Home page
Haber Menüsü


 
Yetenek ekonomisi
 
Taze hükümet, anlamsız dış gezilerde zaman harcamaya, bürokrasiye abi, kardeş, yeğenleri yerleştirmeye devam ededursun, kavruk ekonomimiz sonunda kendi başının çaresine bakmaya karar verdi.
 
Hakan Yaman
NTV-MSNBC
 
20 Ocak—   Bir önceki hükümetteki koalisyonlu yapıya rağmen, ekonominin Kemal Derviş adında bir yüzü vardı. AKP’nin ise şimdiye kadar sadece ekonomik maskelerini görebildik.

   
 
       
   
MSNBC News Hakan Yaman: Kıbrıs Türkleri tavuk yemek istiyor
MSNBC News Hakan Yaman: Hülya Avşar bal gibi de bir markadır!
MSNBC News Hakan Yaman: Timsah, nehir ve baş örtüsü
MSNBC News Hakan Yaman: "No Logo" neden büyümeli?
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Irak artık, bir “olur mu olmaz mı”dan ziyade “ne zaman olacak” sorusu. Bu arada, bizim için Irak savaşı kadar önemli bir başka gelişme de gözlerden kaçtı. Geçenlerde Almanya, 2001’deki yüzde 0.6’lık büyümenin ardından 2002’de yüzde 0.2 ile son 10 yılın en kötü büyüme rakamını açıkladı.
       Avrupa’nın bu en büyük ekonomisi, aynı zamanda bizim de çok önemli bir ticaret ortağımız. Yoksa, Irak’tan sonra Almanya’nın elleri de ekonomimizin yakasında mı olacak?
        Taze hükümet, anlamsız dış gezilerde zaman harcamaya, bürokrasiye abi, kardeş, yeğenleri yerleştirmeye devam ededursun, kavruk ekonomimiz sonunda kendi başının çaresine bakmaya karar verdi. Yoksa AKP balayı gezilerinden dönecek de, asker ve üniversite ile siyasi münazaralarını bir karara bağlayacak da sıra ekonomiye gelecek.
        Neyse ki, dünya ekonomilerinin inisiyatifleri, hükümetlerden pazar mekanizmalarına geçiyor. Yeni ekonomik düzende ulus-devletlerden, ekonomiyi kurtaran kahramanlar olmaları beklenmiyor; yardımcı aktör rollerini iyi oynasınlar yeter.
       
YETENEK BAŞ TACI
        Bu değişen düzenin ekonomilere etkilerinden bir tanesi de yeteneğin en değerli şirket varlıkları arasına yerleşmesi oldu. Yetenek, en basit ifadeyle “Allah vergisi” özellikler. Artık başarı için, yeteneğin işle örtüşmesi bekleniyor.
       Örneğin, işinde çok fazla yazı yazmak ve okumak zorunda olan birisinin lisan yeteneklerinin üst düzeyde olması şart. Bu kişi, sektör deneyimine ve bilgisine rağmen gerekli yeteneklere sahip değilse, kendisini ne kadar zorlarsa zorlasın profesyonel başarısı sınırlı kalacaktır.
        Türkiye’de de benzer bir döneme giriyoruz. Yeni açılan pozisyonlar hem var hem yok; ücretler ise üç yıl öncesinde olduğu gibi bol kepçeden değil, ama yeteneği olanlar iyi para kazanmaya devam ediyorlar.
       
ŞİRKETLER NE YAPMALI?
        Yeteneği yönetmeyi öğrenen Batılı şirketler artık, yetenekleri ile tutarlı işleri yapmayan kişileri inat edip geliştirmeye çalışmıyorlar. Bu şirketler; yetenek kriterinde sadece bireyleri değil, ekipleri, bölümleri hatta kendi varlıklarını bile acımadan sorguluyorlar. Gelecek yıllarda bizim holdinglerin de bazı şirketlerini bu bakış açısıyla tasfiye edeceklerini düşünüyorum.
        Geleceğin başarılı bireyleri ve şirketleri, yetenek savaşında doğru taktikleri belirleyip uygulayabilenler olacak. Peki, o halde nedir bu taktikler?
        1- İşe alımlarda yeteneğe öncelik veren görüşmeler yapın. Öncelikle, adayın yeteneklerinin yapacağı işe uygun olup olmadığını test edin.
        2- Bir yetenek “network”ü oluşturun: Network dediğimiz grup, aslında tanıdıklarınızdan başkası değil. Tek fark bu tanıdıkları bilinçli bir şekilde takip ediyor olmanız. Şirketlerin sektörlerinde çalışan kişi ve şirketlerle bağlantıyı kaybetmemesi gerekiyor. Yetenekli kişilerin neler yaptıklarını yakından izleyin.
        Networkünüz sadece tam zamanlı çalışanlardan oluşmak zorunda da değil. Şirketinizde çalışıp emekli olanlar, part-time çalışan başkaları da bu grupta takip edilebilir. Geleceğin şirketlerinde, tam zamanlı beyaz yakalılar kadar freelancelerin ve taşeronların da çalışacağı öngörülüyor.
        3- Artık, yeteneğin kaçabileceği çok yer var. Son zamanlarda Türkiye’de sıkça görmeye başladık; genç ve potansiyel sahibi yetenekler, on yıl sonrası için “yetiştirilmelerine” ve şirketin üst pozisyonları kendilerine vaat edilmesine rağmen, özgeçmişlerine biraz iş deneyimi ekler eklemez, ya ABD’ye ya da daha iyi maaş veren şirketlere gidiyorlar.
        Şirketlerin de kaybettikleri yeteneklere: “Biz sana o kadar yatırım yaptık, şimdi sen bizi bırakıp başka bir yere gidiyorsun; bu, iş etiğine uymaz” gibi sitem etmek yerine o kişilerden, kısa ve uzun dönemde verim almanın yollarını aramaları lazım.
        Örneğin, eğitimleri gündeminizdeki projelere göre tasarlayın. Eğitimleri planlarken kendinize: “Bu kişi, alacağı eğitimi kısa dönemde nerede kullanacak?” sorusunu mutlaka sorun. Bu durumda, eğitimler yeteneği geliştirirken faydaları şirkete daha hızlı döner.
        4- Sizin için çalışan taşeronları ve freelanceleri yönetmede daha iyi olun. Çünkü, gelecekte ihtiyacınız olacak yeteneğin çoğu şirket dışında olacak. Pazarlık etme, sözleşme hazırlama, ilişkileri yönetme ve freelancelerin performanslarının ölçülmesi gibi konularda kendinizi ne kadar geliştirirseniz, onlarla çalışmadaki veriminiz o denli artacaktır.
       
BİREYLER NE YAPMALI?
        1- Hemen yeteneğinizin ne olduğunu saptayın. Eğer yanlış yerdeyseniz telaş etmeyin; yeteneğiniz bundan sonraki aşamaları çok hızlı geçmenizde size yardımcı olacaktır. Ancak değişiminizi çok iyi planlamalısınız.
        2- Bugün yeteneğiniz için ne yaptınız? Şirketinizde size verilen görevleri başarmış olmanız yetmez; kendiniz için de biraz gelişme sağlamalısınız. Çalışanların tipik hatası, kafalarını şirket işlerine gömerken kendi kariyerlerini ihmal etmeleridir.
        Yeteneğiniz sizin kişisel sermayenizdir. Bir iş adamı/kadını gibi onu yönetmeli ve büyütmelisiniz.
        3- Networkünüzü belirleyin ve geliştirin. Network, sizin şirket dışındaki dünyayla kurduğunuz bağlantıdır. İnsanlarla tanışmak için fırsatlar yaratın. Özellikle yeteneğinizi takdir edebilecek kişilerle ilişkilerinizi geliştirin.
       
       
KİMSİNİZ, ONA KARAR VERİN. GERİSİ KOLAY
        Para kazanmak bizim için o kadar hayati ki, uzun dönemde kişiliğimizi ve hayallerimizi bile değiştirebiliyor. Ama yeteneğimizin ait olduğu bir yer var. Zaten siz onun farkında olmasanız bile, yeteneğiniz eninde sonunda bir “ihtiyaç” olarak karşınıza çıkıyor.
        Po Bronson’ın “Hayatımı Nasıl Yaşamalıyım?” isimli son kitabından bir alıntı ile konuyu bağlayalım: “Daha önceleri iş hayatında, hep fırsatların nerede olduğu sorgulanırdı. Yani bazı işler ve meslekler diğerlerinden daha popülerdi. Şimdi ise herkes kendisine: ‘Hayatımı nasıl yaşamalıyım?’ diye soruyor.
       Şirketler ise, çok kar getiren sektörlerde iş yaptıkları veya moda yönetim teorilerini iyi uyguladıkları için değil; çalışanlarının zihinlerini, kalplerini ve yeteneklerini aynı noktada buluşturabildikleri için başarılı oluyorlar.”
        Siyasilerin at koşturamadığı yetenek ekonomisine hoş geldiniz...
 
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları