| | | Raporda yer alan Ekonomiyi Başbakan Yönetmeli başlıklı değerlendirmede, 1989 yılından sonra başbakanların ekonomi yönetimini devlet bakanına bıraktığına işaret edilerek, başbakanın ağırlığını koymadığı istikrar programlarından bugüne kadar iyi sonuç alınamadığı savunuldu.
Yurtiçi ve yurtdışında uygulanan programların enflasyona ve krizlere karşı topyekün mücadele ilan edilmediği ve dönemin başbakanları kaptan köşküne çıkmadığı için yeterince ciddiye alınmadığı belirtilen raporda, şu görüşlere yer verildi:
Yeni başbakan da öncekiler gibi davranırsa uygulanan istikrar programından olumlu sonuçlar alınması zorlaşacak. Sonuçta halk kitlelerinin yıllardır gösterdiği fedakarlık da bir kez daha boşa gidecek. Gelir dağılımının iyice bozulduğu ve sınırlarında savaş tehlikesi yaşanan bir ülkede başbakanın ağırlığı ve kararlılığı olmadan, mevcut programın sürdürülmesi ve faiz dışı fazla verilmesi olasılığı epey zayıf görünüyor. Başbakan Erdoğanın ekonomi yönetimine ağırlığını koyması ve ekonomiyle ilgili bakanlarla sık sık görüşerek temel stratejiyi tespit etmesi ise en olumsuz siyasi ve askeri koşullarda bile ekonominin dış şoklara karşı direncini artırır.
Raporda, bu yılın Ocak-Mart dönemine ait yüzde 3.5-4.5 arasında büyüme tahmininde bulunuldu.
Ekonominin genel görünümü ve seyri hakkında ipuçları vermeyi amaçlayan DEAB raporu, Anadolu ve Trakyanın başlıca ekonomi merkezleri, organize sanayi bölgeleri, sektör dernekleri, limanlar, uluslararası nakliye ve gümrükleme kuruluşları ile Dünya Gazetesinin 61 ildeki temsilciliklerinden gelen bilgiler doğrultusunda hazırlanıyor. | |