|
Merkez Bankası, enflasyonda temkinli iyimser İş dünyası enflasyonda 2002 hedefinden umutsuz JP Morgan, enflasyondan memnun, tahminini aşağı çekti Ocak enflasyonunu tarım yukarı çekti: TÜFE % 5.3, TEFE % 4.2 DPT: Para politikası örtük enflasyon hedeflemesi getirecek |
|||
Özatay, konuşmasında enflasyon hedeflemesine geçişte en büyük engellerden birisinin, geçmişe dayalı davranış biçimleri olduğuna dikkat çekti. Merkez Bankası, enflasyonda temkinli iyimser Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Üyesi Güven Sak ise, kur üzerindeki tartışmaların kısa vadeli bakmaktan kaynaklandığını belirterek, gördüğümüz dalga normal bir dalgadır... Bu hareket bize özgü değil, aynı politikayı uygulayan ülkelerde de benzer gelişmeler olmuştur dedi. Güven Sak, uygulanan mali disiplinin uzun vadeli olması gerektiğini söyledi. ENFLASYONLA MÜCADELEDE 3 ALTERNATİF Enflasyonla mücadele yöntemlerine değinen Özatay, bu konuda 3 alternatif olduğunu kaydetti. Bunlardan birinin döviz çapası kullanılması, diğerinin bir takım parasal büyüklükler üzerine artış hedeflerinin konulması, bir diğerinin ise enflasyon hedeflemesi olduğunu belirtti. Enflasyon hedeflemesinde diğer iki faktörden farklı olarak kamuoyuna bir söz verildiğini anlatan Özatay, bu modellere ilişkin eleştirileri de sıraladı. Döviz kuru çapasının enflasyonun düşürülmesinde çok etkin olduğunu ancak riskinin yüksek olduğunu kaydeden Özatay, bankacılık sisteminin de zayıf olması durumunda ise sistemin spekülatif ataklara açık hale geldiğini söyledi. Özatay, parasal hedeflere dayalı enflasyon politikalarında ise sorunun liberalizasyonla birlikte bazı yeni çıkan enstrümanlarla para tanımının değişmesi, bunun sonucunda da enflasyonla parasal büyüklük arasındaki ilişkinin değişmesi olduğunu anlattı. ENFLASYON HEDEFLEMESİ Enflasyon hedeflemesinde ise insanlara bir kerteriz noktası belirlenmesine çalışıldığını, bir nokta gösterildiğini ifade eden Özatay, Peki bunun eski hedeflerden farkı ne? Bu sözü tutabileceğinize karşınızdakinin inanması lazım dedi. Bu inancın sağlanabilmesi için bağımsız bir merkez bankası gerektiğini ve herkesin merkez bankasının fiyat istikrarından başka amacının olmadığına inanması gerektiğini söyleyen Özatay, enflasyon hedefinin hükümet ve Banka tarafından ortaklaşa belirleneceğini, ancak bunun ardından hedefe ulaşmak için Merkez Bankasının herşeyi kullanacağını kaydetti. Bunun uygulanabilmesi için mali disiplinin olması, iç borcun sürdürülebilir olması gerektiğini, bu şartların da Türkiyede mevcut olduğunu kaydeden Özatay, Yoksa faiz silahını rahat kullanamazsınız dedi. Enflasyon hedeflemesine geçen ülkelerde Türkiye gibi yüksek enflasyonun olmadığını hatırlatan Özatay, bu durumun hem avantaj hem de dezavantaj yarattığını söyledi. Eğer uygulanan politikaların kredibilitesi varsa enflasyonun yüzde 65 veya 50 olmasının çok önemi olmadığına işaret eden Özatay, Türkiyede başarılı maliye politikalarının uygulandığını kaydetti. HERKES KENDİNİ PROGRAMA GÖRE AYARLARSA... Türkiyede önemli bir noktanın bir çok kesimin geçmiş enflasyona endekslenme biçimleri olduğuna dikkat çeken Özatay, Eğer herkes kendi programına göre ayarlıyorsa o zaman enflasyon düşmez diye konuştu. Türkiyede enflasyondaki artışların en güçlü sebeplerinden birinin geçmiş enflasyona endekslenme olduğunu söyleyen Özatay, Şu andaki iktisadi temeller bizi çok rahat yüzde 35 enflasyona götürebilir... Geçmiş enflasyona göre fiyatları belirlemek