|
TÜSİAD'tan yeni hükümete mesaj İSO: İstikrarsızlık büyümeyi frenliyor Küçük: Siyasetçi Anka Kuşu kadar şanslı olmayacak Küçük: Sanayinin karanlık yılı 2001 Küçük: Rehabilitasyondan iz yok Türker: IMF kredisi 2003'e kalmayacak |
|||
3 Kasım erken genel seçimi öncesinde ekonomide nispi bir iyileşme hissedilirken sanayinin de bir önceki yıla kıyasla üretimini artırdığının görüldüğüne işaret eden Küçük, sanayi üretiminde Mart ayında başlayan iyileşmenin takip eden aylarda da devam ettiğini, yılın ilk sekiz ayında geçen yılın aynı dönemine göre sanayide yüzde 8, imalat sanayinde yüzde 9.3 oranında bir büyümenin ortaya çıktığını vurguladı. Bir yıl önce aynı dönemde sanayinin yüzde 7.4, imalat sanayinin yüzde 8.2 oranında küçüldüğünü hatırlatan Küçük, şunları söyledi: Bu karşılaştırma, sanayi sektöründe 2001in ilk sekiz ayında yaşanan daralmanın bu yılın ilk sekiz ayında telafi edildiğini ve çok küçük de olsa artıya geçildiğini göstermektedir. Ekonomik göstergeler, programda 2002 yılı için öngörülen, büyüme, enflasyon ve ihracat hedeflerinin yıl sonu itibariyle yakalanacağına, hatta bu hedeflerin bir miktar üzerine çıkılabileceğine işaret etmektedir. Ancak, gereken önlemler alınmadığı takdirde, bu olumlu gidişin kalıcı olmayacağı ve 2003e yönelik bazı tehlikeler olduğu yönünde endişeler taşımaktayız. Zira, büyümenin kalıcı ve sürekli olması için, bu tablonun arka planında yer alan, bazı önemli dengesizliklerin giderilmesi gerekmektedir. YATIRIMLARIN ARTMASI ZORUNLU Tanıl Küçük, ekonomide kalıcı iyileşmenin sağlanması için, sabit sermaye yatırım harcamalarının artmasının şart olduğunu söyledi. Yatırım yapmadan, üretimde artış, büyüme ve kalkınma sağlanamayacağına dikkat çeken İSO Başkanı, Türkiyenin bu alanda devamlı olarak kan kaybettiğini vurguladı. Küçük, şöyle konuştu: Rakamlar, Türkiyenin, yerli ve yabancı yatırımcı açısından, tüm cazibesini, neredeyse yitirdiğini göstermektedir. Uygulanan yanlış politikalar sonucunda doğrudan yatırımları ülkemize çekmek bir yana Türkiye, kendisi, sermaye ihraç eden bir ülke durumuna gelmiştir. Kendi sanayicimiz, rekabet gücünü korumak adına, çevre ülkelere giderken, yurtdışından, yatırımcıların ülkemizde yatırım yapması nasıl beklenebilir? Yatırım oranlarımızdaki düşüşün ve uluslararası doğrudan yatırımlardan pay alamamanın ne anlama geldiğini bugün yeterince hissetmiyor olabiliriz. Ama bu durumun vahim sonuçları, önümüzdeki yıllarda daha çok hissedilecek ve o zaman telafisi çok daha güç olacaktır. Geçici tedbirlerle, bugünü kurtarabiliriz -ki o da şüpheli- ama önlem almaz, kalıcı düzenlemeler yapmadan böyle devam edersek, geleceği tamamen kaybedebiliriz. UMUDUMUZU KORUYORUZ Sanayiciler olarak tüm olumsuzluklara rağmen umutlarını koruduklarını ve her zaman olduğu gibi üretim mücadelesine devam ettiklerini belirten Küçük, konuşmasını şöyle sürdürdü: Ancak, üretime çok daha sağlam bir zeminde ve çok daha iyi koşullarda devam etmek istiyoruz. Türkiyenin yatırım ve üretime uygun bir iklim yaratması, tasarruf, yatırım ve üretim üçgenini iyi işler hale getirebilmesi için köklü adımlar atması gerekmektedir. Türkiye, sanayicisiyle, çalışanıyla, esnafıyla, köylüsüyle, toplum olarak çok ağır bir bedel ödemiştir. Bu bedelin boşa gitmemesi için yapısal değişimin hızlandırılması şarttır. Siyasette, hukukta, kamu yönetiminde ve ekonomide yapısal dönüşümler gerçekleştirilmediği sürece, Türkiye sorunlarını çözemeyecek ve zaman kaybetmeye devam edecektir. ADIM ATMA SIRASI ŞİMDİ ABDE Avrupa Birliği ile ilişkilerin siyasi boyutun ötesinde, ekonomik yönüyle de büyük önem taşıdığını vurgulayan Tanıl Küçük, TBMMden olağanüstü bir süratle çıkan reform paketi ile Türkiye siyasi kriterlere uyum konusunda üzerine düşen önemli bir yükümlülüğü yerine getirmiştir. Söz konusu yasal ve anayasal değişikliklerin uygulamasına yönelik düzenlemeler de yapılmaktadır. Henüz tüm eksiklerimizi tamamladık diyemesek de Türkiye kararlılığını göstermiştir. Bu çabaları değerlendirerek adım atma sırası şimdi Avrupa Birliğindedir dedi. Ekonominin önümüzdeki dönemde izleyeceği rotayı etkileyebilecek diğer önemli gelişmenin ise ABDnin olası Irak harekatı olduğunu belirten Küçük, Türkiyenin Körfez savaşında büyük maddi kayba uğradığına ve kayıplarının telafisinin de mümkün olmadığına işaret etti. Bölgedeki bir savaşın yaratabileceği olumsuzluklara dikkat çeken Küçük, Iraka müdahalenin kaçınılmaz bir hal alması durumunda Türkiye, ekonomik kayıplarının karşılanmasını güvenceye bağlayacak bir politika izlemelidir dedi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||