| | | | Bu artış hızının devamı halinde 2004 yılı ihracat rakamının rahatlıkla 60 milyar doları geçeceğini ve 65 milyar dolara yaklaşacağını söylemek zor görünmüyor.
DEMİR-ÇELİK SEKTÖRÜ YİNE LİDER
Ekim ayı ihracat artışında sektörlerin genel durumuna baktığımızda demir çelik sektörünün liderliği yine elinde tuttuğunu görüyoruz. Geçen yılın Ekim ayına kıyasla yüzde 68’lik artışla bu sektörde toplamda yaklaşık 900 bin dolarlık ihracatın gerçekleştirildiği dikkati çekiyor.
Diğer aylara oranla Ekim ayında madencilik sektörünün atağa geçtiğini ve yüzde 34’lük bir artış hızı yakalayarak geçen yılın Ekim ayına kıyasla ikinci artış büyüklüğünü yaşatan sektör olarak karşımıza çıkıyor.
Demir çelik ve madencilik sektöründeki artış hızlarını, yüzde 34’lük artışla otomotiv sektörü, yüzde 30’luk artışla petrol ürünleri, yüzde 26’lık artışla elektrik-elektronik, yüzde 25’lik artışla makine sektörü izliyor.
Tarım ve hayvancılık sektöründeki ihracat artış yüzdeleri ise maalesef iç açısı görünmüyor. Hayvansal ürünlerde yüzde 0.4, bitkisel tarım ürünleri ihracatında ise yüzde 0.6’lık artışlar üzerinde düşünülmesi gereken rakamlar olarak dikkatleri çekiyor. Ayrıca hazır giyim ve konfeksiyon sektöründeki artış rakamı da geçen yılın Ekim ayına kıyasla sadece yüzde 3 seviyelerinde.
Tekstilde halıcılık sektörünün ise Ekim ayında silkindiğini ve üzerindeki durgunluğu attığını görüyoruz. 2003 yılı Ekim ayına kıyasla 2004 Ekim ihracatında yüzde 23’lük artış hızı ile halıcılık sektörünün atağa geçtiğini gözlemliyoruz.
YIL SONU HEDEFLERİ TUTACAK
Türkiye’nin ihracat yol haritası niteliğinde karşımıza çıkan ve takdire şayan olan Dış Ticaret Müsteşarlığımızın hazırlamış olduğu İhracat Stratejik Planı’nda 2004 yılı sonu itibariyle telaffuz edilen 60 milyar dolarlık, 2006 sonu itibariyle de 75 milyar dolarlık ihracat rakamları yakalanacağa benziyor.
Göstergeler, 2004 yılı sonu itibariyle ihracat rakamının yüzde 32’lik bir artış hızıyla yaklaşık 62-63 milyar dolar aralığında olacağını gösteriyor. 2005 yılı sonunda ise ihracatın 70 milyar dolar sınırını rahatlıkla geçeceğini söyleyebiliriz.
İhraç ürünlerinde fiyat artışlarının 2005 yılında çok fazla olmayacağını ve bu nedenle rakamsal bazda 2005 yılı ihracat artışının bu seneye kıyasla biraz daha düşük seyredeceğini ama buna rağmen genelde öngörülen en az yüzde 15’lik bir artış hızıyla bile rahatlıkla 70 milyar dolar sınırını geçebileceğini öngörmek zor görünmüyor.
İTHALAT ARTIŞI DA GÖZ ARDI EDİLMEMELİ
Türkiye’nin ihracatındaki artış sevindirici. Ancak ithalattaki artışı da göz ardı etmemek gerekiyor. İhracattaki ilk on aylık artış yüzde 30’ları geçse de ithalattaki artış yüzde 45’lere dayanıyor.
Halen cari açık sıkıntısı devam ediyor. 2004 yılında her ay ortalama 1.2 milyar dolar cari açık verildiği düşünülecek olursa ihracattan elde edilen dövizi ithalatın tekrar yurtdışına çıkardığını görüyoruz. Sayın Bakanımız Kürşad Tüzmen’in de bir basın açıklamasında dile getirdiği gibi, ithalat ihracattan gelen dövizi yutuyor.
Cari açıktaki büyüme, ihracattaki artışa yeteri kadar sevinmemizin önüne geçiyor. Ülkedeki ihracat-ithalat dengeleri, bir aile şirketindeki büyük kardeşin kazandığının küçük kardeş tarafından har vurup harman savrulmasını andırıyor. İhracat ülkeye döviz kazandırmak için yapılır temel kuralına Türkiye’de göstergeler meydan okuyor adeta. | |
Bankaların kara tahtaları siliniyor
İhracat Ekim'de rekor tazeledi
