Home page
Haber Menüsü


Bülent Ecevit  
Ecevit Kıbrıs’ta BM çözümüne karşı
DSP lideri ve Başbakan Ecevit, Kıbrıs sorununun, BM ve AB’nin isteği doğrultusunda çözülmesi halinde Kıbrıslı Türklerin barış harekatı öncesi durumla karşı karşıya kalabileceğini öne sürdü.
Ankara
NTV-MSNBC VE AJANSLAR
 
    15 Kasım—  DSP Genel Başkanı ve Başbakan Bülent Ecevit, KKTC’nin kuruluşunun 18. yıldönümünü kutladı. Ecevit, KKTC’nin daima özgürlük ve esenlik içinde yaşamasını diledi. Ecevit, Kıbrıslı Türklere dünya tarihinin en ağır haksızlıklarının yapıldığını söyledi. 1960 başlarında uluslararası anlaşmaların gereği olarak Kıbrıs’ta Türklere bazı haklar tanındığını anımsatan Ecevit, 1963 sonunda bu hakların tümünün Kıbrıslı Rumlar tarafından işlemez hale getirildiğini ifade etti.  

   
 
       
    MSNBC News Kıbrıs'ta son şans-1
MSNBC News Kıbrıs'ta son şans-2 Çözüm siyasidir
MSNBC News AB Kıbrıs'ta BM çözümünden yana
MSNBC News "AB için Kıbrıs ödünü verilemez"
MSNBC News Türkiye'den Kıbrıs için hukuki atak
MSNBC News İrtemçelik: Hükümetteki görüş ayrılığı AB'ye engel
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Türkiye’nin baskısı ile Kıbrıslı Türklere yönelik terörizm ve soykırımın engellendiğini kaydeden Ecevit, Barış Harekatı ile de Kuzey Kıbrıs’ın bağımsızlığa ve esenliğe kavuştuğunu anlattı. Kıbrıslı Türklerin bu sıkıntılarla karşılaşmalarının nedeninin özgürlük ve haklarına sahip olma isteğinden kaynaklandığını kaydeden Ecevit, sözlerini şöyle sürdürdü:
       “Bütün engellemelere rağmen Kıbrıslı Türk kardeşlerimiz çok güçlü bir demokrasiyi kurdular ve yaşattılar. İnsan hakları bakımından bütün insanlığa örnek oldular. Bunun için bütün Kıbrıslı kardeşlerimizi kutluyor ve sürekli başarılar diliyorum. Türkiye dışında henüz hiçbir ülke KKTC’yi tanımadı. Ama er geç tanıyacaklar.”
       
“İKİ AYRI DEVLETİN ZORLA BİRLEŞTİRİLMESİ”
       Ecevit, AB’nin ve BM Genel Sekreterliği’nin istekleri doğrultusunda Türklerle Rumların adada birarada yaşamak zorunda bırakılmaları durumunda, Kıbrıslı Türklerin soykırım ve terörizmle karşı karşıya kalacaklarını ifade etti. Başbakan Ecevit, bu konuda direnenlerin çok ağır sorumluluk altında olduklarını söyledi.
       Ecevit, “Kıbrıs’ta Eğer bazı dış çevrelerin, Avrupa Birliği’nin ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği’nin şartları kabul edilirse, adada, barış harekatından önceki durumla karşı karşıya kalırız” dedi.
       Ecevit, “Kıbrıslı Türklerin, Rum egemenliğine girmesine asla razı olmayacaklarını” söyledi.
       
“RUMLAR EVLERİ İŞGAL EDECEK”
       İki ayrı devletin zorla birleşmesi durumunda ertesi günden itibaren Güney Kıbrıslı Rumların Kuzey’e akın edeceklerini, evleri işgal edeceklerini iddia eden Ecevit, şunları kaydetti:
       “Onun için biz asla Kıbrıslı Türklerin yeniden Rum egemenliği altına girmelerine razı olmayacağız, olamayız. Doğu Akdeniz haritasına bakan herhangi bir kimsenin görebileceği gibi KKTC’nin güvenliği sadece Kıbrıslı Türklerin güvenliği açısından değil, Türkiye’nin güvenliği açısından da çok büyük önem taşımaktadır.
       Kendisini Kıbrıs konusunda eleştiren DYP lideri Tansu Çiller’e de yanıt veren Başbakan, “Kıbrıs’ın gözden çıkarıldığını öne sürenlerin, aklından şaşmak gerekir” diye konuştu.
       
Çiller: Kıbrıs tepside sunulmak üzere

       
“DSP İLE UĞRAŞANLAR VAR”
       Ecevit, DSP ile uğraşanlar bulunduğunu bildirerek, “Biz içimizde sağlam durduğumuz sürece hiçbir senaryo, hiçbir gayret DSP’nin güçlenmesini engelleyemez” dedi. Ecevit her parti ile ancak özellikle de DSP ile uğraşanlar bulunduğunu bildirdi.
       Bunların kendisini kesinlikle üzmediğini, kaygılandırmadığını kaydeden Ecevit, “Partiler dışlarından değil, ancak içlerinden yara alabilirler. Biz içimizde sağlam durduğumuz sürece hiçbir senaryo, hiçbir gayret DSP’nin güçlenmesini engelleyemez” dedi.
       
