| | | | Kürşad Tüzmen, Dış Ticaret Kompleksi’nde düzenlenen “Türk Eximbank 2003 Hedefleri ve Yeni Düzenlemeler” konulu basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Tüzmen, “Doların olması gereken değerini nasıl görüyorsunuz?” sorusu üzerine, Türkiye’de ithalatın ihracatı karşılama oranının çok önemli olduğunu, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde bu oranın yüzde 70’in üstüne geldiğinde daha istikrarlı tablo izlendiğini, 60’lara doğru inince Türkiye’nin büyük sıkıntılara gebe olduğunu söyledi.
“Bence şu sırada refleks değil, proaktif olmak gerekir” diyen Tüzmen, “Bağımsız kuruluşlarla ilgili herhangi bir yorum yapmaya gerek yok. Onların bağımsız hale getirilmesinin nedeni, bu kuruluşların bağımsızlıklarını tartışılır hale getirmeden orada daha erken, aktif olarak hareket etmeleriyle bu bağımsızlıklarını kazanırlar” diye konuştu.
Dünyada bunun böyle olduğunu, hiç kimsenin konuşmasına gerek kalmadan bu tip kuruluşların ikaz ve yorum almadan bunu yaptıklarını ifade eden Tüzmen, “Beceri, ustalık buradadır. Dünyadaki diğer bu tip kuruluşların çalışma tarzı, ülkelerin içinde bulundukları duruma göre hareket ederler, yönlendirirler, gündem tayin ederler” dedi.
“GELİŞMELERİ ISKALAMAMAK LAZIM”
Türkiye’de ihracat artışının normal olarak devam ettiğine ve konjonktürel gelişmeler olduğuna işaret eden Tüzmen, şunları kaydetti:
“Iskalamamak lazım. Şu anda belli tehdit unsurlarının fırsat unsuru haline gelmiş olduğu dönemler olur. Normaldir. İhracat artışımız vardır. Bazı şeyler sezonsaldır, bazı şeyler de konjonktürel... Ani şeyler hemen sizi etkiler. Siz yurtdışında belli pazar büyüklüğüne erişmişseniz, ihracatçınız özveriyle o piyasalarda tutunma becerisini göstermiş, kar etmeden hala o pazarlara mal sevkiyatında bulunabiliyorsa bunu bir ülkeden diğer ülkeye kaynak trasferi haline getirmeden normal ihracat artış trendine bakarak ayarlamalar yapmanız gerekir. Bugün Türkiye’ye siparişler kayıyor. İstemezdik ama Uzakdoğu’da bir hadise var. SARS dolayısıyla buraya geliyor. Böylesine bir tehdit unsurunu fırsat unsuru haline getirmemiz bizim elimizde olan birşey değil ama ortada bir gerçek var, şu anda siparişler Türkiye’ye kayıyor. Siparişler buraya kayarken Türkiye’deki ihracatçının böylesine bir ortamda bu siparişleri tam karşılama, bu siparişleri zamanında bu şekildeki bir kur dolayısıyla karşılayamama durumuna gelmesini ileride kim kime nasıl izah edecek? Bu anlıktır. Bu zamandan yararlanmamız gerekir. Ondan sonra yine kendimize göre ayarlamanızı yaparsınız. Bırakın kendi serbestisi içerisinde gitsin. Baştan konan programları görüyorsunuz. 1 milyon 700’ü ne zaman yapacaksınız? Eskiden konan programda bir milyon 700 gözüküyor. Son 1 ayda mı, 2 ayda mı yapacaksınız? Ortada kur...”
“HATALARI TEKRARLAMAMAMIZ LAZIM”
Kürşad Tüzmen, “Dolayısıyla bizim şu aşamada ortalığı çok fazla bulandırmadan akıllı, rasyonel davranmamız gerekir ve bence burada bu değerli arkadaşlarımızın bu çalışmaları yaptıklarını görüyorum ve önümüzdeki dönemde de kurun kendi içerisinde güzel bir dengeye kavuşacağına inanıyorum” diye konuştu.
Tüzmen, bir başka soru üzerine, kurun bu dengeye hataları tekrarlamayarak kavuşacağını belirterek, “2000 ve 2001’de yaptığımız hataları tekrarlamamız lazım. O dönemde de biz söyledik. Dedik ki (Hatayı herkes yapabilir. Aynı hatayı 2 kere yapmamak esastır.) 2 kere yapıldı. 3. kere hiç yapılmaması lazım” dedi.
Başka bir soru üzerine de Tüzmen, “Ben kişileri konuşmuyorum. Prensipleri konuşurum. Burada benim için siyasetçi olarak kişiler önemli değil. Benim görevim, prensipleri, ilkeleri konuşmaktır” dedi. | |
Bankaların kara tahtaları siliniyor
Cari açık 5 kat arttı: 2.3 milyar dolar