|
|
Dolayısıyla, gelir hedefi tutturulabilir görünüyor. Buradaki risk, enflasyon muhasebesi uygulamasından kaynaklanacak gelir kaybının bekleneni aşmasıdır. Böyle bir durumda, yeni vergiler gündeme gelebilir. Vurgulanması gereken bir nokta, Türkiyenin vergi gelirlerinde artık reel artışı sağlaması gerektiğidir. Türkiyede kayıt dışı ekonominin kayıt içine alındığını ve bu yolla vergi gelirlerinin reel olarak arttığını görmemiz gerekiyor. DOLAYLI VERGİLERE YÜKLENMEK ZOR 2004 yılında böyle bir beklentinin olmadığını görüyoruz. ÖTV artışı gibi dolaylı vergilere yüklenecek yerin kalmadığı çok aşikar. Buna karşın, maliye bakanının özel iletişim vergilerinin kalıcı hale getirileceği yönünde yaptığı son açıklama biraz umut kırıcı. Keşke, maliye bakanından bu vergilerin 2005 yılında kalkacağı, bunun yerine kayıt içine alınan ekonomiden gelen doğrudan gelirlerin ekleneceği şeklinde bir açıklama gelseydi. Orta ve uzun dönem bütçe dengeleri açısından çok daha güven verici olurdu. 2004 bütçesinin harcama tarafına baktığımızda reel bir artış öngörülmemesini olumlu buluyoruz. Faiz harcamalarından sağlanabilecek sürpriz tassarruf, bu yılki hızlı faiz düşüşüyle gerçekleşti. Sürpriz düşüşe çok yer kalmadığı için, önümüzdeki yıl böyle bir tassarruf olasılığı pek yok. Faizde yukarı yönde bir hareket olmaması bütçe için en büyük katkı olacaktır. Harcama kalemlerinde en fazla kısıntı yapılan yerin yatırım harcamaları olduğunu görüyoruz. Bütçeye konan 7,5 katrilyon TL değerindeki nominal yatırım ödeneği, 8 katrilyon TL olan 2003 yılı ödeneğinden daha düşük. Gerçi bu yıl da ödeneğin tamamının kullanılmaması olasılığı yüksek ama, yatırım harcamalarındaki bu tassarruf, vatandaş olarak bütçede karşılaşacağımız en kötü tassaruf. Türkiyenin eğitim, sağılık, enerji gibi birçok alanda yatırım ihtiyacı olmasına rağmen, yatırımdan yapılan tassarruflar orta ve uzun dönem ekonomik büyümesi açısından olumsuz bir gelişmedir. Üstelik yapılması gereken yenilenme yatırımlarının ertelenmesi, bir kaç yıl sonra gerekli yatırım maliyetini çok daha fazla arttıracaktır. BÜTÇE AÇIĞI HALA ÇOK YÜKSEK 2004 yılında bütçe açığı 46 katrilyon TL bekleniyor. Bu rakam beklenen GSMHnin yüzde 10u civarında. Yani hala çok yüksek. Buna karşın, 2004 yılında hükümetin beklediği kamu kesimi borçlanma gereği yüzde 8,1. Bunun anlamı, bütçe dışındaki diğer kamu kurumlarından fazla beklemektir. Buradaki ağırlıklı kurumlar, KİTler ve Belediyeler. Burada en büyük katkının KİTlerden gelmesi beklenebilir. Yaklaşan yerel seçimler, belediyelerin durumunu riskli kılıyor. Belediyelerde beklenenin üzerinde oluşabilecek bir açık, kamu borçlanma gereği ve faizler açısndan olumsuz bir etki yaratabilir. Sonuç olarak bazı riskleri olmakla birlikte 2004 bütçesi tutturulabilir. Bu bütçe, özellikle yüksek faiz dışı fazla hedefiyle de borç dinamiklerini olumlu etkileyebilecek bir bütçedir. Fakat kalıcı bir iyileşme için özellikle gelir tarafında yeterine olumlu bir manzara görmüyoruz. Geçici dolaylı vergileri kalıcı hale getirmek yerine, ekonomiyi kayıt içine alan kalıcı doğrudan vergiler gelmedikçe, orta ve uzun dönem için iyimser olmak çok kolay olmayacak. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||