 |
|
|||||
 |   |  |  | ||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||
  |
  İSO'dan yabancı yatırımcı raporu FT: Türkiye yeniden yabancı yatırımcıların sevgilisi FT: Yabancı Türk bonosuna dönüyor Yabancı sermaye rekora koşuyor Yabancı bankalar iyimser... |
|||
|
|||
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| YASED Başkanı Faruk Yöneyman “Aralık 2001 Barometre Raporunu” açıkladı. Anket sonuçlarına göre, üyelerin yüzde 76’sı ekonomik büyümenin hızlanacağını, yüzde 5’i yavaşlayacağını ve yüzde 19’u da sabit kalacağını öngörüyor. YASED üyelerinin 2002 büyüme tahmini ise yüzde 3.3 olurken, yılsonu tüketici fiyat endeksi yüzde 47, toptan eşya endeksi ise yüzde 45 olarak öngörülüyor. Enflasyonun yavaşlayacağı yönünde üyelerin yüzde 74’ü görüş belirtirken, hızlanacağını düşününlerin oranı yüzde 2, sabit kalacağını düşünenlerin oranı ise yüzde 24 oldu. Ankete göre, faizlerin düşeceği öngörüsünde bulunanların oranı yüzde 76 iken, artış beklentisi içinde olanların oranı yüzde 3, sabit kalacak diyenlerin oranı ise yüzde 21 düzeyinde belirlendi. Dernek üyeleri, doların yılsonu tahminini 2 milyon 94 bin lira, Euro’nun da 1 milyon 894 bin lira seviyesinde gerçekleşeceğini beklediklerini ifade ettiler. YÖNEYMAN: İYİYE GİDİŞ YASED Başkanı Faruk Yöneyman, toplantıda yaptığı konuşmada, geçen yılın son Barometre anket sonuçlarının en iyimser sonuçlar olarak görüldüğünü vurguladı. Yöneyman, şunları söyledi: “YASED üyelerinin Aralık ortasında yapılan tahminleri 2002 için çok iyimser bir bakış açısı ortaya koymakta. Yani, 2001’de yaşadığımız krizin 2002’ye yansımayacağını, kötümser senaryoların ortaya çıkmayacağını ve ekonominin olması gereken trendde iyiye doğru gitmesinde bir görüş birliği olduğunu Barometre sonuçları ortaya koyuyor.” AŞIRI İYİMSERLİK HATALI Endüstri Bölgesi Yasası’na ilişkin görüşlerini açıklarken, yasanın belki beklentilerin altında bir çizgi gösterdiğini, ama bir başlangıç olarak kabul edildiğinde ileride yatırımları geliştirme konusunda iyi bir adım olacağını kaydeden Yöneyman, “(Acaba yeni bir bürokrasi noktası mı kuruluyor) diye endişelerimiz oldu. Ama, uygulamayı görmek önemli” dedi. Reel sektöre ilişkin bir soru üzerine Yöneyman, şu anda yapılacak en kötü şeyin aşırı bir iyimserlik içine girmek olduğunu söyledi. Yöneyman, “(Dolar durdu, tekrar harcama trendine girelim, kısa sürede reel sektör kalkınacak) gibi aşırı bir iyimserlik çok yanlış olur. Bir kere havaya bir toz kalktı. Bu tozların hepsinin yere inmesi gerekir önce. Reel sektörün de en büyük sorunu, gerekli finansal desteğe sahip olmamasıdır” şeklinde konuştu. Türkiye’de 2001 yılında krize rağmen, Aria dışında 1.5 milyar dolarlık dış yatırım olduğuna ve bunun bugüne kadarki en yüksek değer olduğuna dikkat çeken Yöneyman, 2001’e ilişkin yatırım kararlarının bir önceki yıldan verildiği için bu noktaya ulaşıldığını söyledi. Bu yıl ise yurtdışından gelen müracatların yeni yatırımdan ziyade tevsii veya sermaye artırımı şeklinde olduğuna işaret eden Yöneyman, “2001’de planlanan az bir yatırımın olacağını söyleyebiliriz. Ama, 2002’de yapılan çalışmalar sonucu özellikle ikinci yarıda bize önemli dış yatırım imkanı sağlayabilir” dedi. TÜRKİYE, EN İYİ MODEL Yöneyman, başka bir soru üzerine, kendisinin sıçrama yapmasını sağlayacak yabancı sermayeyi seçme lüksü olduğunu ifade ederek, Türkiye’nin 65 milyonu aşan nüfusu, krizler dışında yüzde 6-7 büyüme hızını yakalamış bir ülke olarak elinde kartları olduğunu söyledi. Yöneyman, “Ne olursa olsun gel havasında olmamalıyız” dedi. 11 Eylül sonrasında yabancı yatırımcının tercihlerini düzenleyerek yatırımlarına devam edeceğini vurgulayan Yöneyman, Türkiye’nin yatırımlar açısından çok avantajlı durumda olduğunu kaydetti. Yöneyman, “Çünkü, laik çizgisi oturmuş, her yönüyle bir İslam ülkesi ve çok iyi bir model. Yani, Batı’nın karşısındaki en iyi modeldir. Türkiye yakaladığı bu rüzgarı kendisi açısından iyi kullanmalıdır” diye konuştu. ALTINOK: DURUM UMUT VERİCİ YASED Başkan Vekili Tevfik Altınok da konuşmasında, içinde bulunulan ekonomik durumunun gerçekten ümit verici, beklentilerin müspet yönde olduğunu ve bunu sadece yabancı sermaye açısından değil tüm özel ve kamu kesiminin hatta dünyadaki diğer girişimcilerin ifadelerinden duymanın mümkün olduğunu söyledi. Altınok, “O nedenle yakaladığımız bu müspet rüzgarı iyi kullanabilirsek, daha iyi sonuçları 2002 yılında elde etme şansına sahip olabiliriz” dedi. Reel sektöre ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Altınok, bir motor çalışırken onu yağlamasını yapmak gerektiğini dile getirerek, serbest piyasa ekonomisinin yağlanmasını yapacak kesimin de bankalar olduğuna dikkat çekti. Altınok, şöyle dedi: “En alt noktaya vardıktan sonra yukarı doğru çıkışı beklemek doğal. Ama, çok iyimser olmak elbetteki mümkün değil. Bazı tozlar hala havada uçuşuyor. onların da aşağıya inmesi lazım. Tüketicinin ileriye adım atması için bazı mekanizmaların gerçek anlamda çalışması lazım. Herbir üretim ünitesinin ayrı ayrı değerlendirilmesi lazım. Bu da talebin hızlanması ile mümkün. Zaman içinde 2002’yi bu yönü ile değerlendirip, bu beklentiyi daha müspete götürecek bir ekonomi politikası uygulanırsa Türkiye açısından 2001’e nazaran 2002’nin daha iyi sonuçlar vereceğini beklemek yanlış olmaz.” | ||||
| |
|||
 Bankaların kara tahtaları siliniyor |
|||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
