|
2002'de vergi gelirlerinde yüzde 50 artış hedefleniyor Erhan Aslanoğlu'nun yazısı: 2002 Bütçesi ne kadar gerçekçi? Kerem Alkin'in yazısı: Gelir hedeflerinde gariplik var Ekonominin yarısı kayıtdışı Türkiye'nin üçte biri yoksul |
|||
TÜRMOB Başkanı Özyürek, düzenlediği basın toplantısında, hazırladıkları Vergi sistemine Bakış ve Öneriler ile Ekonomiye Bakış ve Öneriler başlıklı iki raporu kamuoyuna açıkladı. IMFnin dayattığı kur politikalarının Türkiye şartlarına uymadığını savunan Özyürek, dalgalı kur politikasından vazgeçilmesi gerektiğini, ekonomide yüzde 10 oranında küçülmeye neden olan bir ekonomik programın geçerliliğinden söz etmenin de mümkün olmadığını ifade etti. Özyürek, toplanan vergilerde reel olarak gerileme olduğunu, olağanüstü vergilerin sistemi bozduğunu anlatırken, ekonominin yüzde 50sinin kayıtdışı olduğu ortamda kayıtlı sektörün sürekli vergi ödediğini belirterek, diyoruz ki, servet beyanı uygulamasına tekrar dönülmeli. Yasal düzenlemelerde bu var, ancak altyapısı yok. Geçmişe sünger çeken bir af getirildikten sonra da, nereden buldun? sorusunu sorabilirsiniz. Daha önce hiç sormadığınız döneme yönelik sorarsanız servet kaçışına neden olursunuz. Biz bu soruların sorulabilmesini istiyoruz şeklinde konuştu. TİCARET-ÜCRET GELİRLERİ FARKLI VERGİLENDİRİLMELİ TÜRMOB Başkanı Özyürek, delegelerce onaylanmış bu raporlar kapsamında, ticaret geliri ile ücret geliri arasındaki vergi farkının 5 puandan 10 puana çıkarılması, enflasyon muhasebesinin mutlaka uygulanmasını önerdi. Devlet tahvili ve hazine kağıtlarındaki vergi istisnasının eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ve yatırım araçları arasındaki dengeyi bozduğunu öne süren Özyürek, mali güce göre vergi ilkesine daha fazla dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. VERGİ İADESİ SÜRMELİ Vergi iadesi uygulamasının, bütün malları içine alacak şekilde kalıcı olmasını istediklerini kaydeden Özyürek, şimdi bir moda çıktı. Bürokrasi kendi istediklerini, IMF vasıtasıyla dile getiriyor. KDV otokontrol aracı olarak düşünülmüştü. Uygulama yıllık olunca hiçbir etki vermiyor. Bu aylık olmalı ve bütün malları kapsamalı. Ücretliler biraz ek gelir sağlanıyor ve herkesi denetim elemanı haline getiriyor. Bundan niye kaçılır ki? dedi. KDV AŞAĞI ÇEKİLMELİ Ekonominin canlandırılması için KDVnin aşağı çekilmesi ve çok çeşitli oranların karmaşaya neden olduğunu gerekçesiyle bunların basitleştirilmesi görüşünü savunan Özyürek, yüksek vergiler nedeniyle tüketimden caydırıldığını, vergiye direnç oluştuğunu öne sürdü. Önerilerine Maliye Bakanlığının nasıl baktığına yönelik soru üzerine Özyürek, Ulustan farklı görünüyor Türkiye, kamuoyundan çekiniliyor yanıtını verdi. 2002 BÜTÇESİNE ELEŞTİRİLER Hazırlanan 2002 bütçesini de eleştiren Özyürek, yüzde 80 olan enflasyonun yüzde 35e inmesinin gerçekçi olmadığı çok açık dedi. ATV miktarında yüzde 90 artış öngörüldüğünü, taşıt vergilerinin de yüzde 78 artacağının kesin olduğunu öne süren Özyürek, 2002 yılında Türkiye ekonomisinin çok daha sıkıntılı olacağını savundu. Aynı uygulamaların sürmesi halinde daha fazla işletmenin kapanacağını, işsiz sayısının daha fazla artacağını, ekonominin küçülmeye devam edeceğini ve bu yılki kadar da vergi toplanamayacağını ifade eden Özyürek, yüzde 122ye yakın devalüasyon olmasına rağmen ihracatın patlaması gerekirken sadece yüzde 9 arttığını, turizm gelirlerinde de olması gereken patlamanın olmadığını söyledi. Özyürek, birinci önceliğin ekonomik canlanmaya verilmesi gerektiğini belirtti. BANKACILIK ALANINDAKİ UYGULAMALAR Bankacılık alanındaki uygulamalara da değinen Özyürek, yönetimi fona geçen bankaların sahiplerinin paraları kendi şirketlerine aktarmalarına bile bile müsaade edildiğini, özel bankaların yöneticileri gibi kamu bankaları yöneticilerinin de hesap verebilmesi gerektiğini, dokunulmazlık gelsin demenin, baştan keyfi davranılacağının işareti olduğunu savundu. Raporlar sümenaltında dolaştırılarak bankaların fona devredildiğini ve sahiplerinin de servetlerini yurtdışına çıkararak paşalar gibi yaşadığını iddia eden Özyürek, şöyle devam etti: BANKALAR DA BATMALIDIR Bankaların fona devri yanlış olmuştur. Bankalar da batmalıdır. Korunması gereken sadece halkın mevduatıdır. Şimdi fona devretmeyelim ortak olalım deniyor. Fona devredilecek bankalar olmasına rağmen fona devredilmiyor. BDDKya fon bankalarının yönetimini verdiğimizden itibaren kurul çalışamaz hale gelmiştir. Bankalar da tasfiye edilmelidir. Sadece mevduata güvence sağlanmalıdır. Bankacılık sektöründe hala çok ciddi sorunlar var. İHRACAT TEŞVİKLERİ Bu arada ihracat teşviklerinin son derece azaldığını anlatan Özyürek, hemen hemen tek teşviğin KDV iadesine indirgendiğini ve operasyonlar nedeniyle bunun, çok korkulan bir teşvik haline geldiğini söyledi. Organize Suçla Mücadele Yasası kapsamına hayali ihracatın alınmasının doğru olmadığını ifade eden Özyürek, hayali ihracatın eskiden beri var olduğunu, ancak oranın düşük olduğunu, son operasyonlar sonucu da bürokraside yaşanan tedirginlik nedeniyle iadelerin geciktiğini kaydetti. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||