Home page
Haber Menüsü


 
Serbest bölgelerde artçı şoklar
 
Yeni hükümetin sağladığı görece istikrar ortamı, yerli ve yabancı firmaların yatırım arzusunu artırırken, serbest bölgelere ilgi yükselmişti. Ancak yasa değişikliği bu ilgiyi frenliyor.
 
Ali Dölek
NTV-MSNBC
 
30 Mart 2004—  Serbest bölgelere sağlanan avantajların sınırlandırılması yönünde hükümleri içeren 5084 sayılı kanunun Şubat ayında yürürlüğe girmesi bölgedeki firmalarda deprem etkisi yaratmıştı. Son günlerde özellikle banka mevduatlarına yönelik stopaj uygulanacağı yönündeki söylentiler ve bazı uygulama örnekleri, depremin artçı şokları olarak tedirginliği ve endişeyi artırıyor.

   
 
       
   
MSNBC News Ali Dölek: Dış ticarette istatistiklerin önemi
MSNBC News Ali Dölek: Tekstilde Türk - Amerikan ortaklığı
MSNBC News Ali Dölek: KOBİ'lerin finansmanı büyük sorun
MSNBC News Ali Dölek: Serbest ticarette yeni partnerler
MSNBC News Ali Dölek: Türkiye-Çin ticaretinde açık büyüyor
 
NTVMSNBC Reklam  
 

 
FAİZE STOPAJ GELİYOR
       Serbest bölgelerdeki kazançların kurumlar ve gelir vergisinden muaf olmalarının yanı sıra bankalardaki mevduatlardan elde edilen kazançların da stopajdan muaf olmaları sözkonusu idi. Ancak yeni yasal düzenlemeler ile serbest bölgelerdeki banka mevduat faizlerine yüzde 7-18 arasında stopaj uygulamasının başlaması, firmalarımızı ve yatırımcıları tedirgin edici bir artçı şok olarak gündeme geldi.
       Maliye Bakanlığı’nın bir bankanın konuyla ilgili sorusu üzerine gündeme gelen stopaj uygulamasının ve gelir vergisi tevkifatının yapılması gerekliliği yönündeki yorumu ise ikinci artçı şoku neredeyse bir deprem şiddetinde yaşattı. Zira Şubat ayında yapılan yeni düzenleme serbest bölgelerdeki vergi uygulamasının 2008 yılında başlatılmasını öngörüyordu. Oysa Maliye Bakanlığı’nın yorumu, banka mevduat faizlerine uygulanacak stopajın Mart 2004’ten itibaren gündeme gelmesi gerektiği yönünde oldu. Maliye Bakanlığı’nın yazısının mukteza niteliğinde olması dolayısıyla hukuken uygulanması gerekliliği düşünülecek olursa, kanunda gayet açık olan bir hakkın yitirilmesi gündeme gelecektir.
       Bölgelerdeki işleticilerin ve firmaların konuyla ilgili tahkime müracaat etmeleri ve konuyla ilgili hukuki bir tartışmanın başlayacağı gayet açık görünüyor. Türkiye bir kere daha tedirginlik yaratılmadan, istikrarlı olma imajını zedelemeden hukuki bir düzenleme yapmayı başaramayan bir ülke görünümü çizdi.
       
BÜROKRASİ ARTACAK
       Serbest bölgelerde vergi muafiyetlerinin kalkacak olması, hele hele son günlerde Maliye Bakanlığı’nın stopaj ve gelir vergisi tevkifatı gerekliliği türünden yorumlar içine giriyor olması, bölgelerde bürokratik işleyişteki avantajların da ortadan kalkacağını tahmin etmeyi kolaylaştırıyor.
       Serbest bölgelerde vergi kontrolleri için gerekli mali denetimler ve bürokratik oluşumlar, serbest bölge yatırımcısının işlerine olan konsantrasyonlarını engelleyici bir unsur olarak karşımıza çıkacaktır. Bölge firmaları, işlerinden çok vergi mevzuatları ve denetimleri ile uğraşarak yeni bir bürokratik karışıklığın içine itileceklerdir.
       Üreticilere yönelik teşviklerin kaldırılmayacağı sözüne rağmen, sözkonusu üretici firmaların da bazı stopaj işlemleri vb uygulamalarla bağlantılı olarak bürokratik karmaşa içine çekileceklerini öngörmek zor olmasa gerekir. Tozun dumana katıldığı bir ortamdan herkesin nasibini alacağı gayet açıktır. Zaten serbest bölgeler bugüne kadar yaşın yanında kurunun da yandığı bir yer olmaktan öteye geçebildi mi?
       
YATIRIM PROJELERİ ASKIDA
       Yeni hükümetin sağladığı görece istikrar ortamı, yerli ve yabancı firmaların yatırım arzusunu kamçılamış ve bu yönde serbest bölgeler birer tercih alanı olarak düşünülür hale gelmişti. Ancak çıkarılan son yasa değişikliği ile serbest bölgelerdeki teşviklerin 2008 yılında kaldırılacağı yönündeki yeni düzenleme ve artçı şoklar, yatırımların askıya alınmasına, hatta bazılarının yurtdışına kaymasına sebep olmuştur.
       Türkiye ihracatının 6 milyar dolarlık kısmını gerçekleştiren serbest bölgeler, bugüne kadar yabancı sermayenin de ilgi gösterdiği yerler olarak karşımıza çıkar. Son gelişmeler ise yabancı yatırımcıyı ürküten, Türkiye’deki görece istikrar ortamına yönelik kanaatlerin değişmesine sebep olan türden olaylardır. Nitekim pek çok firma yönetiminin bu yönde kararlar aldığını ve Dubai, Çin ve Doğu Avrupa ülkelerini düşünmeye başladıklarını yakından gözlemliyoruz.
       Yabancı sermayeyi çekme problemi olan Türkiye için kısmi bir avantaj niteliği taşıyan serbest bölgelerin bu vasfını da yitiriyor olması, mevcut firmaların tedirginliğinin artmasıyla birlikte, serbest bölgeleri gelecekte atıl bölgeler konumuna sürükleyecektir.
       Türkiye’de vergi oranlarının yüksekliği devam ettiği, girdi maliyetlerinin yüksekliğinin önüne geçilemediği müddetçe yatırımcıyı teşvik etmek güçleşecek ve kısmen avantaj olarak görülen serbest bölgelerin de cazibesini yitirmesinin ardından Türkiye özlenen yatırım ortamına kavuşamayacaktır.
       Serbest bölgelere yönelik yeni düzenlemeler ve yaratılan tedirginlik, hükümetin yarattığı görece istikrar ortamına yakışmayacak bir istikrarsızlık örneği sergilemeye devam ediyor. Serbest bölgelerdeki endişeli bekleyişle ilgili yazıları ne zaman yazmayı bırakacağımı da ayrıca merak ediyorum doğrusu.
 
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları