|
|
KABUS GİBİ BİR HAFTA Ama her zaman üzerinde durmamız gereken bir konu da dış faktörler olarak öne çıkıyor. Haftanın ilk iki gününde izlediğimiz şey hacimsiz bir biçimde 13.000 seviyesinin aşağı kırdırarak 12.000li seviyelerde destek bulmaya çalışan bir piyasa son üç gün ise bu seviyenin kırılmasıyla panik havasının getirdiği satışları izledik. Özellikle haftanın son günü Irak olayı ile ilgili dedikoduların ve yaratılan sanal gündemin getirdiği sert satışların 10.700 olarak tespit edilen en son desteklere kadar piyasayı gerilettiğini izledik ki burası aslında İMKB adına tam bir utanç noktasıydı. Hafta boyunca özellikle endekse etki eden hisselerin sürekli olarak alış taraflarından düşük kapattırılmaya çalışılması ve Cuma günü seansın ilk yarım saatinde 30 trilyon gibi komik bir rakamla endeksin bin puan düşmesi bizim olduğu kadar umarım piyasanın kurallarını koyanların da dikkatini çekmiştir. KURUMSAL YATIRIMCIDAN YOKSUNUZ Gerçek o ki kurumsal niteliği bir türlü kazanamayan yabancı ve yerli yatırımcıların yokluğu, piyasayı düzenlemesi ve dengelemesi gereken fonların yetersiz kalması İMKByi giderek spekülatörler için daha kolay bir kumarhaneye çevirmeye başlıyor. Aynı fiyat işlemlerin ve kontrolsüz açığa satışların pençesinde küçük yatırımcı gerçekten ne olduğunu anlamadan yatırımlarını kaybediyor. Aslında kaybedilen küçük yatırımcının yatırımları değil İMKBye olan güven. IRAK OLAYI Geçtiğimiz haftayla ilgili ve belki önümüzdeki dönemde de en çok konuşulacak olaylardan biri de Irak olayı olmaya aday. Özellikle Başbakan Bülent Ecevitin mektubundan sonra konu birden bire piyasanın gündemine oturdu. Sizleri bilemiyorum ama ben şahsen ABDnin sözünü dinlemeyen bir Saddamın, Ecevitin mektubuna daha farklı bir cevap vermesini gerçekçi bulmazdım. Bir de şu var: Sanki savaş başlamış, biz de bilfiil savaşa girmiş ve neticede de savaşı kaybetmişiz ya da savaştan çok zararlı çıkmışız gibi bir hava oluşturuluyor. Savaş olacaksa bilfiil girecek olan ülkenin borsasında hala ekonomik verilere bakılarak işlem yapılıyor. Savaş çıkarsa diye değil. Hal böyle iken bizim medya organlarımızda tanktan, toptan, tüfekten geçilmiyor. İnsanlara bir makarna stoklayın denmediği kaldı. Sanırım aynı soru işaretleri Dışişleri Bakanı İsmail Cemin kafasında da oluşmuş ki en son demecinde sanki Irak konusunda sanal bir dünya yaratıldı deme ihtiyacını hissetti. Iraka bir operasyon düzenlenecekse bile, bu öyle o kadar kolay olmaz. Çeşitli uluslararası kurumların onayı, desteği vs. gerekir. Zaten böyle bir oluşum da, en az üç beş aylık bir süre almalı. Eğer İMKB bu bahane ile düşmeye bu hızda devam ederse mazallah operasyon olana kadar tüm hisse senetleri nominalin altına iner. DİP NERESİ ? BU HAFTA NELER OLABİLİR ? İşin şakası bir yana, Cuma günkü ilk seansta yaşanan endeks hisselerinin hacimsizce taban olması o fiyatların bir dip olacağı fikrini güçlendiriyor. Çünkü 10.700 seviyesi hem orta vadede hem de kısa vadede piyasayı tutması gereken son destek diyebilirim. Bu seviyenin altında kapanışlar hiç ummadığımız noktalara bizi götürebilir. Ki bunu düşünmek bile istemiyorum. Bu hafta piyasa dip arayışı içinde olacaktır. Böylesi bir düşüşün altından her türlü olumlu gelişmelere rağmen hızlı bir yükseliş beklemek hem piyasa oyuncularının işine gelmez hem de teknik analizin ruhuna uymaz. Bu çerçevede öncelikle bu seviyelerde durulma ve belki de Irak mevzusunun gündemin arka sıralarına itilmesiyele 11.800-12.100 noktasına doğru bir hareketlenme olası görünüyor. Ancak bu yükseliş karakteri icabı bir tepki olmaktan ibaret olacak. Eğer işler daha kötüye gider ve piyasadaki Irak sendromu daha da büyütülürse 10.700 seviyesinin altı 9000 ve 7000li endekselere kadar free fall (serbest düşüş) biçiminde boş. Ki bu durum bu ülkede hiç bir ekonomik verinin önemli olmadığı ve sadece bir sürü psikolojisinden ibaret bir borsamız oluduğunu bize gösterecek. ANA TREND NE OLDU ? Bildiğiniz gibi sizinle beraber olduğmuz ilk günlerden bu yana genelde ana trend üzerine konuştum ve bu konu üzerinde yazmaya çalıştım. Şimdi akıllarda ana trend ne oldu şeklinde bir soru işareti olabilir. Benim acizane ana trend için gördüğüm son stoploss 11.700de idi. Bu seviyenin altına bir kayma olduğu için şu anda ana trendin ciddi bir tehdit içinde olduğu kesin. Eğer piyasa bir kaç hafta içinde kendisini tekrar 11.700 seviyesinin üzerine atamazsa o zaman tekrar 7.000 ile 15.000 arasındaki dalga hareketi içine kendisini atmış olacak. Aslında ekonomik verilerle ilgili gelen iyi haberler ve yabancı kuruluşların AL raporlarının piyasaya bu hafta fayda etmeyeceğini düşünürsek bu fikrimizi en azından üç aylık bir vade için rafa kaldırmak durumunda kalacağız. NE YAPMALI ? İşte yazması en zor olan kısım bu. Mantık ve teknik analiz kuralları çerçevesinde bu seviyelerin piyasayı tutması gerektiğini düşünsem de gerçek bir dip oluştuğunu görmeden pozisyon açın demek işime gelmiyor. Çünkü psikoloji anlamsız yere abartılı bir şekilde bozuldu. Böylesine sahipsiz kalmış bir hisse senedi piyasasının böyle bir ortamda hangi habere ne tepki vereceğini büyük bir netlikle belirtemediğimiz için izlemeyi uygun görüyoruz. Bir de tabiki orta vadeli pozisyonlar var. Şu karmaşık günlerde bu pozisyonlarla ilgili ben şahsen şöyle düşünüyorum: Açtığınız pozisyon neticede ilgili şirkete ortaklığnızı gösteriyor. Ortak olduğunuz şirket henüz yıkılmadığına göre hisse senedindeki değişimleri spekülatif olarak görmek mantıklı olur. Yok eğer savaş çıkıyor psikolojisinde isek gerekirse yüzde 20-30 daha pahalıya almak kaydıyla zararımıza katlanmak da başka bir opsiyon. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||