| | | ONeill, bu çerçevede, yanlış politikalara yönelen; gerekli reformları gerçekleştirmeyen ülkelerin kurtarılmayacağını söyledi.
Uluslararası Para Fonu desteğini almaya aday ülkelerin kararlılıgının, reform önşartlarını yerine getirip getirmedikleriyle anlaşılacağını anlatan ONeill, olumlu örnek olarak Türkiyeyi gösterdi.
IMFde yerleşmekte olan yeni anlayış çerçevesinde sadece desteği hakeden ülkelere mali kaynak sağlanmasının öngörüldüğünü belirten ONeill, şunu açıkça ortaya koymak istiyoruz ki, reformlara bağlı olmayan ve kötü politikalar uygulayan ülkeler kurtarılmayacak dedi.
Ülkelerin reform kararlılığında IMF yardımı için gerekli önkoşulların yerine getirilip getirilmediğinin kriter olarak alınacağını belirten ONeill, bu yaklaşım, IMFnin geçen Mayısta Türkiyeye sağladığı destekte uygulandı. Türkiye, gerekli 9 önkoşulu yerine getirerek kararlı adım attığı için IMF yeni finansman öngören bir anlaşmayı kabul etti diye konuştu.
Bakan ONeill, gecen yıl çok önemli reform önkoşullarını yerine getirdiği için Türkiyenin IMF desteğini haklı şekilde aldığını belirtti.
KRİZLERİN BULAŞMA ÖZELLİĞİ AZALDI
Paul ONeill, eski yıllara oranla ekonomik krizlerin bulaşma özelliğiinn de çok azaldığını da söyledi. Piyasaların artık, iyi ve kötü politika uygulayan ülkeleri birbirinden ayırd ettiğini anlatan ONeill, krizlerin, doğru polıtıkalar uygulayan ülkeleri eskisi kadar tehdit etmediğini belirtti.
Bakan ONeill, IMFnin çeşitli ülkelerdeki krizleri, daha gelmeden belirlenmesi ve piyasaları uyarması gerektiğini de söyledi.
Reform çerçevesinde IMFnin krizleri çözmek yerine, krizleri önceden belirleyerek önleyen bir kurum haline gelmesi gerektiğini anlatan ONeill, IMF, yangın söndüren bir itfaiyeci değil özel sektörü yeşerten bir bahçıvan rolünü oynamalı dedi.
IMFnin en büyük hissedarı konumundaki ABDnin Hazine Bakanı ONeillin, Fonun reform çalışmalarında büyük söz hakkı bulunuyor. | |