|
|
Halk boğazından kesmeye başladı Irak batağına bulaşmanın bedeli Enflasyon düşüyor, ücret daha hızlı düşüyor... Mali sıkıyönetimle enflasyonu düşürmek Kültür ve turizme 1, faize 216... |
|||
DİE verilerini yıllardır en çok ham madde olarak kullanan biri olarak, beni en çok isyan ettiren DİEnin gelir ve tüketim harcaması anket sonuçları ya da sözüm ona araştırmalarıdır. DİEnin milli gelir bulguları ile hiç olmazsa tutarlılık göstermesi gereken ankete dayalı bu araştırmalarda hiç böyle bir kaygının gösterildiğine şahit olmadım. DİE , yayımladığı bir haber bülteninde 2002 için yapılan yeni bir tüketim harcamasının anketini yayımlayınca, yine aynı şeylerle karşılaştık. DİEnin seçilen ailelerin beyanlarına dayanarak aktardıkları gelir ve tüketim rakamları, milli gelir ile ilgili önceden açıklanan rakamların yine yarısını geçmiyor. Böyle olunca aile başına gelir, aile başına harcama verileri bir tuhaf görünüyor. Türkiyenin 2002 için ilan ettiği kişi başına gelir rakamları ile yakından uzaktan ilgisi olmayan sayılara ulaşılıyor. Birkaç örnekle gidelim. DİE, 2002 yılı özel tüketim harcamalarını 184 katrilyon lira olarak açıklamıştı. Aynı DİE, 2002 tüketim harcamalarının toplamını 120 katrilyon TL olarak veriyor. Böyle olunca arada, az değil 64 katrilyon liralık tüketim güme gidiyor. 2002 yılında 16 milyon küsur hane var Türkiyede. 2002 milli gelir tablosundaki 180 katrilyonluk tüketimi alsak, aile başına aylık harcamanın 932 milyon TL olduğu sonucuna varıyoruz. Oysa DİEnin tüketim harcamaları anketi bunu 611 milyon TL olarak veriyor. Arada üçte birden fazla fark var. Bir yabancı yatırımcı sorsa, Türkiyenin 2002 yılı gıda harcamaları ne oldu diye, DİEnin son anketi 32 katrilyon, milli gelir tablosundaki ilgili hane ise 64 katrilyon diye cevap verecek. Az fark mı? Hangisine inansın yatırımcı? İlahi DİEnin son anketini hizmete hazırlayanlar hiç mi iç tutarlılık testi yapmazlar. 2002 milli gelir tablosunda gıda harcamalarının payı yüzde 34.7, bu araştırmada ise yüzde 30.8. Hangisi doğru ? ORTALAMA HARCAMA MİKTARI DEĞİŞMEDİ DİE araştırması, tüketim sepetinin iç bileşimi ile ilgili çok da sürpriz olmayan bulgulara ulaşıyor. Ortalama hane harcamasının 1994ten 2002e pek değişmediğine ulaşıyoruz bu araştırmada. 1994te ortalama hane aylık harcaması, 1994 fiyatları ile 9.3 milyon TL imiş. 2002nin ortalama hane harcaması enflasyondan arındırıldığında (1994 fiyatlarıyla) yine 9.3 milyon liraya yakın. Aradan 8 yıl geçmiş ama ortalama aile, yine aynı bütçeyi kullanıyor. Fark şurada. 8 yıl önce bu aylık bütçenin yüzde 33ünü mutfağa ayırırken şimdilerde yüzde 26.7sini ayırmış. Dolayısıyla beslenmeye daha az bütçe. Buna karşılık içki ve sigara bütçede payını yüzde 2.8den yüzde 4.1e çıkarmış. Yani toplumu efkar basmış. Ailemiz, giyime daha az para ayırırken konut harcamalarına daha çok bütçe ayırmak zorunda kalmış. Elektrik,su gaz,kira v.s.. için daha çok bütçe. Bu arada, biraz da doygunluğa ulaştığı için dayanıklı eşya , beyaz eşya alımlarını 2 puan azaltmış. Ulaştırmanın payı değişmezken haberleşmenin payı cep telefonu ile yüzde 1.8den 4.5a çıkmış. Bir de dışarıda yeme, içme, tatil harcamalarına biraz daha para ayırır olmuş. DİEnin yeni araştırması, en alttaki yüzde 20lik grupların 2002de toplam harcamalardan 1994e göre daha fazla pay aldıklarını söylüyor. Yani 1994teki harcamalardan alınan paya göre, 2002de daha fazla pay aldılar diyor araştırma. Bu, 1994e göre, 2002de en alttakilerin gelirlerinin daha çok arttığını, en zengin yüzde 20nin ise 8 yıl öncesi gibi harcayamadığını iddia ediyor. 1994ten 2002ye gelir dağılımında en alttakiler lehine bir düzelme yaşanmış olabilir mi ? 1994 kriz yılıydı ve bölüşüm dar gelirliler lehine bir kez daha bozuldu. 1995-2000 arasında kısmi iyileşmeler yaşandığını varsaysak bile, tek başına 2001 gelir dağılımında öyle bir deprem yılıdır ki, bunu DİE bile inkar edemez. İşte DİE verileri ile bir flash-back: DİEnin yayımladığı milli gelirin gelirlere göre dağılımı verileri, işgücü ödemelerinin milli gelir içindeki payının 2000 yılından sonra düzenli olarak azaldığını, bu azalmadan tarım kesiminin de payını aldığını, buna karşılık tarım dışı kar-faiz-rant geliri sahiplerinin süreçten karlı çıktıklarını ortaya koyuyor. DİE verilerine göre, 2000 yılında milli gelirin yüzde 28.8 işgücü ödemeleri olarak ücretlilere paylaştırılırken bu oran kriz yılı 2001de yüzde 27.8e, krizden çıkış iddiası taşıyan 2002de ise yüzde 26.7ye düştü. TARIM ÜRETİCİSİNİN PAYI GERİLEDİ Milli gelirden tarım üreticilerinin aldığı pay da azalmış görünüyor. Kriz öncesi 2000de milli gelirin yüzde 11.8i oranında pay alan tarım üreticilerinin payı kriz yılı 2001de milli gelirin yüzde 10.3üne düştü. Bu düşüş 2002de de sürdü ve milli gelirin yüzde 9.7sine indi. Tarım dışında kalan kar-faiz-rant geliri sahipleri 2000de milli gelirin yüzde 39.5una el koyarken 2001de bu payları yüzde 39.8 oldu ve yüzde 8 büyüme yaşanan 2002de , bu kesim, milli gelirin yüzde 42.8i oranında gelir elde etti. Dolayısıyla, krizdeki daralmadan en az kayba uğrayan da yine varlıklı kesim oldu. Bu bulgu ışığında, gelir kaybına uğramış ücretli ve tarım kesimi 2002de daha çok harcamış olabilir mi ? Ama DİE tüketim anketi ,En alttaki yüzde 20lik gruplar 2002de, 8 yıl önceye göre daha çok harcadılar savında. Peki neden DİE böyle bir sonuca ulaşıyor? Çünkü, en üsttekiler, DİE anketörlerinden harcama ve gelirlerini saklıyorlar da ondan. Onlar az gelir ve az harcama beyan edince, diğerleri de doğruyu söyleyince, alttakilerin gelir ve harcamaları oransal olarak artmış görünüyor. Bu yanlış beyan, ağırlıkla üst kattakilere ait. DİEnin adına araştırma dediği çalışmalarda eksik beyandan kaynaklanan bu açığı dolduracak bazı yöntemler kullanması gerekiyor. Aksi durumda, milli gelir tablosunun yüzde 50 altında gelir ve tüketim verileri kullanan gelir ve tüketim araştırmalarına itibar etme komikliğine mahkum ediliyoruz. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||