|
Bunun üzerine Tasarruf edelim, vergiyi düşürelim sloganıyla ortaya çıkan hükümet 2000 yılı için öngördüğü vergi reformunu hayata geçirmeyi daha kolay başardı. Hükümetin en önemli projelerinden biri emeklilik reformu oldu. Reform, devlet tarafından da desteklenen özel emeklilik sigortasını teşvik ediyor ancak bu yeni uygulamanın olumsuz etkisinin ne olacağı henüz bilinmiyor. 11 EYLÜL OLMASA HÜKÜMET SINIFTA KALACAKTI Çevre vergisinden gelen paralar hükümet kasasını epey doldurmasına rağmen emeklilik primlerinin arttırılması gerektiği şimdiden konuşulmaya başlandı bile. Hükümetin Maliye Bakanı Hans Eichel, ilk yıllarda UMTS-görüntülü cep telefonu lisanslarından elde edilen milyarlık gelirin yardımıyla bütçeyi konsolide edebilmesiyle ün yaptı ancak sert tasarruf planları bile maalesef beklenen ekonomik canlanmayı sağlayamadı. Bakanın 2004 yılında denk bütçe sağlanacağına dair verdiği söz ABden gelecek uyarı mektubunu geçen yıl engelledi ama bugünlerde yine mektubun yola çıkacağından söz ediliyor.
Hükümetin 2003 yılı bütçesi için yaptığı hesaplar olumlu görünüyor ama işsiz sayısı hala 4 milyonun üzerinde. Oysa Başbakan Schrödere oy getiren önemli unsurlardan biri de işsizliği 3,5 milyona düşüreceğine dair verdiği sözdü. Schröderi seçimlerin yaklaştığı bu günlerde olduğu gibi işsizlikle mücadelenin yoğun bir biçimde tartışıldığı bir yıl önce de Amerika ve 11 Eylül saldırıları kurtardı. Başbakan Schröder yaklaşık bir yıldır, işsizlik konusundaki başarısızlığını 11 Eylülün yol açtığı ekonomik konjonktüre bağlıyor. EN BÜYÜK MÜCADELE İŞSİZLİKLE Hükümetin başını ağrıtan bir başka olay da Çalışma Dairelerinin işsizlik konusunda çıkardığı istatistikler üzerinde oynanması oldu. Bu olay Çalışma Bakanının başını yediği gibi istihdam politikasıyla ilgili öngörülen reformların gerçekleşmesini de engelledi. Şimdi hükümet, Hartz Komisyonu adlı taslağıyla işsizlikle mücadelenin yeni yollarını arıyor ama üç yıl içinde işsiz sayısını yarıya indirecek bu taslağın sosyal adaleti zedeleyebileceği de biliniyor. OTTO SCHİLY EN BAŞARILI BAKANLAR ARASINDA Dört yıllık hükümetin en başarılı bakanlarından biri de İçişleri Bakanı Otto Schily oldu. 11 Eylülden sonra ülke içindeki güvenliği ön plana çıkaran Schily, hazırladığı iki güvenlik paketiyle halkın da güvenini arttırmayı başardı. Söz konusu güvenlik paketleriyle Kızıl Ordu dönemindeki önlemlere geri dönülmesi, korku içinde olan Alman halkını fazla rahatsız etmedi. Federal Ordunun uluslararası müdahalelere katılması Sosyal Demokrat-Yeşiller Koalisyonu için Başbakan Gerhard Schröderi kendisi için Mecliste güven oylaması yapmaya götürecek boyutlara varan bir uyum mücadelesi oldu. GÖÇ YASASINI DA BU HÜKÜMET ÇIKARDI Schilynin adını duyuran bir başka girişim de göç yasa tasarısı oldu. Almanya tarihinde ilk defa Sosyal Demokrat-Yeşiller Hükümeti döneminde, AB ülkelerinden gelmeyen yabancılara da bazı haklar tanıyan bir göç yasası hazırlandı. Böylece 1973 yılında konulan göçü engelleme uygulaması kaldırılmış oldu. Bu yılın Mart ayında kabul edilen yasa aslında göçü sadece işverenlerin ihtiyacına göre düzenlenmesini öngördüğü için sinirliyor. Ancak bu sınırlamayla yetinmeyen muhafazakarlar, yabancılar yasasını da basitleştiren bu taslağı Anayasa Mahkemesine kadar taşıdılar. NÜKLEER SANTRALLERİN KAPATILMASI ANLAŞMASI Koalisyon hükümetinin iç politikada en önemli başarılarından biri de nükleer santrallerin kademeli olarak kapatılmasıyla ilgili işverenlerle vardığı uzlaşma oldu. Yıllardır süren bu tartışma 2020 yılında bütün nükleer santrallerin kapatılması ve yenilenebilen enerji kullanımına geçilmesi kararıyla sona erdi. Nitrofen ve BSE skandalları, çevreci parti Yeşillerin koalisyon ortağı olduğu hükümetin Tarım ve Sağlık Bakanlarının istifasına neden oldu. Tarım Bakanlığı üreeticiden sorumlu bakanlığa dönüştürüldü ve yeni önerilerle 2010 yılına kadar ekolojik ürünlerin pazar payının %20ye ulaşması gibi tarım sektöründe köklü bir değişim planlandı. Ancak sektör çalışanları ve uzmanlar yeni önerilere hala şüpheyle bakıyor. 8. KURBAN SAVUNMA BAKANI SCHARPİNG İstifasından üç yıl sonra eski Sosyal Demokrat lider Oskar Lafontaine yeniden sorun yaratmaya başladı. Daha fazla sosyal adalet talebiyle sosyal Demokratların pragma tik kanadını kızdıran Lafontaine solcu olanları da etrafında toplamayı başardı. Ancak Lafontainein sosyal demokrat ilkelerin yeniden tartışmaya açma girişimi çok başarılı olmadı. Bu da popülerliğini ön planda tutan Başbakan Gerhard Schröder ile sosyal demokrat partinin kabuk değiştirmesinin onaylanması anlamına geliyor. Schröder, dört yıllık dönem içinde acımasız kararlar da aldı. Çünkü hükümet 4 yıl içerisinde 8 bakandan oldu ve bunların yarısını Başbakan Gerhard Schröder görevden aldı. En son görevden alınan, silah firmalarının tanıtımı için çalışan bir ajansla ilişkisi ve görevini kötüye kullanma iddiaları yüzünden Savunma Bakanı Rudolf Scharping oldu. Sevgilisiyle verdiği pozlarla tanınan Scharpingin, Birleşik Arap Emirliği ile yapılan tank pazarlığında da hata yaptığı öne sürülüyor. | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||