üretim kaybını durduracak politikaların hayata geçirilmesini istedi. Türkiyenin lider sıkıntısı yaşadığını belirten TÜSİAD Başkanı, hükümetin güven ortamı sağlayamadığını savundu. Devlet Bakanı Kemal Dervişi de eleştiren Özilhan, Dervişin özel sektörden gelen uyarılara daha fazla kulak vermesi gerektiğini söyledi. Hükümetin kapsamlı bir idare reformunu gündemine almadığını kaydeden Özilhan, kritik özelleştirmelere karşı kamu kesiminden bayrak açıldığını ifade etti. FAİZ DIŞI FAZLA HEDEFİ DÜŞÜRÜLMELİ Özilhan, 2002 yılına ilişkin faiz dışı fazla hedefinin aşağı çekilmesi ve IMFyle anlaşılmasını da istedi. Özilhan, IMF ile anlaşarak, büyüme hedeflerindeki revizyona bağlı olarak, faiz dışı bütçe fazlaşı aşığı çekilmeli ve elde edilen kaynak, üretim ve istihdam artışı sağlayacak şekilde reel sektöre aktarılmalıdır dedi. Bu kaynağın aktarımında seçici olunması gerektiğini ve iki temel kritere göre hareket edilmesi gerektiğini vurgulayan Özilhan bunları, istihdam yaratmak ve ekonomiye doviz kazandırmak olarak sıraladı. KAYHAN: ÜRETİM CİDDİ ŞEKİLDE GERİLEDİ TÜSİAD YİK Başkanı Muharrem Kayhan, Türkiyede üretim ve istihdamın tehlikeli bir biçimde gerilediğini, dünya ekonomisinde bir daralma yaşandığını belirterek, bu koşullar altında IMF ile müzakere edilmesini istedi. Kayhan, şöyle konuştu: Dünya ekonomisinde bir daralma var. Bu koşullar altında IMF ile müzakere ederek hem bazı kredilerin ertelenmesi, hem de üretimdeki kanamayı durduracak önlemlerin devreye sokulabilmesi için bazı kısıtlama ve hedeflerin değiştirilmesi zorunlu gözüküyor. Aksi takdirde program kendi kendini vurur hale gelecektir. Esas olarak sorunların tüm boyutlarıyla görülebildiğinden, hep birlikte içinde bulunduğumuz geminin layıkıyla yönetildiğinden ve rotamızın doğru olduğundan kuşku duyuyoruz. Hükümet bazı basit gerçekleri kavramamakta ısrar ediyor. Reel sektörden gelen uyarılara, hükümeti programdan sapmaya zorlayan komplolar gözüyle bakıyor. Kayhan toplantı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlarken de, liderliğin kriz karşısındaki davranışlarda ortaya çıktığını belirterek, eleştirilerini dile getirdi. Kayhan, 11 Eylülden sonra olan hadiseleri görürsek Türkiye Biz bunlara ne mektup yazacağız diye 12 gün beklediğini hatırlatarak, Türkiyenin bu konuda hakikaten hem tecrübeleri, hem haklı tezleri var. Hem terörden en çok zarar görmüş ülke olarak dünyayla paylaşacağı acı tecrübeler var. Ama bu yumurtayı köyde satamazsınız dedi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||