|
17 Ağustos ve 12 Kasım depreminin resmi bilançosu 17 Ağustos etkinlik programı 'Deprem yaraları hala sarılamadı' Yaşam çadırlarda, acılar hafızalarda Başkanlar daha fazla pay istiyor Meslek odalarından deprem dersi Çakır: 7.4 hiç unutulmamalı |
|||
Devlet Bahçeli, 17 Ağustos Marmara depreminin 1. yılı nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, Milletçe yüreğimizi derinden yaralayan ve asrın felaketi olarak da anılan Marmara depremi, hafızalarımızdaki yerini bütün tazeliği ile muhafaza etmektedir dedi. Bahçeli, her türlü felaket anında yek vücut olmasını bilen, acıları paylaşmayı, yardımlaşma ve dayanışmayı milli bir karakter olarak yücelten Türk milletinin depremde, tarihin kaydedeceği en büyük çabayı sergilediğini ifade etti. ÇABALARIMIZ SÜRÜYOR Bahçeli, açıklamasında şunları kaydetti: Hükümet olarak, afetzede kardeşlerimizin acılarını bir nebze de olsa dindirebilmek, ekonomik ve sosyal hayatlarının yeniden canlanabilmesi için ilk günden itibaren çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürmekteyiz. Türkiye ve insanlarımız çekilen sıkıntıların hepsini aşabilecek azim ve kudrete sahiptir. Cenab-ı Allahtan yüce milletimize bir daha böyle acılar yaşatmamasını niyaz ediyor, depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarıma rahmet, yakınlarına ve yüce milletimize sabır ve metanet dileklerimi sunuyorum. EMSALİ GÖRÜLMEMİŞ ÇALIŞMA MHPli Devlet Bakanı Şuayip Üşenmez, Türkiyenin 17 Ağustos depreminin ardından dünyada emsali görülmemiş bir çalışma gösterdiğini söyledi. Şuayip Üşenmez, MHP İl Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 17 Ağustos depreminin yarın 1. yıldönümü olduğunu hatırlattı. Üşenmez, hükümetin deprem sonrasındaki icraatlarıyla dünyayı şaşırttığını söyleyerek, dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde de depremler olduğunu, onların bile 3 ay gibi kısa sürede 30 bin konut yapmayı başaramadığını anlattı. Türkiyede deprem sonrası yaşananlara kimsenin inanamadığını söyleyen Üşenmez, Depremle ilgili 9 bakanlık bulunuyor. Bu bakanlıkların tümü üstün performans gösterdi. Bunların arkasında hükümet ve millet var dedi. AKDENİZ KUŞAĞININ DEZAVANTAJI Türkiyenin Akdeniz deprem kuşağı içinde olduğunu ve depremlere karşı her zaman hazırlıklı olması gerektiğini kaydeden Üşenmez, Bir jeofizikçi olarak bundan başka çare olmadığını söylüyorum. Depremi evimizin, günlük hayatımızın bir parçası olarak kabullenmeliyiz. Ancak o zaman depremlerden az hasarla kurtulabiliriz diye konuştu. Bakanlığına bağlı Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün depremin hemen ertesinde Türkiyede ilk kez hasarlı ya da yıkılmış binaları havadan kadastro işlemlerine uygun olarak tespit ettiğini anlatan Üşenmez, hazırlanan raporlar ışığında çalışmaların daha kolay ve hızlı gerçekleştiğini bildirdi. Türkiye genelindeki 600 uzmanın bölgeye devletten hiçbir ek kaynak alınmadan taşındığını da kaydeden Bakan Üşenmez, bu çalışmaların Düzce ve Çankırı depremlerinden sonra da tekrarlandığını ifade etti. ENGELLİ DANIŞMA MERKEZİ Deprem nedeniyle birçok insanın engelli hale geldiğini de kaydeden Üşenmez, sözlerini şöyle tamamladı: Deprem bölgesinde Engelli Danışma Merkezleri oluşturduk. Bu merkezler engellilerimizi tespit ederek öncelikle