“DSP’SİZ KOALİSYON OLAMAZ”
       Başbakan Ecevit, Türkiye’de son yıllarda DSP’siz koalisyon olamayacağının görüldüğünü ifade etti. 1997 yılında hükümette yer aldıklarını anımsatan Ecevit, bu süre içinde koalisyon ortakları ile birlikte çok başarılı işler yaptıklarını söyledi.
       Başbakan Ecevit, eğitim alanında büyük bir reform başlattıklarını, Doğu ve Güneydoğu’da yatırımları yeniden canlandırmaya yönelik önlemleri aldıklarını anlattı. 1999 yılı başında diğer partilerin, “tek güvenilen parti olarak DSP’yi görmelerinin sonucunda” bir azınlık hükümetini tek başlarına kurduklarını kaydeden Ecevit, bu arada da hiçbir yasa çıkartmalarına olanak verilmemesine karşın büyük hizmetler yaptıklarını kaydetti.
       
TERÖRE DARBE
       Bu sürede bölücü teröre ağır bir darbe indirdiklerini, yolsuzluklara karşı büyük bir mücadele verdiklerini ifade eden Ecevit, laiklik karşıtı akımların gücünün de bu dönemde kırıldığını söyledi. Başbakan Ecevit, bu hükümet döneminde AB’nin kapısının açıldığını, ekonomide yapısal reformların gerçekleştirildiğini, ancak son zamanlarda bazı engellerin ortaya çıktığını ifade etti. Bu engelleri de aşacaklarını bildiren Ecevit, çalışmaların büyük bir gayretle sürdüğünü söyledi.
       
TALİBAN’IN BEYHUDE MÜCADELESİ
       Konuşmasında Afganistan üzerinde de duran Ecevit, bu ülkede terörizme karşı yürütülen savaşın neredeyse başlamadan sona erdiğini kaydetti. Ecevit, “Bu, artık Taliban tarafından beyhude sürdürülen bir mücadele olacaktır” dedi. Başbakan Ecevit, Taliban’ın bazı yerlerdeki direnişinin daha fazla süremeyeceğini, birlikler arasında iletişimin koptuğunu ve Taliban’ın kaçıştığını söyledi.
       Kısa sürede sağlanan başarıya bakarak işlerin iyi olduğunu düşünmenin mümkün olmadığını da kaydeden Ecevit, konuşmasını şöyle sürdürdü:
       “Halen Afganistan’da yönetim ve siyaset bakımından ciddi bir boşluk vardır. Bir yandan da muhalefeti oluşturan gruplar ve etnik gruplar arasında kıyasıya bir rekabet vardır. Eğer süratle sağlıklı bir devlet yapısı oluşturulamazsa bu mücadele boşuna verilmiş olacaktır. Bu konuda en büyük katkı Türkiye’den gelebilir. Türkiye, 1920’lerden beri Afgan halkının her rejim altında en iyi dostu olduğunu göstermiştir.”
       
“TALİBAN MORAL ÇÖKÜNTÜYE UĞRADI”
       Taliban rejiminin kısa sürede çökmesinin nedeninin moral çöküntüye uğramaları olduğunu bildiren Ecevit, buna, Türkiye’nin Afganistan’daki terörizme karşı yürütülen mücadeleye katılma kararını açıklamasının yolaçtığını ifade etti. Başbakan Ecevit, Afgan halkının, Türkiye’nin İslam ülkeleri arasındaki en çağdaş, en güçlü ülke olduğunu ve ona karşı mücadele edilemeyeceğini bildiklerini söyledi.
       
“İSLAM LAİKLİKLE BAĞDAŞABİLİR”
       Türkiye Cumhuriyeti’nin İslamın laiklik ve çağdaşlıkla bağdaşabileceğini kanıtladığını kaydeden Ecevit, bunun bütün İslam aleminde benimseneceğine inandığını ifade etti. Ecevit, Afgan halkına çağdışı baskıdan ve terörizm baskısından kurtulmaları yolunda vereceği mücadelede başarılar dileyerek, Türkiye’nin yardımını her zaman yanlarında bulacaklarına inanmalarını istedi. Başbakan Ecevit konuşmasını, 2002 Dünya Kupası finallerine katılma hakkını kazanan Milli Takım’ı kutlayıp, başarılarının devamı dileğinde bulunarak tamamladı. Grup toplantısının başlangıcında, geçtiğimiz günlerde yaşamını kaybeden Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan için saygı duruşunda bulunuldu.
 
       
    TOP5 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları