| | | | Nakit yaratan finansal kuruluşların kamu bankalarına bağlandığını ve bu kuruluşların özel sektöre gidemediğini anlatan Öngör, “Daha sonra görev zararları oluştu, kamu bankaları bunu finanse edebilmek için olağanüstü faizlerle para topladı ve sonuçta yine kaynak emildi” dedi.
TASARRUFLAR YETERLİ DEĞİL
“Ülkeyi idare edemediler, bankacılık sektörü net aktiflerinden 400 milyon dolar ödedi” diyen Öngör, şunları kaydetti:
“Tasarruflar, büyümeyi sağlayacak kadar yeterli değil. Dış kaynak lazım, ama Ankara’da, Türkiye’ye yabancı sermaye girmesini istemeyenler var. Doğrudan dış yatırımın Türkiye’ye gelmesi lazım. Sürdürülebilir büyüme sağlanması lazım, bu da stabilize bir yapıyla olur. O zaman tasarruf da yükselir ve kaynağa dönüşür. Zaten böyle bir ortam dışarıdan yatırım da getirir, bütün bunlar kamu finansman dengesinden geçer.”
MENGÜTÜRK: İMKB ÖZELLEŞTİRİLMELİ
Sermaye Piyasası Kurulu eski Başkanı Muhsin Mengütürk de, teknolojinin gelişmesiyle birlikte rekabet ortamının artığını ve bunun sonucunda kar marjlarının düştüğünü belirtti.
Böyle bir ortamda uluslararası entegrasyonun önem kazandığına dikkati çeken Mengütürk, “İMKB’nin üyeli ve kamu niteliği olan bir yapıda olması, hızlı hareket etmesini engelliyor. İMKB’nin özelleştirilmesi gerekir. Kamu ağırlığını üzerinden atarak dinamik bir yapı haline getirmeliyiz” diye konuştu.
YÖNEYMAN: TÜRKİYE YATIRIM FAKİRİ
Yabancı Sermaye Derneği Başkanı Faruk Yöneyman da, Türkiye’nin yabancı yatırım fakiri olduğunu ve yabancı yatırım politikası olmadığını ileri sürdü. Türkiye’nin, son 2 yılda atılım yapması gerekirken, mevcut yatırımcılara sorun üzerine sorun çıkarıldığını savunan Yöneyman, “2000 yılında bir bakanımız birinci dalga krizin sebebi olarak yabancı sermayeyi gösterdi” diye konuştu.
Yöneyman, Türkiye’nin yabancı yatırım ürkekliğinden kurtarılması gerektiğini belirterek, “Yabancı yatırım; IMF’ye ödemek zorunda olduğumuz borçlar değil, Türkiye’ye gelip elini taşın altına koyan, ekonomiye katkıda bulunan, vergi veren bir yatırımdır” dedi.
Yöneyman, bir gazetecinin dolardaki dalgalanmanın sebeplerine ilişkin sorusu üzerine de, “Bana göre doların değer kazanması için hiç bir neden yok. Sadece ihracatçıların bir itmesi var bu işin altında. Ben onu görüyorum. Belki bir başka sebep de vardır. Ama ben bu işin uzmanı değilim” diye konuştu.
Dövizdeki hareketlenmenin yabancı yatırımları nasıl etkilediğinin sorulması üzerine de Yöneyman, “Türkiye’nin şu andaki kriz ortamı zaten yeterli, doların sürekli inip çıkması üzerine tuz biber ekiyor” dedi. | |
Bankaların kara tahtaları siliniyor
Yabancı sermaye 2002'den umutlu