| | | | Aydın İ. Çubukçu, 1 milyar 389 milyon dolarlık ihracatın, 686 milyon dolarının Tofaş’tan, 251 milyon dolarının Arçelik’ten, 198 milyon dolarının Beko’dan, 8.5 milyon dolarının da Aygaz’dan elde edildiğini bildirdi.
ARÇELİK VE TOFAŞ İKİ AMİRAL GEMİSİ
Koç Grubu’nun gelirlerinin önemli bir kısmının artık ihracat geliri haline geldiğine işaret eden Çubukçu, “Bu sebeple Koç Grubu olarak Türkiye’deki krizlerden az etkilenen bir grup olduğumuzu görmeye başladık” dedi.
Çubukçu, Tofaş’ın İSO araştırmasında birinci olmasının, kendilerini sevindirdiğini ve gururlandırdığını ifade etti.
Yıllar içinde Arçelik ve Tofaş’ın değişerek birinci olduklarına dikkat çeken Çubukçu, “Koç Grubu genelde birinciliği kendi dışında başka şirketlere kaptırmamıştır. İki tane amiral gemimiz olduğunu düşünüyoruz ve Tofaş amiral gemimiz de bu sene en tepe noktalarda” diye konuştu.
OTOMOTİV DİKKATLE ELE ALINMALI
Çubukçu, krizle birlikte otomotiv ürünlerine olan talebin azaldığını, ithal araçların payının arttığını belirterek, “150-200 bin kişiye ekmek sağlayan bir sektörün biraz daha dikkatle ele alınması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Çubukçu, Tofaş’ın başarısı için 2000 yılının Kasım ayında başlatılan değişim çalışmalarını anlatan Çubukçu, Doblo’nun üretiminin yanı sıra satış ve üretim şirketlerinin birleşmesiyle devam eden sürecin Tofaş’a ihracat ve üretim şampiyonluklarını getirdiğini bildirdi.
Verimlilikte de üst noktalara çıkıldığını bildiren Çubukçu, verimliliğin Doblo’nun üretiminin Türkiye’ye verilmesinin sebeplerinden biri olduğunu söyledi.
Geçtiğimiz aylarda tamamen Türk mühendisinin dizayn ettiği Albea modelinin üretimine başlandığını hatırlatan Çubukçu, bu modelin de Doblo’nun yanı sıra Tofaş için önemli bir ihracat kalemi olduğunu, 2 bin 200 adedinin İtalya’ya ihraç edildiğini söyledi.
Doblo’nun çeşitli versiyonlarının çıkmaya devam edeceğini, Marea’nın yeni versiyonunun da lanse edildiğini anlatan Çubukçu, “Bunların hepsi mühendislik gücü ve AR-GE ile elde edilen başarılar. Bunların tabii ki devam edeceğini biliyoruz. Belirli süreler içinde yeni arabalarımız muhakkak ki Türkiye’ye sunulacaktır” dedi.
Çubukçu, otomotiv sektöründe 2000 yılından bu yana devam eden bir kriz bulunduğunu ve otomobil üretiminin çeşitli nedenlerden dolayı gittikçe zorlaştığını kaydederek, krizle birlikte bütün ürünler gibi otomotiv ürünlerine olan talebin de azaldığını ve ithal araçların payının arttığını söyledi. Bu yılın ilk 6 aylık bölümünde satılan tüm otomobillerin yüzde 58’inin ithal, yüzde 42’sinin ise yerli olduğuna dikkat çeken Çubukçu, şunları söyledi:
“Buna üzülüyoruz. Otomotiv Türkiye’de çok önemli bir iş koludur bir sanayi dalıdır. Neresinden baksanız otomotiv sektöründe önemli bir duraklama var. Belki rakam vermek gerekirse ilk 6 ay sonunda Türkiye’de 16 bin 566 ithal otomobil satılmış, 11 bin 919 yerli araba satılmış, toplam üretim geçen yıla göre yüzde 2.5 azalmış, bütün üreticilerin de payları aşağı yukarı aynı oranda geri gitmiş. Burada herhalde devletimize düşen birtakım alınması gereken mesajlar var. Yaklaşık 25 bin kişinin çalıştığı bir otomotiv sektörü, bunun yan sanayiini ilave ederseniz 35-40 bin kişiye istihdam sağlayan bir sektör. Aileleriyle birlikte 150-200 bin kişiye ekmek sağlayan bir sektörün biraz daha dikkatle ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Ne de olsa bu sektör lokomotif bir sektör. Arkasından çekip getirdiği birçok başka sektörler var.” | |
İMKB'DEN ŞİRKET HABERLERİ
Bankaların kara tahtaları siliniyor
