 |
|
|||||
 |   |  |  | |||||||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||||||
  |
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| Şunu kabul etmemiz lazım, bu yeni ödeme planı neresinden bakarsak bakalım olumlu bir gelişmedir. Dış politika ve iç siyasete ilişkin çok olumsuz şoklar yaşanmaz ise, uygulanan ekonomik programın ana hedeflerinden olan enflasyonla mücadeleye de önemli katkıda bulunacaktır. EN KRİTİK DÖNEME GELİNDİ Türkiye enflasyonla mücadele de en kritik dönemlerinden birisine girmiş durumda. Daha önce yüzde 20’lere indirebildiğimiz enflasyonun 30 yıl aradan sonra ilk kez 2004 yılında yüzde 20’nin altına inme olasılığı artmıştır. Bunun gerçekleşebilmesi için beklentiler son derece önemli bir rol oynayacaktır. Beklentileri olumlu etkileyebilecek faktörlerin başında mevcut bütçe performansı, sonra da orta ve uzun dönemde kamu finansnmanı sorununu kalıcı bir şekilde çözecek olan yapısal reformlar olacaktır. Yılbaşına kadar olan süreç bu açıdan son derece önemli olacak. Bu yılki bütçe performansının hedeflendiği gibi gitmediği hükümet tarafından da kabul edildi. Fakat, yıl sonu hedefinin tutması için gerekli her türlü tedbirin alınacağı ve yüzde 6,5’lik faiz dışı fazla hedefinin tutturulacağı hem kamuoyuna hem de IMF’e taahhüt edilmiş durumda. Bu yıl sonundaki bütçe performansı hükümetin kararlılığı ve kredibilitesi açısından çok önemli olacak. Yine IMF’ye verilen son niyet mektubundan gördüğümüz gibi, yıl sonuna kadar kamuya ilişkin önemli yapısal reformların gerçekleştirilmesi gerekiyor. Kamu mali yönetimi, vergi reformu, istihdam azaltılması bunlardan bazıları. Bu reformlar da uluslararası standartlarda gerçekleştirilirse, beklentilerin olumlu etkileneceği açıktır. Enflasyon beklentilerini etkileyen diğer önemli bir faktör, kamu borcunun çevrilip çevrilemeyeceğine ilişkin risk primidir. IMF’ye yapılacak ödemelerin yeni plana bağlanması beklentileri olumlu etkileyecek bir gelişmedir. Enflasyonla mücadele de başarılı olmuş bazı Latin Amerika ülkeleri ve İsrail örneklerinde gördüğümüz, enflasyonla mücadele programları yürütülürken ya dışarıya kaynak transferi minumum düzeyde tutulmuş ya da yeni kaynak bulunmuştur. Bunun gerçekleşmesi kamunun iç piyasadan fon talebini azaltarak faizlerin düşüşünü olumlu etkilemektedir. Türkiye’nin enflasyonla mücadelede en kritik dönemeçde IMF ile böyle bir yeni borç ödeme planı oluşturması, beklentileri olumlu etkileyecektir. FAİZ KARARLARI DAHA KOLAY ALINABİLİR Merkez Bankası’nın da borç ödeme takvimindeki değişiklikten oldukça memnun olması gerekiyor. MB’nin para politikasının uygulanmasına ilişkin yayınladığı raporlardan tespit edebildiğimiz önemli bir nokta, faiz belirleme kararında enflasyon kadar kamu borç stoğunun yol açtığı kırılganlıkta önemli rol oynamaktadır. Borçların kırılganlığına ilişkin kaygıların azalması, MB’nin faiz ile ilgili kararlarını daha rahat almasına yol açacaktır. Sonuç olarak, orta dönemde de olumlu havanın sürebilmesi için iyi bir fırsat yakalanmış durumda. Hükümet hem bu yılın hem gelecek yılın bütçe performansı ve kamuya ilişkin reformlar konusunda güven verebilirse, bunun en somut sonuçlarından birisi enflasyonun düşüşünde ortaya çıkacaktır. IMF ile yapılacak 6. gözden geçirme ekonomi konusunda hükümetin en önemli güven sınavlarından birisi olacak. Şu anda görebildiğimiz sınavın oldukça zor olacağı. | ||||
| |
|||
 Bankaların kara tahtaları siliniyor |
|||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
Erhan Aslanoğlu: Son üç yılın en iyi notu