|
FP'nin erteleme talebi reddedildi Fazilet Partisi'nde 'ret' şoku Erdoğan'dan Yenilikçilere: Sine-i millet ve 3. yola aldanmayın 'Sine-i millet' tartışması FP'yi böldü FP'de yeni parti hazırlığı hızlandı |
|||
Ancak mahkeme yetkilileri, teknik sorunlar bulunduğunu öne sürerek, kararın açıklanmasının Eylül, hatta Ekim ayına kadar ertelenebileceği olasılığından da söz ediyorlar. Yetkililer, AİHMnin RP ile ilgili kararını adli tatile gireceği 16 Temmuz tarihinden önce almaya çalışacağını belirtiyorlar. AİHM prosedürüne göre, herhangi bir dava hakkında alınan kararlar, 3 hafta sonra duyuruluyor. Bu da, kararın henüz tamamlanmayan bölümlerinin, bugünlerde kaleme alındığı anlamına geliyor.
Fazilet Partisi Milletvekili Şeref Malkoçun Anayasa Mahkemesine yaptığı dava ertelemesi basvurusu da Strasbourgdan dün iletilen bir sinyalin sonuncunda gerçekleşti. RPnin avukatı Hincker, muvekkilerine AİHMdeki kararın Temmuz ortalarında açıklanabileceğine dair işaret aldığı sinyalini verdi. AİHMDEKİ REFAH PARTİSİ DAVASI AİHM, RPnin Türkiyeye karşı açtığı davayı 16 Ocak 2001 tarihinde görmeye başladı. Necmettin Erbakan, Şevket Kazan ve Ahmet Tekdal, yöneticisi oldukları RPnin kapatılışına itiraz etmek amacıyla AİHMye başvurmuşlar, başvuruları mahkeme tarafından 3 Ekim 2000 tarihinde kabul edilebilir ilan edilmişti. 6 MADDE İHLAL EDİLİYOR AHİM, RP davasına Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) şu maddelerine dayanarak inceledi: Düşünce, vicdan ve inanç özgürlükleri ( AİHS 9. Madde), İfade özgürlüğü (AİHS 10. Madde), Örgutlenme özgürlüğü (AİHS 11. Madde), Ayrımcılığın yasaklanması (AİHS 14. Madde), Mülkiyetin korunması (AİHS 1 n°lu protokolun 1. Maddesi), Özgür seçim hakkı (AİHS 1 n°lu protokolun 3. Maddesi). RPnin avukatları, AİHMye yaptıkları başvuruda AİHSnin adil yargılanmayla ilgili 6. Maddesi, suçta ve cezada kanunilikle ilgili 7. Maddesi ve AİHSnin 7 n°lu protokolunun aynı suç için iki defa yargılanma ve cezalandırılmayla ilgili 4. Maddesini de gerekçe göstermişler, ancak AİHM başvurunun bu bölümlerini kabul edilemez ilan etmişti. RP, 16 Ocak 1998 tarihinde, Laiklik prensibine karsi faaliyetlerin odaği haline geldiği gerekçesiyle, 2820 saylı Siyasi Partiler Kanununun 101 b ve 103§1 maddeleri uyarınca Anayasa Mahkemesi tarafindan kapatılmıştı. Aynı yasanın 107. Maddesi geregince de tüm malvarliği Hazineye devredilmişti. Anayasa Mahkemesinde RPnin kapatılmasına ilişkin oylamada, iki yargıç (Haşim Kılıç ve Sacit Adalı) kapatılma kararının AİHMnin siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin içtihatlarıyla uyumsuz olduğu gerekçesiyle kapatılmaya karşı oy kullanmışlardı. Aynı yargıçlar, şiddete başvurmayan siyasi partilerin siyasi sahnede yeri olduğu ve şok edici ve rahatsğz edici fikirlerinin dahi çogulcu bir sistemde tartışma konusu olabileceği görüşlerini savunmuslardı. Dolayısıyla RPnin avukatları bu konuyu gündeme getirerek, örgütlenme ve ifade özgürlüklerinin ihlal edildiğini savundular. İÇTİHAT VAR RP davası, AİHMnin Türkiyede siyasi partilere getirilen yasaklamalarla ilgili ele aldıdğı ilk dava değil. Bundan önce, Sosyalist Parti (SP), Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) ve Özgürlük ve Demokrasi Partisi (ÖZDEP) Anayasa Mahkemesi tarafindan kapatıldıktan sonra AİHMye başvurmuşlardı. AİHM, bu 3 davada da Türkiyenin Avrupa İnsan Hakları Sözlesmesinin örgütlenme özgürlügüyle ilgili 11. Maddesini ihlal ettiğine hükmetmişti. RPNIN SAVUNMASI RP, AİHMye 500 bin dolarlık maddi tazminat istemiyle yaptığı başvuruda şu konuları ön plana çıkarttı: RPnin kapatılması AİHSnin 11. Maddesine