| |
|
|
Fransız sismik araştırma gemisi Survoit; Fransız bilimadamları, TÜBİTAK ve İTÜ ile geliştirilen ortak proje kapsamında araştırma yapmak üzere Marmara’ya açıldı.
Araştırma gemisi Saroz Körfezi’nden İzmit’e kadar Marmara Denizi’nden geçtiği varsayılan fayı inceleyecek. Le Suroit gemisi, bu alanda dünyanın en donanımlı gemisi olarak nitelendiriliyor. Bu çalışmanın finansmanı İTÜ ve TÜBİTAK’ın bilimsel koordinasyonuyla gerçekleştiriliyor. Çok sayıda Türk ve Fransız bilimadamı da bu çalışmalara katılacak.
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Namık Kemal Pak, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Gülsüm Sağlamer ve Fransa Büyükelçiliği temsilcileri, Karaköy Salıpazarı’nda geminin hareketinden önce bir basın toplantısı düzenledi.
Proje koordinatörü TÜBİTAK MAM Başkanı Prof. Dr. Naci Görür ve proje başkanları Prof. Dr. Xavier Le Pichon ile Prof. Dr. Celal Şengör teknik açıklamalarda bulundu.
4 EKİM’E KADAR SÜRECEK
Araştırmanın Marmara Denizi kaynaklı depremlerin muhtemel büyüklüğü ve şiddetiyle ilgili en net öngörüleri sağlayacağı öne sürülüyor. Suroit isimli gemiyle yapılacak araştırma, Prof. Celal Şengör, Prof. Naci Görür ve Fransız Prof. Xavier Le Pichon öncülüğünde yürütülüyor.
|
|
|
Prof. Naci Görür, geminin yapacağı çalışmaları harita üzerinde anlattı.
| | 
Araştırmayla ilgili bilgi veren Prof. Görür, “Marmara bölgesi halkına denizin depremsel niteliğiyle ilgili, doğru dürüst şeyler söyleyeceğiz. Spekülasyonlar bitecek” diye konuştu.
Le Suroit gemisi ile araştırmaya çıkan iki bilimadamı Prof. Dr. Celal Şengör ve Fransız Prof. Le Pichon daha önce yaptıkları açıklamalarda Marmara Denizi’ndeki fayın bir kerede kırılacağı tezini öne sürmüşlerdi. İki bilimadamı araştırmada bu iddiayı test edeceklerini belirtiyor ve “umarız yanılan biz oluruz” diyorlar.
Dünyaca ünlü Fransız yerbilimci Xavier Le Pichon’un Kuzey Marmara Fay hattına ilişkin tezi İstanbul halkını korkutmuştu. Le Pichon’a göre fay tek parça halinde kırılarak çok büyük ve yıkıcı bir depreme yol açabilir. Marmara Denizi’ndeki araştırmada kendi tezini de test etme fırsatı bulacak olan Le Pichon “Ben felaket yaratamam, bu doğada mevcut. Felaket tartışmalarını bırakıp var olanla yüzleşmek lazım. Benim görüşüm Kuzey Marmara’da devamlılığı olan bir fay hattı var. Bizim kontrol edeceğimiz de bu” dedi.
Le Pichon’un tezini, Prof. Dr. Celal Şengör de destekliyor. Şengör de araştırma için denize açılırken “Umarım yanılan biz oluruz” diyor. Şengör “Yanılmayı tercih etmez miyim? Ben de İstanbul’da oturuyorum. Bu artık yanlızca 1700 depremlerine dayanmıyor, Türk gemilerinin yaptığı araştırmalar da bunu doğruluyor. Şimdi onu netleştireceğiz” diyor.
İki bilimadamı, bir ucu 1912 Gelibolu depreminde, diğer ucu ise Gölcük depreminde kırılan Kuzey Marmara Fayı’nın büyük baskı altında olduğu görüşünde.
Yapılan bir başka araştırma da Gölcük depreminden sonra meydana gelen artçı şokların Armutlu’ya kadar ulaşıp oradan geri döndüğünü gösteriyor. Ortada kalan kilometrelerce uzunluktaki fay bu iki yerbilimciyi ürkütüyor.
Bugün denize açılan gemi, 19 Eylül’e kadar sürecek çalışmalarla Marmara Denizi’ndeki en kesin fay haritasını çıkarmayı amaçlıyor. Çalışmaların 4 Ekim’e kadar sürecek ikinci evresinde ise, yakın zamanda aktif olmuş fayların detaylı incelemesi yapılacak.
Çalışmaların sonuçları ise hemen açıklanmayacak. Yorum ve değerlendirme aşamalarının aylar sürebileceği belirtiliyor. İkinci aşamada şimdiye kadar hiç kullanılmamış yeni bir cihaz kullanılacak. Deniz dibindeki fay yüzeylerine 75 metreye kadar yaklaşabilen bu cihaz sayesinde, aktif fayların yaratabileceği muhtemel depremlerin büyüklüğü hakkında daha ayrıntılı bilgilere ulaşılabilecek.
|
|
Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında
Barka'dan bürokrasiye veryansın
