|
Organizasyonların büyüyüp başarılı olabilmeleri için, bir konuda çok çok iyi olmaları gerekir: “Bilgilerin iş etrafında daha hızlı dolaşımını sağlamak ve/veya iş alanı etrafında hızla hareket eden bilgileri yakalamak, ve muhtemelen daha önce hiç karşılaşmamış olan insanların görüşlerini ve deneyimlerini birbirleriyle paylaşmalarına izin vermek”.
İnsan Kaynakları yıllardır insanların becerilerini geliştirmesine yardım etmekte ve bu konuda gittikçe artan beklentilere çözümler üretmektedir. Bu deneyimi ile, diğer iş dallarının arasında, “paylaşa-bile-n ortam yaratma” sorumluluğunu alacak en ideal birimdir.
Şeffaflığın tercih edildiği ortamlarda, teknoloji İnsan Kaynakları profesyonellerine sadece gelişen olayların aktarılmasının yanısıra, bireylerin ihtiyaçlarına cevap verecek bilgilerin belirlenmesi ve paylaşılmasında daha etkin olma fırsatını da vermektedir. Artık İnsan Kaynakları teknolojiyi kullanarak çalışanlarına aynı mesajı her an ve hemen her yerde ulaştırabiliyor.
Bu bizi yeni ekonomide İnsan Kaynakları’nın üstleneceği diğer anahtar role: “resmi iletişimci” rolüne götürmektedir. Eğer gelecekteki başarının anahtarı insan ise, o zaman insan kaynağını güncel ve gelişmelerden haberdar tutmak bir gereklilik… mesajlar belirgin, anlaşılır olmalı ve doğru kitleye, doğru zamanda ulaştırılmalıdır. Çalışanların soru sorabilecekleri ve hızlı bir şekilde cevap alabilecekleri interaktif bir sistem oluşturulmalıdır. Etkin internet ve intranet servisleri geliştirilmelidir. Sadece dışarıya gönderilen mesajları kontrol eden değil, aynı zamanda sistem içine giren her türlü bilginin temizlenip ayıklanması görevini de üstlenmelidir.
Bütün bu gelişmeler İnsan Kaynakları’nın günümüzün ve yarının organizasyonu içinde reaktif rolden daha proaktif bir role doğru hızla hareket ettiğini gösteriyor. İleriye dönük bakarak gelecekteki kaynak ihtiyacını görebilmek, işgücü ile ilgili tavsiyede bulunmak ve rakip şirketlerin insan kaynakları politikalarını daha iyi anlamak gibi sorumluluklar, şirketlerin yeni küresel ekonomiyi kabullenme ve öğrenmedeki mücadelesinde İnsan Kaynakları profesyonellerinden beklenecektir.
Bu stratejik yaklaşım ile yeni çalışma koşullarına bakıldığında, İnsan Kaynakları uzmanlık becerisinin önemi de artıyor. Örneğin insanlar git gide çalışma yaşamları için, evden çalışma benzeri, daha esnek yaklaşımları talep ediyorlar. Organizasyonlar tarafından bu ihtiyaçların anlaşılması ve çalışanların isteklerinin gerçekleştirilmesi için gerekli altyapının sağlanmasında İnsan Kaynakları’nın rolü çok önem taşıyacaktır.
Aynı derecede, zorunlu olmayan işlerin outsource edilmesinde İnsan Kaynakları’nın stratejik yaklaşımı gerekli olacaktır. İşe alım, eğitim, bordro idaresi gibi işlerin hepsi outsource edilebilir. Buna bir de call-center servisleri gibi bazı işlerin parsellenmesini eklersek, İnsan Kaynakları’nın yeni ekonomi içindeki yeri sadece “çok yönlü” değil, aynı zamanda işin gelecekteki başarısı için “yaşamsal” bir önem taşımaktadır.
Organizasyonlar, yeni ekonomiyi güdümleyen teknolojiyi ve onun insanlar üzerindeki etkisini yeterince anlamazlarsa, uzun dönemde başarılı olmakta zorlanacaklardır. İnsan Kaynakları’nın teknolojiyi insanlarla bağdaştıran “yol gösterici, akıl hocası ve stratejist” rolü eğer hala üstlenilmediyse, organizasyonda hemen üstlenilmesi gereken bir roldür.
| |
Bir Kitap:
Stratejik İnsan Kaynakları Lideri