aykırıdır. Laiklik prensibine aykırı davranan bir partinin kapatılmasının yasalarla öngörüldüğü doğrudur, ancak laikliğin öncelikli önemi RPnin programında açıkça dile getirilmiştir. RP hiçbir zaman ne anayasal düzene ne de laiklik prensibine karşi olmuştur. Kaldı ki laiklik kavramının uygulanışı da Türkiyenin iç gündem maddeleri arasındadır. RPnin kapatilmasına gerekçe olarak, bazı üyelerinin basında çıkan ifadeleri gösterilmiştir. Demokratik bir toplumda bu gereksiz bir uygulamadır. Kaldı ki bu ifadelerin sahibi üyeler RPden ihraç edilmiştir. Söz konusu ifadelerde kesinlikle şiddet çağrısı bulunmamaktadır. RP yöneticileri dini planda tavır aldıklari ve bu konuları siyasi tartişma gündemine taşıdıkları için cezalandırılmıştır. Dini felsefeye dayalı değerleri programına katan bir siyasi parti kurmak AİHSnin 9. Maddesi kapsamına girmektedir. RP yöneticilerinin din özgürlüğü ihlal edilmiştir. RP yöneticilerinin gördükleri dini eğitim ve esinlendikleri dini felsefe RPnin laiklik ilkesini çignediğinin bir göstergesi olarak sunulmuştur. Bu bağlamda, AİHSnin 9. Maddesine ek olarak, 14. Maddesi de ihlal edilmiştir. Yani RP yöneticilerine ayrımcılık yapılmıştır. Anayasa Mahkemesi, siyasi partiler kanununa yönelik düzenlemeleri iptal ederek, AİHSde öngörülen özgürlüklerin aksine RPnin hak ve özgülüklerini kısıtlamıştır. Bu da AİHSnin 17 ve 18. Maddelerinin ihlali anlamına gelmektedir. Kapatilma kararı sonrası RPnin malvarlığının Hazineye sevki de AİHSnin 1 n°lu protokolunun 1. Maddesine aykırıdır. Birkaç üyesinin ifadesi nedeniyle kapatılan RPye oy veren 6,5 milyon seçmenin istedikleri partiye oy verme haklari da ellerinden alinmis, boylelikle AİHSnin 1 n°lu protokolunun 3. Maddesi ihlal edilmiştir. RPnin gerçek kapatılma nedeni Türkiyedeki buyuk sirketlerin RPnin devletin bu sirketlere borçlanmalarini engellemek yonundeki politikasıdır. Bu şirketler (isim verilmiyor) bu politikanğn Türkiyenin yararona olduğunu bilmekle birlikte, kendi çıkarlarına aykırı olduğu kanısındadır. Bu şirketler basın aracılığıyla RPnin itibarini zedelemiş ve kapatılması için bürokrasiyi kullanmışslardır. TÜRKİYENİN YANITLARI Türk hükümeti ise AİHMye gönderdiği ön savunmasında şu ayrıntılara yer verdi: Laiklik ilkesi liberal ve çoğulcu demokrasinin öncelikli koşuludur. Laiklik prensibine uyan bir ülke toplumun dini prensiplere göre örgütlenmesine karşı çıkar. Laiklik Türkiye açısından diğer demokrasilere oranla daha önemlidir. Reaksiyoner İslami akımlar, günümüz Türkiye Cumhuriyeti açısından tehlike unsuru olmaya devam ediyor. Siyasi İslam, sadece bireyle Tanrı ilişkilerini değil, toplum ve devleti de organize etmek istiyor. Takkiye sistemini kullanan siyasi İslamın amacı şeriat devletidir. Demokratik sistemin ifade ve örgütlenme özgürlüklerini suistimal eden siyasi hareketlere karşı kendilerini korumaları militan demokrasinin bir gereğidir. Avrupa Parlamentosu tarafından 1996 yılında siyasi partilerin anayasal statüleri üzerine alınan bir kararda, siyasi partilerin programlarının AB sözleşmesinde tanımlanan hukuk devletinin anayasal temel prensipleri, insan hakları ve demokrasiye saygı duymaları gerektiği belirtilmektedir. RP, aktif olarak mevcut düzene karşı saldırgan bir tutum izliyor ve planlı biçimde bu düzeni yıkmak amacıyla işleyişinin önünü tıkamaya çalışıyordu. Yöneticilerinin halkı isyana itici ve güç kullanmaya teşvik edici söylemleri şiddete teşvik ve Cihat çağrısıdır. Bu durumda RPnin kapatılması demokrasiyi kurtarmak için alınmış ve Anayasa tarafindan öngörülmüş ihtiyati bir önlemdir. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||