 |
|
|||||
 |   |  |  | |||||||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||||||
  |
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| Sonuçta bu nedenle ana şirketlerinde de grupta da karın çok da iç açıcı olmadığını ifade eden Özince, şöyle devam etti: “Ama ilginçtir şunu gördük bu kadar olumsuz ortamda dahi düzgün prensiplerle iş yapmak mümkün. Dalga oldukça su yutuyorsunuz ama Türkiye herşeye rağmen dinamikleri süren bir piyasa ve her halükarda da düzgün iş yapan eğer önceden imkanları varsa, imkanlarıyla mütenasip iş yapıyorsa bu dinamik piyasada işini sürdürebiliyor.” Özince, bu dönemde göreceli olarak özvarlıklarında da bir erimenin olduğunu fakat bunu zaman içinde kompanse edeceklerini bildirdi. TÜRK TOPLUMU İNANCINI YİTİRMİYOR Türk toplumunun acılara sabırla katlandığını, sisteme ve özellikle müesseselerine olan inancını yitirmediğini gördüklerini belirten Özince, bunun özgüvenlerini yitirmemelerinde büyük bir destek olduğunu kaydetti. Krizden en çok etkilenen sektör olan bankacılıkta, sadece bankacılığı değil bütün mali sektörü ilgilendiren çok önemli reformlar yapıldığına işaret eden Özince, “Gerçi bu reformlar oldukça hızlı yapıldığı için önümüzdeki dönemlerde buna adaptasyonda kademeli sıkıntılarımız olabilir ama bu da önemli ölçüde aradan çıktı” dedi. 2002’YE UMUTLA GİRMEK İSTİYORUZ Ersin Özince, konuşmasını şöyle sürdürdü: “2002 yılına umutla girmek istiyoruz. İnanıyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti’nin ve onun genç, dinamik bireylerinin kötümser olmaya hakları yok. Eksik olan hususu biraz inanç, aşk ve tutku olarak ifade edebilirim. Eğer inançla, aşkla, tutkuyla gayret edilirse, mevcut sistemin dahi Türkiye’yi içinde bulunduğu zor koşullardan çıkarmaya yeterli olabileceği peşin yargımız var. Tabii bunu gerçekleştirmek için çok da hayalperest olmamak lazım. Önemli bir milli dayanışmaya ve her birimin özellikle yetki ve sorumluluk sahibi ve gücü etkinliği olanların olumlu, gerçekçi, özverili çalışmasına ve katkısına gereksinim duyuyoruz.” Türkiye’yi zor günlerden çıkarmada, olumsuz koşulları olumluya çevirmede gerek finans sektörüne, gerek basına çok çok önemli görevler düştüğünü dile getiren Özince, liberal, bağımsız bankacılık ve liberal, bağımsız basının Türkiye’de çok olumlu birikim sağlayacağına dikkat çekti. Özince, daha sonra kendisine yöneltilen soruları yanıtladı. Ersin Özince, Yunan sermayeli Novabank’ın Sitebank’ı satın almasını değerlendirirken, “Bildiğim kadarıyla Sitebank çok büyük bir banka değildi. Dolayısıyla bu daha ziyade sembolik, en azından Yunan komşularımızın da Türk piyasasına inancıyla ilgili bence olumlu bir gelişmedir. Hiç yadırgamıyorum. Örneğin Şişe Cam bugün Yunanistan’da yüzde 25 pazar payına sahiptir. Yani ticaretimiz karşılıklı. Bankacılıkta da olsun” dedi. Genel Müdür Özince, Garanti-Osmanlı birleşmesiyle Türkiye’nin en büyük özel bankasının ortaya çıktığının hatırlatılması üzerine de şunları söyledi: “Çok güzel. Hayırlı bir iş. Türkiye’de bankaların daha büyümesinde yarar var ve buna da uygun ortam oluşacağa benziyor. Büyük bankalara konsantrasyon artacak. Yalnız büyük bankayı yaratmak marifet değil, muhafaza etmek ve ona uygun sermayeyi koymak marifet, bulmak buluşturmak marifet. Bakalım bunu becerebilecek miyiz?” DAHA AZ ÇALKANTILI BİR YIL OLACAK İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, 2002 yılına ilişkin beklentilerini dile getirirken, 2002 yılının bu yıldan daha az çalkantılı olacağının kesin olduğunu söyledi. Kamu bankacılığında bir küçülme beklediğini ifade eden Özince, “Kamunun küçülmesi kaçınılmaz. Mantık onu gerektiriyor. Zaten IMF’nin de ısrar ettiği hususlardan başlıcası o” dedi. Ersin Özince, her alanda, her sektörde haksız rekabetin ortadan kalkmasını istediğini, bankacılıkta yüzde 100 garantinin, kamu-özel ayrımcılığının mevzuat-uygulama yönünden kalkacağı günü yüzbinlerce küçük hissedarları adına merakla beklediğini söyledi. Özince, işlemlerden alınan komisyon ve kredi kartı faizlerinden şikayet edildiğinin hatırlatılması üzerine, İş Bankası olarak müşterilerini hakkaniyete uygun, tahsil edebilecekleri masraflara muhatap etmeye özen gösterdiklerini kaydetti. Fahiş addedilebilecek fiyatları yapmamaya çalıştıklarını belirten Özince, “Ama müşterinin de masrafsız, komisyonsuz bir bankacılık beklemesi gerçekçi değil” diye konuştu. EVLİLİK VE BİRLEŞME KONUSU Özince, İş Bankası olarak bir banka evliliği düşünüp düşünmediklerinin sorulması üzerine de, “Evlilik düşünmüyor değiliz ama evde kalmış psikolojisinde de değiliz” dedi. Ersin Özince, müşterilere yaklaşıma ilişkin bir soru üzerine de, “Müşteri kral hadisesinin bankacılığa yeni konan kurallarla bittiğini” söyledi. Koyulan risk kurallarıyla herkese kurallara uygun davranılmanın öngörüldüğünü bildiren Özince, şöyle konuştu: “Ersin Özince kaç para senin aylık bordron. Sen bu kadar kazanıyorsun. İş Bankası Genel Müdürüsün ama Citibank Genel Müdürü kadar kredi kartı limiti alamazsın. Aynen de alamıyorum. Bir banka 5 maaş kredi verebilir mensubuna. İş Bankası Genel Müdürü ile Citibank Genel Müdürü maaşları farklıysa, onun 5 maaşı ile benim 5 maaşım arasında fark var. Bu kadar basit.” | ||||
| |
|||
 Bankaların kara tahtaları siliniyor |
|||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
Özince'den 'aşırı iyimserlik' uyarısı
İş Bankası internet sitesi
