 |
|
|||||
 |   |  |  | |||||||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||||||
  |
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| SATICILARIN AZLIĞI ETKİLİ OLUYOR Piyasadaki yükselişlerin kısa vadede bir miktar beklenenden hızlı olmasını da İMKB’nin genel yapısına bağlamak gerekiyor. Şöyle ki düzenleyici fonların hemen hiç çalışmadığı piyasamızda yükseliş zamanlarında olaşan artı değerlerin gerçek alıcıların piyasaya gelmesi kadar satıcı yetersizliğinden de kaynaklandığı bir gerçek. Ayrıca bu daha once de bu sayfalarda size izah etmeye çalıştığım İMKB-100’ün hesaplanmasında belli kağıtların çok etkin olması da yükselişlerin ve düşüşlerin abartılı olmasında başka bir etken. Hal böyle iken yatırımcının yapabileceği şey bence sadece ana trendi tahminden ibaret olabilir. Günlük değişimlerin fazla bir önem arzetmediği ve esas olanın ana trendler olduğu giderek daha net bir biçimde anlaşılmakta. ANA TREND GÜÇLÜ Bunları yazarken son haftaki yükselişin beklentim dışında olmadığını, ancak piyasada oluşan iyimser havanın biraz fazla olduğuna dair kuşkumu belirtmek için yazdığımı hemen söyleyeyim. Sadece belli hisselere dayanan ve genele yansımayan yükselişler maalesef yatırımcı açısından da büyük sıkıntı oluşturmakta ve küçük yatırımcıları adeta bir tahtadan başka bir tahtaya sürüklenmek zorunda bırakmakta. NTVMSNBC okurlarıyla birlikte olduğum son dokuz hafta içinde yorumlarıma hakim olan ana temanın ana trendin güçlülüğü olduğunu bir kere daha hatırlatmak istiyorum. Bu tip ana trendlerin temel özelliği umulmadık noktalarda gelebilecek alımların piyasaya gerçek anlamda düzeltme imkanı tanımaksızın hareketin devamı biçiminde karşımıza çıkmasıdır. Bu sebeptendir ki orta vadeli yatırımcılara baştan beri önerim, pozisyon bozmadan orta vadede ilk hedef olarak belirttiğim 16 bin seviyelerini beklemeleri oldu. Şuna da şüphem yokki, trendden endişelenip pozisyon değiştirenlerdense koruyanların çok daha net kazançlar elde ettiler. 2002’YE UMUTLU BAKIŞ … Borsa yatırımcıları gayet iyi biliyorlarki 2001 yılı gerçekten her türlü krizin yaşandığı ve tabiri caizse başımıza gelmedik olayın kalmadığı bir yıl oldu. 2002 ise şu anki görünüm itibariyle daha iyi geçmeye aday. Ancak bizim piyasamızın temel özelliği hem iyimser hem de kötümser havaları ciddi anlamda abartması. Yılın son haftasındaki atmosfere bakılırsa Ocak ayının çok hızlı yükselişlere sahne olacağı fikri yatırımcıya empoze edildi diyebilirim. Ama ben bir ay içinde olabilecek hızlı yükselişlerdense daha uzun süreye yayılabilecek bir trend hareketinin daha sağlıklı olacağını düşünüyorum. 2002’nin genel anlamda siyasi bir kriz yaşanmaması durumunda borsa açısından olumlu bir yıl olacağını düşünüyorum. Bu olumluluk fikri bize hızlı bir ralli mi getirir yoksa düzeltmelerle hisse bazı bir yıl mı dersiniz ben ikinci şıkka daha çok ihtimal veriyorum. Özellikle şirket bilançolarında rahatlama belirtileri görünmeksizin piyasanın ciddi bir ralli yapması temel anlamda mantıklı görünmüyor. Benim kişisel projeksiyonum 15.000-17.000 bandına ilk üç ay içinde ulaşabilecek ve ardından belli bir sure belki bir üç ayda bu yaşanan yükselişin düzeltmesini yaşayacak bir piyasadır. Gerçek yükselişin daha doğrusu tarihi zirvelerin yakalanması yıl sonunu bulabilir. Bütün bunları yazarken gelebilecek olumlu haberlerin bu yükselişi hızlandırabileceğini aksine siyasi istikrarsızlığın ara trend kırılmalarına yol açabileceğini de aklımın bir köşesinde tutuyorum. 14.500 ÖNEMLİ ! Ocak ayının ilk haftasında piyasadaki genel kanı hızlı bir yükseliş olabileceği ise de ben yine de grafiklerin bana gösterdiği yolu takip etme niyetindeyim. Bence ilk direnç noktamız olan 14500’ün bu hafta kırılması sürpriz olur. Bu sebeple kısa vadecilerin dikkatli olmasında yarar var. Olası gevşemelerde ise 13.400 ilk destek ve kısa vadeli alım noktası olarak beklenebilir. Yılbaşı sonrasındaki kısa hafta için beklentim 13.400 ile 14.500 arasında hareket edebilecek ve haftalık bazda bir miktar artı kapatabilecek bir piyasadır. KISA VADEDE RİSK OLABİLİR ! Orta vadede pozisyon almış ve ana trende yatırımcılar için herhangi bir işlem yapma gereği görünmüyor. Bu tarz portföyler için 15 bin seviyesinin üzerisi ya da orta vadeli bir stoploss kırışı olmaksızın işlem yapmak gereksiz olur. Kısa vadede her ne kadar piyasada olumlu bir hava varsa da kanımca mal alımı için 13.400 seviyelerinin görülmesinde yarar var. Tabiki destek olarak belirttiğimiz bu nokta piyasanın cari fiyat seviyelerinde işlem görmesi halinde haftasonuna doğru kendisini daha yukarıya çekecektir. Bu durumda kısa vadeli alım da makul olabilir. STOPLOSS NOKTALARI Her ne kadar trend güçlü görünse ve stoploss ihtimali az olsa da borsada bunları da göz önünde bulundurmak durumundayız. Bu hafta için stoploss noktamızı kısa vadede 12.700 orta vadede ise 12.000 seviyesine koyuyoruz. Beklenmedik bir şey olur ve bu seviyelerin altında kapanışlar olursa pozisyon kapatmakta yararlı olur. 2002 yılının hepinize bol kazanç ve sağlık getirmesini diliyorum. | ||||
| |
|||
 Bankaların kara tahtaları siliniyor |
|||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
Murat Turgut: Hareketli hafta bizi bekliyor