|
Sezer: Kopenhag kriterlerine uymalıyız Kıbrıs'ta son şans-1 Kıbrıs'ta son şans-2 Çözüm siyasidir İrtemçelik: Hükümetteki görüş ayrılığı AB'ye engel Yılmaz:Türkiye AB ödevini yapmadı Fogg: Türkiye alıngan olmamalı 'İlerleme Raporu hilesiz boy aynası' Vural: Kaybedecek zaman yok Yılmaz: Rapordaki eleştiriler doğru Dışişleri: Eksikleri gidereceğiz Sezer: AB ilerleme raporu objektif |
|||
Bahçeli, şunları kaydetti: Türkiye, bu konulardaki haklı, yapıcı ve ölçülü eleştirilere her zaman açıktır. Ancak AB Raporunda, Türkiyeye yönelik eleştiriler haklı ve geçerli dayanaklardan yoksundur. Türkiye, AB üyelik sürecinde her zaman samimi ve iyi niyetli bir yaklaşım sergilemiştir. 19 Mart 2001 tarihinde, hükümetimiz tarafından kabul edilerek ABye sunulan Ulusal Programda, Türkiyenin bu süreçte atacağı somut adımlar bu anlayışla ortaya konulmuş ve bu amaçla mevzuatımızda yapılacak değişiklikler bir takvime bağlanmıştır. Türkiyenin yoğun gündemine rağmen TBMMnin çok kapsamlı ve özlü bir Anayasa değişikliği paketini, öngörülen takvim içinde kabul ettiğini anımsatan Devlet Bahçeli, Anayasa değişiklikleri ışığında bazı yasalarda yapılması gereken değişiklikler ve yeni düzenlemeler üzerinde çalışıldığını bildirdi. Başbakan Yardımcısı Bahçeli, şöyle devam etti: Yapılan Anayasa değişiklikleri, temel hak ve özgürlüklerin alanının genişletilmesi ve bu çerçevede kültürel yaşam ve bireysel özgürlükler konularında AB Ulusal Programında ortaya konulan taahhütlerle uyum içindedir. Aynı şekilde ölüm cezasının kaldırılması konusunda da Ulusal Programda belirlenen çerçeveye uygundur. Bu bakımdan ABnin Türkiye İlerleme Raporunda bu konularda yapılan değerlendirmeler ve yöneltilen tenkitler haksız ve mesnetsizdir. Bu eleştirilerin haklı bulunmasının, Programda ortaya konulan ortak siyasi iradeyi 8 ay sonra sorgulamak anlamına geleceği açıktır. MHP YAPICI YAKLAŞIMINI SÜRDÜRECEK MHPnin de AB ile ilişkilerin ve üyelik sürecinin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesini samimiyetle istediğini vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti: Önümüzdeki dönemde AB ile uyum sürecinde Ulusal Programda yer alan hedef ve esaslar doğrultusunda daha ileri adımlar atılmasının gerektiği bilinmektedir. MHPnin demokratikleşme, insan hakları ve temel özgürlükler konularına yaklaşımını belirleyen temel ilkeler, eşit vatandaşlar olarak Türk milletini oluşturan bireylerin onur ve hasiyeti ile milli birlik ve bütünlüğümüzün her şarttan korunması ilkeleridir. Devlet-toplum ilişkilerinin insan haklarına saygı zemininde ve demokratik esaslara uygun olarak şekillendirilmesi, Türk milletinin daha sağlıklı ve güçlü bir demokratik sistem özlemini de karşılayacaktır. MHP, bu konulardaki yapıca yaklaşımını önümüzdeki dönemde de sürdürecektir. Bu konularda, Cumhuriyetin temel ilkeleri, devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğü ve üniter devlet yapısı çerçevesinde yapılacak düzenlemeleri MHP, kararlılıkla destekleyecek ve bunları etkin biçimde uygulanmasının da takipçisi olacaktır. KIBRISIN AB ÜYELİK SÜRECİ Bahçeli, raporda Kıbrıs konusunda yer alan ifadelerde Türkiye ve KKTCye yöneltilen eleştirilerin de haksız ve geçersiz olduğunu kaydederek, Kıbrıs sorununun çözümünde ilerleme sağlanamamasının temel nedeninin, tüm siyasi ve hukuki unsurlar göz ardı edilerek başlatılan Kıbrısın AB üyelik süreci olduğunu belirtti. Bu noktaya gelinmesinin başlıca sorumlusunun AB olduğunu ve bu konuda Türkiyeye söyleyebileceği fazla bir şey bulunmadığını ifade eden Bahçeli, şöyle dedi: Türkiye, siyasi çözüm öncesi bölünmüş Kıbrısın ABye üye alınmasını kabul etmeyecektir. Böyle bir gelişme halinde kaçınılmaz olarak almak durumunda kalacağı tedbirler esasen açıklanmıştır. ABnin çok yönlü sonuç ve yansımaları olacak. Böyle bir noktaya gelinmemesi için gereken basiretle hareket edeceğine olan ümidimizi korumak istemekteyiz. Kıbrısın bu şekilde AB üyeliği ile Türkiyenin üyelik süreci arasında bir seçim yapmak, Türkiyenin arzusu değildir. Ancak, Türkiyenin, AB için Kıbrıs konusunda ödeyeceği herhangi bir bedel yoktur. Buna karşılık Kıbrıs için ödemeye hazır olduğumuz bedelin ise sınırsız olduğu bilinmelidir. ABnin böyle bir denklemi Türkiyenin önüne koyması, kendi çıkarlarına da hizmet etmeyecektir. Devlet Bahçeli, Türkiye ile AB ilişkilerinin yapıcı bir zeminde ilerletilmesi için tüm taraflara önemli görev ve sorumluluklar düştüğünü vurgulayarak, Burada çifte standartlara, ayrımcılığa ve önyargılı yaklaşımlara yer olmamalıdır. Türkiye bu konuda üzerine düşeni kararlılıkla yerine getirmeyi sürdürecektir. Aynı anlayışın ABye de hakim olmasını beklemek en doğal hakkımızdır dedi. | ||||
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||