onların barınma, beslenme, tedavi ardından sosyal hayata uyum, istihdam, eğitim konularındaki ihtiyaçlarının giderilmesine çalıştı. Devletimiz depremde engelli hale gelen 7-8 bin vatandaşımıza sahip çıkmıştır. Ancak bu rakamlar sağlıklı değildir. Birçok vatandaşımız depremden sonra diğer şehirlere gitti ya da kendi imkanları ile tedavi oldu. HİZMETİ GEÇENE TEŞEKKÜR ANAPlı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Marmara Depreminin birinci yılı nedeniyle yaptığı açıklamada, bir daha böyle bir felaketin yaşanmamasını temenni ediyorum dedi. Ersümer açıklamasında 17 Ağustos Marmara Depreminde ve bugüne kadar yaşanan depremlerde hayatını kaybeden tüm vatandaşlara Allahtan rahmet diledi. Ersümer, herkesin üzerine düşeni yapmaya çalıştığı bu dönemde, bu insanlık görevine koşan, devletimiz, sivil toplum örgütleri, vatandaşlarımız, özel sektörümüz ve uluslararası devletlerin yapmış olduğu hizmet ve yardımlara bir kez daha teşekkür ediyorum dedi. YANLIŞ YATIRIM YAPILDI Çevre Bakanı Fezi Aytekin, deprem bölgesinde yapılacak yatırımlar konusunda yanlış yapıldığını kaydederek, bakanlıkların kendi yetkisini kullanırken başka bir bakanlığı sıkıntıya düşürecek çalışmalar yapmaması gerektiğini belirtti. Aytekin, Deprem bölgesinde 2 bin 500 konut yapılıyor. Bunun bir ÇED süreci var. Kimse buna değinmiyor. İleride büyük sıkıntılar doğabilir dedi. Çevre Bakanı Aytekin, Marmara depreminin 1 yılını A.A muhabirine değerlendirdi. Deprem bölgesinde yapılacak yatırımlar konusunda yanlış yapıldığını söyleyen Aytekin, bölgeye yapılacak her tür yatırım ve projelendirmenin, oluşturulacak bir komisyondan geçmesi gerektiğini kaydetti. KOORDİNASYON SORUNU Aytekin, her bakanlığın bölgede değişik yatırımlar yapabileceğine işaret ederek şöyle konuştu: Ancak ileriye dönük yatırımlarda, örneğin imar planlarının hazırlanmasını yanlız Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yaparsa biraz eksik olabilir. Bu bakanlığın Çevre, Tarım, ve Orman bakanlıkları gibi ilgili bakanlıkların görüşünü alması lazım. Her bakanlık kendi yetkisini kullanırken, başka bir bakanlığı sıkıntıya düşürecek çalışmalar yapmaması lazım. Özellikle deprem bölgesinde, çıkarılacak yerel yönetimler yasasında bazı yaptırımlar, bir takım şartlar getirilebilir. İlgili bakanlık hiç bir bakanlığı sıkıntıya sokmayacak şekilde ve oradaki icraatların daha sağlıklı yapılması konusunda diğer bakanlıklarla temas halinde olmalıdır. Çevre Bakanlığı olarak biz nasıl diğer bakanlıkların görüşünü alıyorsak, tek başına iş yapmıyorsak, diğer bakanlıklardan da bunu istirham ediyorum. Böylece uygulamada insanlara daha sağlıklı hizmetler verebiliriz DEPREM BÖLGESİNDE EKSİKLİK Çevre Bakanı Aytekin, deprem bölgesinde bazı eksiklikler tespit ettiğini, bu eksiklikler konusunda sıkıntıya düşen belediyelerin kendilerine başvuruda bulunduğunu kaydeden Aytekin, şöyle devam etti: Bu belediyeler, çeşitli bakanlıkların çıkarttığı yönetmeliklerin uygulamada sıkıntı doğurduğunu söylediler. Örneğin bizim Su Kontrol Yönetmeliğiz var. Bu yönetmelik bir takım kıstaslar getiriyor. Oradaki belediyeler bir işlem yapacaklarsa ve bir bakanlık buna müsaade etmişse, bunu kontrol yönetmeliğine göre yapmaları mümkün değil. Bir başka eksiklik ise, örneğin deprem bölgesinde 2 bin 500 konut yapılıyor. Bunun ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) süresi var. Hiç kimse buna değinmiyor. Biz bunu zorluk çıkartmak için değil, yardım etmek için söylüyoruz. Biz bu konuda ilgili bakanlığa yazılarda yazdık. Herkes kafasına göre haraket ederse bu yanlış olur. İleride büyük sıkıntılar doğabilir. Türkiyenin 17 Ağustos depremine hazırlıksız yakalandığını ifade eden Aytekin, deprem sonrasında çok büyük sıkıntılar yaşandığını, ancak ülkenin olağan üstü bir tecrübe kazandığını belirterek, Bundan ders almamız ve bu dersi unutmamamız lazım dedi. DEPREMZEDE HEP HATIRLANMAK İSTİYOR Türk Parlamenterler Birliği (TPB) Genel Başkanı Zeki Çeliker, Depremzedeler yılın sadece bir gününde değil, her zaman hatırlanmak istiyor dedi. Çeliker, Marmara depreminin 1. yılı nedeniyle yayınladığı mesajda, tüm zorluklara rağmen aradan geçen bir yılda Türk ulusunun bu büyük felaketi de basiret, olgunluk, sarsılmaz iman ve irade gücüyle aşma yolunda önemli adımlar attığını belirtti. Türkiye Cumhuriyetinin böylesine çok ağır ulusal bir sınavın ilk ayağını başarıyla geçtiğini ifade eden Çeliker, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı başta olmak üzere devletin tüm kurumlarının fedakarca çalıştığını bildirdi. Çeliker, şunları kaydetti: Türk Parlamenterler Birliği olarak her şeyin devletten beklenmemesi gerektiğine olan inancımızla bugüne kadar bölgeye çeşitli yardımlarda bulunduk. Bundan sonra da bu yardımlara devam edeceğiz. Şunu unutmamalıyız ki depremzedeler yılın sadece bir gününde değil, her zaman hatırlanmak istiyor. Devlet ve millet olarak şimdi yapmamız gereken, son bir yıl içinde acil ihtiyaçlarını elimizden geldiğince karşılamaya ve yaralarını sarmaya çalıştığımız depremzedeleri tekrar eski yaşantılarına kavuşturmak ve başlarını sokacak kalıcı konutlara yerleştirmektir. SEZGİN: AFETZEDELERİN İŞİ ZOR Demokrat Türkiye Partisi (DTP) Genel Başkan Vekili İsmet Sezgin, deprem bölgesinde yaşam koşullarının düzeltilemediğini savunarak, Bu çalışma temposuyla afetzedelerin önümüzdeki kışı da büyük bir sıkıntı ve ıstırap içerisinde geçirecekleri anlaşılmaktadır dedi. Sezgin, yaptığı yazılı açıklamada, depremde yaşananları unutmanın mümkün olmadığını ifade etti. Deprem sonrasında, hükümet ve bazı kurumların kararsız, beceriksiz ve iş bilmez davrandığını anlatan Sezgin, milletin birbirine olan destek ve yardımlaşmasının teselli ettiğini dile getirdi. Sezgin, şunları kaydetti: Üzerinden bir yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerindeki yaşam koşullarının hala düzeltilemeyişi, geçici konut ve mesken yapımı kargaşa ve dedikodularının devam etmesi bölge halkını ve hepimizi derinden üzmektedir. Bu çalışma temposuyla afetzedelerin önümüzdeki kışı da büyük bir sıkıntı ve ıstırap içerisinde geçirecekleri anlaşılmaktadır. Hükümetin laf üretmeyi bırakıp, konut ve hizmet üretmeye yönelmesinin zamanı acaba ne zaman gelecek? Vatandaşların depremdeki can kaybının açıklandığı kadar olmadığını düşündüğünü ve felaketin sorumlularının cezalandırılıp cezalandırılmadığını, kimlerin hüküm giydiğini bilmek istediğini de belirten Sezgin, yardımların kullanımı ve denetimi konusunda kamu vicdanının ferahlatılması gerektiğini ifade etti. Sezgin, bir daha böyle