bir atalet getiriyor. Bu bizim önümüzde bir engel şeklinde konuştu. Bazı kamu kuruluşlarının geriye dönük endeksleme ile fiyatları artırdığını hatırlatan Özatay, bunun hedeflenen çıtaya göre fiyatların ve vergilerin ayarlanması ile aşılabileceğini anlattı. Özatay, bundan doğacak vergi kayıplarının telafisi için ise ek vergi kaynaklarına ihtiyaç olacağını dile getirirken, bu koşullar tam olarak olmadığı için örtük enflasyon hedeflemesi yapacaklarını kaydetti. Burada, gelecek dönem enflasyonuna baktıklarını anlatan Özatay, bu hedefe göre faizlerin ayarlanacağını, bunun dışında üretim ve ihracat gibi konuların Merkez Bankasının görevi dışında olduğunu kaydetti. Bu konuda toplumsal bir uzlaşmaya da ihtiyaç olduğunun altını çizen Özatay, Kur sistemi çökmüş, insanları nasıl inandıracaksınız. Şimdi biz onunu için hızlı bir enflasyon inişi değil. Yavaş bir iniş düşünüyoruz dedi. OCAK ENFLASYONU HEDEFLERE UYGUN Öte yandan, Ocak ayı enflasyonunun nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Özatay, özel imalat sanayi (çekirdek enflasyon) enflasyonunun Ekim ayından bu yana düştüğünü ve bunun hedeflerine uygun olduğunu belirterek, tahminlerine göre bu düşüşün bir kaç ay daha süreceğini kaydetti. Tüketici fiyatlarının da geçmiş yıllar Ocak ayı ortalamalarına göre düşük olduğunu anlatan Özatay, ancak yine de hedefe göre yüksek olduğunu belirtti. Bunda ise etkenin hava şartları nedeniyle gıda maddelerindeki fiyat artışı ve yılda bir defaya mahsus yılbaşında gerçekleştirilen vergiler olduğunu vurgulayan Özatay, bu rakamın uygulanan politikalarla ilişkili olmamasının kendilerini rahatlattığını belirtti. SAK: KURDAKİ DALGALANMALAR NORMAL Bu arada, Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Üyesi Sak, kurda yaşanan dalgalanmaların normal olduğunu, aynı politikaları uygulayan ülkelerde de benzer gelişmelerin yaşandığını söyledi. Sak, kurda yaşanan dalgalanmalara değinerek, konuya kısa vadeli bakıldığını söyledi. Sak, 2001 Şubat ayına bakıldığında yabancı paraya yönelik bir portföy kayması olurken son aylarda Türk Lirasına yönelik bir kaymanın yaşandığını belirtti. Aynı politikaların uygulandığı ülkelerde de benzer gelişmelerin yaşandığını hatırlatan Sak, Şubat ayından sonra Türk Lirasında hızlı bir değer kaybı yaşandığını, alınan tedbirlerin düzeyi, etkinliği çerçevesinde Türk Lirasında bugün nominal bir değerlenme süreci görüldüğünü ve bunun çok normal olduğunu bildirdi. KUR ENFLASYON DENGESİ BOZULDU Şubat ayından itibaren dövizde aşırı yükselişle birlikte kur- enflasyon makası dengesinin kaybolduğunu, şu anda da böyle bir makastan söz edilemeyeceğini ifade eden Sak, kur dengesinin sağlandığı zaman makasa bakılabileceğini kaydetti. Türkiye ekonomisinde yaşanan olumlu gelişmelerin sadece ABDde 11 Eylülde yaşanan olaylara bağlanmasının yanlış olacağını bildiren Sak, Kendimize haksızlık etmeyelim. Küçülen ekonomide yüzde 6.5 faiz dışı fazla çok ciddi bir rakam. Türkiyenin kur depreminden sonra mali disiplini sürdürme taahhüdü bunun dönmesinde etkili dedi. Parasal ve mali disiplinin yanında dışardan gelen resmi desteğin yerli paraya yönelişi desteklediğini anlatan Sak, döviz kurunun istikrarı için bu üçünün bir arada olmasını şart olduğunu söyledi. Mali disiplinin uzun vadeli olarak sürdürülmesini önemine işaret eden Sak, döviz kurunun arkasında fiyat istikrarı taahhüdünün önemli bir etken olduğunu bildirdi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||