| | | Yapılan açıklamada, kısa vadeli faiz oranlarının sadece enflasyonu düşürme hedefi doğrultusunda kullanıldığı kaydedildi. Açıklamada, diğer risklerin yanısıra döviz açık ya da fazla pozisyonu taşınmasının getirdiği risklere dikkat çekilirken, yapılan uyarıların, kurların mevcut düzeyine yönelik bir rahatsızlığın ifadesi olarak yorumlanmaması gerektiği kaydedildi.
ENFLASYONDA İYİMSERLİK SÜRÜYOR
Öte yandan, Merkez Bankasının gelecek dönem enflasyonuna ilişkin iyimserliğinin devam ettiği kaydedilirken, yapısal reformların kesintisiz sürdürülmesi ve enflasyonu etkileyen temel değişkenlerdeki gelişmelerin iyimserliği güçlendirdiği belirtildi.
Girdi maliyetlerinin önemli bir enflasyonist baskı yaratmadığı, özellikle kurlardaki gerilemenin gecikmeli etkilerinin önümüzdeki dönem enflasyonuna da olumlu yansımalarının devam edeceği kaydedilen açıklamada; Nisan ayı ikinci döneminde gerçekleştirilen Merkez Bankası Beklenti Anketine göre yıl sonu tüketici fiyatları enflasyonu beklentisi, Mart ayı ikinci dönemindeki yüzde 43,6 seviyesinden yüzde 37,0a gerilediği hatırlatıldı.
CANLANMA İŞARETLERİ GELİYOR
Diğer yandan, son dönemde, gerek talep gerekse arz tarafından olumlu işaretlere dikkat çekilerek; sanayi üretim endeksi ve kapasite kullanım oranları yükseliş eğilimini sürdürdüğü kaydedildi. Açıklamada, şöyle denildi:
Mart ayı özel sektör imalat sanayi kapasite kullanım oranlarının Kasım 2000 krizinden bu yana ilk defa yüzde 70 düzeyinin üzerine çıkarak yüzde 71,3 olarak gerçekleşmesi ve Mart ayındaki ithalattan alınan katma değer vergisindeki sıçrama, üretimdeki canlanmaya ilişkin işaretler olarak algılanmaktadır. Üretimdeki artış işaretlerine paralel olarak, çeşitli firmaların açıklamaları talepte de canlanma işaretlerinin mevcut olduğu izlenimi vermektedir. Ancak, talepteki artışın şimdilik belirgin bir enflasyonist baskı yaratmayacağı düşünülmektedir. | |