|
Döviz kuru dalgalanmaya bırakıldı İş Bankası'nda dolar kuru, 1milyon Merkez Bankası aktif rol üstlenecek Uzmanlar: Devalüasyon lobisi galip IMF'den Türkiye'ye tam destek Dünya Bankası'ndan da destek geldi Bayar: THY ve Telekom için gerekeni yaptık Borsa yükselişte, dolar 780 bin lira |
|||
Türkiyede ekonominin nakit para akışı üzerine döndüğünü belirten yetkililer, herhangi bir nakit sıkıntısının ekonomiyi krize sürüklediğini ifade ediyorlar. Ayni kaynaklar, hükümetin bütçesi, salt vergi gelirleri ve borçlanma üzerine kurulduğunu ancak vergilerin öngörülen oranda toplanamadığını söylüyorlar. | |||||||||
ABye üye ülkelerde, hükümetler, öngörülen vergilerin yüzde 86 ile 103u toplarken, ABye aday ülkelerde bu oranın yüzde 68 ile 81 arası olduğunu, Türkiyede de son 5 yılın ortalamasının yüzde 46 ile52 civarında olduğunu belirtiyorlar. Türkiyede nakit para akışında kara paranın çok büyük bir oranda bulunduğunu söyleyen yetkililer, 45 ile 60 milyar civarında bir kara paranın bulunduğunu söylüyorlar. Komisyon yetkilileri, bu karar paranın ekonomide bulunduğunu, bunun hem iyi hem de kötü yönleri olduğunu vurguluyor. Tüm krizlere rağmen, Türk ekonomisinin ayakta durduğunu belirten yetkililer, bunun en büyük nedeninin kara para olduğunu altını çizerek vurguluyorlar. Türkiyede hükümetin kara para, yolsuzluk ve rüşvet konusunda mücadelesinin yeterince etkili olmadığına dikkat çeken yetkililer, sermaye akışlarının da kontrol altına alınması gerektiğini mali yapılanma ile bankacılık sisteminin tamamen gözden geçirilmesi gerektiğini vurguluyorlar. KRİZ Mİ DEĞİL Mİ? Avrupa Komisyonu yetkilileri, Türkiyede yaşanan ekonomik krizin başlangıcının siyasi bir nedeni olduğunu, ancak buna rağmen böyle bir ekonomik krizin çıkmaması gerektiğini belirtiyorlar. Yetkililer, yaşanan siyasi krizin normalde hiçbir ekonomik boyutu olmadığını hatırlatıyor. Ayni kaynaklar, Türkiyede başbakan veya Cumhurbaşkanı, ekonomik bir önlem üzerine tartışmadılar. Hiçbirisi, Türkiyenin IMF programından sapacağı yönünde bir açıklama yapmadı. Veya IMFye karşı çıkan bir açıklama yapmadı. Ayni şekilde, Hükümetin harcamaları arttıracağı yönünde bir açıklama yapmadı. Bu çerçevede, iki kişi arasında yaşanan küçük çapta bir siyasi krizin yaşandığını, ancak sağduyulu herkesin bu siyasi krizin Türkiyenin ekonomik programından sapmaya neden olmayacağını bilir seklinde konuşuyorlar. Yetkililer, buna rağmen, piyasaların karıştığını bunun da en büyük nedeninin, Türk ekonomisinde söz sahibi olan kişi ve kurumların ( özel sektör ) nabız tutmasını bilmediklerini ve iyi değerlendirmede bulunamadıklarını söylüyorlar. BANKACILIK SİSTEMİ Avrupa Komisyon yetkilileri, Türkiyede bankacılık sektöründe temelden bir yeniden yapılanmaya gidilmesi gerektiğini bildiriyorlar. Bankaların borçlanma oranları, para akışı, paranın kaynağı konusunda çok sorunlar yaşandığını bu yüzden de kara paranın serbestçe piyasada dolaştığını ifade ediyorlar. Cook ratiolarının Türkiyede uygulandığı taktirde, daha Türkiyede batan bankanın olmayacağı ve bu çerçevede de mali piyasalarda güvenin artacağını ileri sürüyorlar. EKONOMİK PROGRAM Avrupa Komisyonu yetkilileri, Türkiyenin ABye aday olduğunu hatırlatırken, Ankaranın Kopenhag kriterlerine uyması gerektiğini vurgulayarak, Kopenhag kriterlerinde ekonomik şartların da bulunduğunu hatırlatıyorlar. Serbest piyasa ekonomisi, rekabet ortamı, tekelcilikle mücadele, düşük bütçe ve kamu borçlarının bulunması gerektiğini söyleyen yetkililer, Türkiyenin bu hususlara da ağırlık vermesi gerektiğini söylüyorlar. Bu çerçevede, Türkiyede kısa vadede nakit sıkıntısı yaşanacağını, ancak IMF programına Ankaranın devam etmesi gerektiğini söylüyorlar. Bu bağlamda da kamu harcamalarının arttırılmaması, hatta aşağıya indirilmesi, kamu borçlanmasını sabitleştirmek, vergilerin zamanında ve beklenen oranda toplanması devam edilmesi gereken önlemler arasında yer aldığını söylüyorlar. Avrupa Merkez Bankası: Avrupa Merkez Bankası yetkilileri de Türkiyedeki mali krizi yakından izliyorlar. Türkiyenin de dahil olduğu Güneydoğu Avrupa ülkelerinden sorumlu müdürlük, Türkiyedeki mali sıkıntıları söyle anlatıyor. Pazartesi gününden itibaren, Türkiyede çok büyük ve önemli bir ekonomik çalkantı yaşanıyor. Bu ekonomik krizin büyük bir kısmi sanal bir kriz. Ortada bir nakit sıkıntısı var. Bankalar para sıkıntısına düştü. TCMBnin döviz rezervi oldukça yüksek. 25 milyar dolar civarında. Buna karşılık Türk Lirası bazında bir nakit sıkıntısı bulunuyor. Bugüne kadar, Türk Hükümeti, döviz kurunu kontrol ediyordu. Alınan kararlara bakıldığında, kambiyo kurunda dalgalanmaya bırakılıp, faiz oranlarını kontrol etmeye çalışacak. Ancak bu şekilde, enflasyon oranını ve hedef rakamlarda sapmanın yaşanmayacak. Ancak burada, kısa vadeli nakit sıkıntısı yaşanıyor. Overnight faizlere bakıldığında, %3800 ile 5200 arasında oranlar bulunuyor. | |||||||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||