felaketlerin yaşanmaması temennisinde bulundu ve depremde hayatını kaybedenlere rahmet, aile ve yakınlarına sabır diledi. YARDIMDA KOMPLEKS OLMAZ Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, hükümetin deprem sonrasında vatandaşlara götürdüğü hizmetleri yeterli bulmadığını ifade ederek, Umarım hükümet, bundan sonra gelen yardımları komplekssiz bir şekilde kullanır dedi. Yazıcıoğlu, BBP Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Marmara depreminin yüzyılın en büyük felaketi olduğunu, depremden yalnızca o bölgenin insanlarının değil, tüm Türkiyenin ve dünyanın da etkilendiğini kaydetti. Hükümetin ve Kızılayın deprem sonrasındaki faaliyetlerini eleştiren Yazıcıoğlu, hükümetin doğrudan yardım yapmak isteyenlerin yardımlarını engellediğini öne sürdü. Bayındırlık ve İskan Bakanlığının, yapılan hizmetlere ilişkin bilboardlara verdiği ilanları da eleştiren Yazıcıoğlu, Çalışmalar sonucunda oturulamayan prefabrik evler, kaldırılmayan enkazlar, çadırlar ve perişan, sahipsiz duran depremzedeler ortadayken bunun bilbordlara yazılması, depremzelere saygısızlıktır diye konuştu. Hükümetin, yapılan değerlendirmeler ve baskıları dikkate alarak elini çabuk tutması gerektiğini söyleyen Yazıcıoğlu, Hükümet, vatandaşlarımızdan, sivil toplum örgütlerinden ve yurtdışından gelen yardımları komplekssiz bir şekilde kullanır diye ümit ediyorum dedi. RAKICIOĞLU: UNUTULMAZ BİR OLAY Deprem sırasında Sakarya Valisi olarak görev yapan Hatay Valisi Yener Rakıcıoğlu, Gecenin bir karanlığında ansızın gelip 45 saniyede binlerce insanın ölümüne bir o kadarının da yaralanmasına neden olan büyük felaketi, ömrüm yettikçe unutmayacağım dedi. Rakıcıoğlu, Marmara Depreminin 1. yılı nedeniyle eski görev yeri olan Sakaryalılara hitaben bir mesaj yayınladı. Rakıcıoğlu, Sevgili Sakaryalılar diye başladığı mesajında, 17 Ağustos, yüzyılın en büyük felaketi olarak nitelendirilen Marmara depreminin birinci yıldönümü... Bu vesileyle depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı saygıyla anıyor, onlara bir kez daha Allahtan rahmet diliyorum dedi. İki yıla yakın hizmet verdiği Sakaryanın, hayatında ayrı bir yerinin olduğunu belirten Vali Rakıcıoğlu, şunları kaydetti: Sizleri unutmam mümkün değil. Gecenin bir vaktinde 45 saniye süren ve adeta asırlar gibi uzun gelen zaman parçası sizler gibi benim de yüreğimde onarılmaz yaralar açtı. Gecenin bir karanlığında ansızın gelip 45 saniyede binlerce insanımızın ölümüne bir o kadarının da yaralanmasına neden olan büyük felaketi, ömrüm yettikçe unutmayacağım. Depremin etkisiyle neredeyse üçte biri yerle bir olmuş o güzelim Sakarya ve enkaz altında kalan vatandaşlarımızın feryatları hala gözlerimin önünden gitmiyor. Allah böyle acıları bu millete bir daha yaşatmasın. ZAMAN HERŞEYİN İLACI Vali Rakıcıoğlu, mutlulukların yanında acıların da insanlar için olduğunu belirterek, Zaman herşeyin ilacıdır. Zamanla acılarımızı bir nebze olsun unuturuz dedi. 17 Ağustos felaketinin Türkiyeye, Depremle Yaşamayı Öğrenmek gerçeğini öğrettiğini ifade eden Vali Rakıcıoğlu, Bir daha böyle acıları yaşamak istemiyorsak, öncelikle birey olarak kendimizi sorgulayarak depreme karşı gerekli önlemleri almak durumundayız dedi. | ||||
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||