| | |
| Kamuoyu yoklamaları, Edmund Stoiber’i aylarca ön sırada gösterdi, ama şimdi durum iyice kritik hale geldi. Muhafazakarlar ilk parti olarak çıkarsa, liberallere güveniyor. Ya büyük koalisyon kurulursa? İşte o zaman şef olarak kalması şüpheli.
“Nereden geldiğimi biliyorum, geldiğim yeri unutmadım” sözlerini sık sık kullanan Gerhard Schröder, 1944 yılında işçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Aynı yıl babası savaşta ölen Schröder beş kardeşi ve tuberküloz bir üvey babayla yoksulluk icinde büyüdü. Önce satıcılık öğrenen Schröder, daha sonra akşam okuluna giderek hukuk tahsili gördü ve bir süre avukatlık yaptı.
Futbolu çok seven Başbakan’ın bir Amerikalı diplomata, “toplum içinde onaylanmak için bir zenci gibi koşturdum” dediği bilinir. Yani Schröder, hırsı ve mücadeleci ruhuyla tam bir sınıfsal yükseliş gösterdi. Schröder protestandır.
1986 YENİLGİSİNDEN DERS ALDI
Gerhard Schröder çocukluğunda olduğu gibi SPD içinde de kendini göstermek icin büyük bir mücadele verdi. İktidarı sevmeyenin siyasette işi olmadığını düşünen Schröder, pragmatik sosyalist olarak tanınır. Schröder, ilk kez 1980 yılında Federal Parlamento’da yerini aldı, Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanlığı için başvururken Willy Brandt’ın desteğini çoktan garantilemişti. Ama 1986 yılında kıl payıyla eyalet başbakanlığın kaçırdı. Schröder bundan çok şey öğrendiğini söylüyor.
ÖRNEK EŞ; ŞARAP, PURO VE FUTBOL TUTKUNU
Eleştirmenler Gerhard Schröder’in başarısındaki gizi hala ortaya çıkaramadı, ama Schröder’in annesine çok düşkün olduğu, 4. karısı Doris Köpf’e taptığı söyleniyor. Hiç çocuğu olmayan Schröder, eşlerinin çocuklarına babalık yaptı. Tutkulu bir skat oyuncusu olan Schröder, modern sanat kadar iyi şaraptan da anlar. Cohiba purosu içip normal bir hayat sürmeye çalışan Schröder futbol takımlarından Borussia Dortmund’u tutar.
İŞVERENLERİN YOLDAŞI
Pek çok kişi için Schröder prensipleri olmayan bir kişi. Marks yerine ‘Macht’ yani iktidari seçen Schröder, işverenlerin yoldaşı olarak biliniyor. Değişimden yana olan Schröder, hiçbir şey elde edememektense uzlaşmanın daha iyi bir yol olduğuna inanıyor ve hislerine güveniyor.
Schröder’in medya ile arası çok iyi. Son derece sadık olan Schröder kendine yapılan iyiliği de unutmuyor. Kendine iyilik yapanları ise, O’na zarar vermeye daha doğrusu artık ihtiyacı olmayana kadar yanında taşıyor. Birisine psikolojik baskı yapacaksa da başkalarını kullanmayı iyi biliyor.
Stoiber ve Schöreder’in adayın aileye bakışları farklı. Stoiber kendine her türlü desteği veren ama arkasında duran eşinin politikaya karışmasından hoşlanmazken Schröder, eşinin önemli bulduğu konularda kamuoyuna açıklama yapacak boyutta ön planda olmasına ‘hayır’ demiyor. | |
